Gazetemiz Olay’da okumuşsunuzdur; üst düzey bürokrat havuza gelince kendisi için iki kulvar boşaltılıyor.
Bu konuya ilişkin vatandaşlar ile özel güvenlik görevlileri arasında yaşanan tartışmayı duymazlıktan gelen bürokrat, bir anlamda bu uygulamanın gayet normal bir uygulama olduğu konusunda da vermiş olduğu mesajla, ayrıca dikkatleri üzerine çekmektedir.
Hepimizin bildiği gibi bazen kraldan çok kralcı tipler vardır, hani onların bir işgüzarlığı mıdır diye düşünmüştüm haberi ilk okuyunca…
Fakat nafile özel uygulama beklentisi ya da bu konuda verilmiş bir talimat uygulamaya yön veren gerçek.
Bir başka bürokrat keyfiyetini; bir daire müdürünün ev taşıma sırasında eşyalarını o kurumun işçilerine taşıttırması olayı ile yaşadık.
Müdür işçilerin bu işi mesai saati sonrasında gönüllü olarak yaptığı seklinde bir açıklama yaptı.
Bizde inandık!
Diğer bir bürokratta arabası kaza yapınca arabasından çok sayıda tarihi eser çıkmasıyla gündeme geldi.
Bir koleksiyonerin arabasını ödünç olarak alıp, dönüşte kendisine hediye vermek üzere bu objeleri edindiğini söylemesi ne kadar inandırıcı oldu; yorum sizin!
Çanakkale gibi küçük bir ilde böylesi olayların bu boyutta gerçekleşmesi insanı ister istemez düşündürüyor.
Bürokraside neler oluyor, eskiden asker bürokratlar nezdinde görmeye alıştığımız bu tip olayların şimdilerde sivil bürokratların uygulamaları olarak gündeme gelmesi, sivil vesayetin yeni adımları mı acaba?
Bu konuda denetim mekanizması nasıl çalışır, bürokratların bu keyfiyetlerinin önüne nasıl geçilir buda ayrı bir konu…
Herhalde bu konuda üzerlerine vazife olan birileri vardır, bakalım göreceğiz hep birlikte, gelişmeler nasıl şekillenecek.
Keyfilik aldı başını gidiyor.
Hafta sonu Radikal Gazetesinde okuduğum bir haber ile şok oldum.
Gökçeada Belediyesi’nin inşaatını durdurduğu, hukukun yıkılmasına karar verdiği bir otelde belediye başkanı tayini çıkan kaymakam için bir veda yemeği veriyor.
Bu nasıl iştir.
Bu ülkede keyfilik bu kadar mesafe kat etmiş midir?
Gerçekten ilginç , bu denli bir umursamazlık içersinde bu denli keyfiliğin altında başka gerçekler olmalıdır.
Bu keyfilikleri bu denli yaşama geçirenlerin güvendikleri bir şey olmalı!
İşte bütün meselede burada gizli.
Yandaşlık denilen boyut, artık öyle bir noktaya geldi ki; hukuk, kural, ahlak, etik değer tanımaz noktada.
Sizlerin de buna benzer bir çok olaya tanıklık ettiğinizi düşünüyorum.
Benim yazdıklarım sadece tespit edilebilenler, ortaya çıkanlar.
Kim bilir neler dönüyordur daha; hayırlısı olsun, ne diyelim…
Kent içinde adeta gizli kalmış bir güzellik.
Karaüzüm Otel ve Restoran adıyla yeni bir mekan hizmete girdi.
Tarla sokak, No 44 de hizmete giren işletme kentin merkezinde adeta gizlenmiş bir mekân konumunda
Farklı kimliği ile Çanakkale’ye yakışacak bir mekân olmuş.
Özellikle Karaüzüm Restoran, damak zevki açısından Çanakkale’de yeni bir çığır açacak gibi gözüküyor.
Her gün özel menüsü ile farklı lezzetleri tadabileceğiniz Karaüzüm Restoran’ın bahçesinde ayrı bir zevk alacaksınız.
Farklı bir mekanda, farklı lezzetler tadarak yeni bir dinamizm bulacağınız bir restoran olarak Karaüzüm’ü sizlere tavsiye ederim.
Bir deneyin, pişman olmayacaksınız.