Can dostlar yine KATLEDİLDİ

860

 Kimliği belirsiz kişilerce hayvanlara yapılan katliamlar sürüyor. Geçtiğimiz günlerde içerisine tarım ilacı enjekte edilen et parçaları kedi ve köpeklere verilmiş, bazı hayvanlar yedikleri yerde, bazıları ise kaldırıldıkları veterinerde olmak üzere 16 can dost katledilmişti. Yapılan katliam sosyal medya başta olmak üzere büyük tepki toplamış ve vatandaşlar katliamı yapanların biran önce bulunarak cezalarını çekmeleri gerektiğini dile getirmişlerdi. Dün, Çanakkale Hayvanseverler Derneği tarafından katliamlarla ilgili basın açıklaması yapıldı. Yalı Hanı’nda yapılan açıklamaya, diğer STK ve dernekler ile hayvansever vatandaşlarda destek verdiler.  Yetkilileri göreve davet eden hayvanseverler, sorumluların bir an önce bulunmasını istediler. 


“Belirli zamanlarda aynı yerlerde”
Hayvanseverler Derneği adına konuşan Eren Özyurtsel, katliamları kim ya da kimler tarafından yapıldığının bir an önce ortaya çıkartılmasını istediklerini belirterek; “Bildiğiniz gibi 21 Mart Çarşamba günü bir ihbar ile ortaya çıkan zehirlenme vakalarından sonra resmi sonuçlara göre 16 sokak canımız ve sahipli canlarımızda hayatlarını kaybetmiştir. Her yıl bu zehirlenme vakalarını kent içinde, ilçelerde ve köylerde hep görmekteyiz. Bu alanlar bellidir. Esenler Mahallesi, 60 Metrelik Yol, Sosyal Konutlar, Sarıçay, Barbaros Mahallesi, Osnabrück Parkı, Dardanos ve Güzelyalı olmak üzere her yıl belirli zamanlarda bu zehirlenme olaylarını yaşamaktayız. Biz ilke olarak yaşam haktır diyen, duyarlı kişiler ve STK’lar kim yada kimler tarafından yapıldığının ortaya çıkartılmasını bekliyoruz” dedi.
 
“Katliamlar önlenmeli”
Özyutsel’in ardından konuşan Filiz Mutay, neredeyse her yıl aynı bölgelerde aynı şekilde katliamların yaşandığını, önceki yıllarda şikayetçi olmalarına rağmen herhangi bir gelişme olmadığını dile getirdi.  Konunun daha detaylı araştırılması ve katliamların önlenmesine yönelik çalışmaların yapılması gerektiğini ifade eden Mutay; “Sayı önemli değil arkadaşlar. 1’de olur, 10’da olur. Hiç önemli değil. Önemli olan bunların bize emanet edildiğidir. Bu canlarla birlikte yaşamamız gerektiğini bilmemiz gerekir. Çünkü birlikte yaşıyoruz dediğimiz bu kentte demek ki birlikte yaşamasını bilmiyoruz. Gerekli mercilerin bu olayların üzerine giderek sonuçlandırılmasını istiyoruz. Eğer bir kişi yada bir kurumu suçlamak istemiyorsak olayın araştırılıp, ortaya çıkartılmasını istiyoruz” dedi.          (Eren Aşnaz)
Paylaş