"Bu sadece siyasi bir malzemedir"

CHP Merkez İlçe Başkanı Ali Uyanık dün partisinin ilçe binasında açıklamalarda bulundu. Uyanık tarafından yapılan açıklamaya CHP İl Başkanı Metin Ümit Ural, ilçe ve merkez ilçe yönetim kurulu üyeleri de katıldı. Hakkındaki eleştirilere cevap veren Uyanık, gazetecilerin ülkede gündem olan `Montrö` tartışmasına dair sorularını yanıtladı. Montrö gibi konuların ülkedeki her yurttaşı ilgilendireceğini belirten Uyanık; "Sonuç olarak 104 emekli Amiral bu konuda hassasiyet gösteriyor. Bunu ne zaman yapıyor? Gece. Muhtırayı hatırlatacak hiçbir şeyin yanında CHP olamaz, olmayacak da. Peki insanlar görüşlerini açıklamayacak mı? Elbette açıklayacaklar. Ancak hangi mahallede, nerede, ne yaptıklarını bilerek. Bu işlerin kimler tarafından neye kullanılacağını bilerek. Adalet ve Kalkınma Partisi hemen darbe mağduriyetini kullanarak açıklamalarda bulunuyor" dedi. 

Açıklamasında öncelikle, kendisine doğrudan temin yolu ile (30 bin TL`lik) dezenfektan satın alınması konusunun ise etik olmadığı şeklinde ki açıklamalara cevap veren Uyanık; "Belediyedeki arkadaşlarda dezenfektan hammaddesi olarak kullanılmak üzere hidrojen peroksit bulabilir miyiz, tedarik edebilir miyiz diye sorduklarında ben de. 80-90 bin liralardan bahsediliyordu. Hatırlayınız bir maskenin tanesi 4-5 liralardan satılıyordu. Çanakkale Belediyesi dezenfektan için başvurdu biz de makul bir fiyattan alabilmeleri için araştırdık ve yaklaşık 38 bin liralık fatura kestik. Bu satıştan Cumhuriyet Eczanesi sahibi ve CHP Merkez İlçe Başkanı olarak benim bir karım olmadı. O faturanın 14 bin lirası hesabımıza yatırılmıştır, 24 bin lira hala daha alacaklıyız" dedi. 

Uyanık, gazetecilerin Montrö sorusuna; "Bu tartışma Cumhurbaşkanlığı sistemine geçtikten sonra ülkenin durumunun hali. Buraya nereden geldik tek adam; `İstanbul Sözleşmesi`nin Türkiye tarafını iptal ettim, Türkiye artı muhatap değil` dedi. Meclis Başkanı bir diyaloğunda `Montrö`den çekilebilinir` diyor. İstanbul Sözleşmesi`nin hukuki süreci ve tartışması sürüyor. Bu konuda kamuoyu bilinci oluşturmaya çalışılıyor. Birden Montrö tartışması çıktı neden? Çünkü Kanal İstanbul yapıldığında Boğaz`da iki denizi birleştiren yeni bir su yolu oluşuyor ve bu Montrö`yü tartışılır hale getirir mi, getirmemiz mi tartışması çıkıyor. Bu ülkenin varlığı, bekası, uluslararası statüsü ile ilgili her konu, ülkedeki her yurttaşı ilgilendirir. `Ben bilirimle` gidilen yolun sonu felakettir. Sonuç 104 emekli Amiral bu konuda hassasiyet gösteriyor. Bunu ne zaman yapıyor? Gece. Muhtırayı hatırlatacak hiçbir şeyin yanında CHP olamaz, olmayacakta. Peki insanlar görüşlerini açıklamayacak mı? Elbette açıklayacaklar. Ancak hangi mahallede, nerede, ne yaptıklarını bilerek. Bu işlerin kimler tarafından neye kullanılacağını bilerek. Adalet ve Kalkınma Partisi hemen darbe mağduriyetini kullanarak açıklamalarda bulunuyor. Ne yapacak bu adamlar? 70 yaşın üzerindeki insanlar ne yapacaklar? Darbe mi? Bu sadece siyasi bir malzemedir. Bu ülke kendini oluşturan aklı, entelektüel, siyasi ve ekonomik birikimini şu anda hiçbir şekilde kullanamıyor. Mustafa Kemal Atatürk`ün nasıl öngörülü bir insan olduğunu; "iktidara sahip olanlar, gaflet, dalalet ve hata hıyanet içinde bulunabilirler..." sözlerinden anlayabilirsiniz. Bunu derken AK Parti Gençliği`ne bakıyorsunuz muhtaç olduğu kudret lüks arabalarda çektiği pudra şekerlerinde mevcut muş...? Çalışmadan üretmeden ülkenin geldiği nokta bu" şeklinde cevap verdi.
(Eren Aşnaz)