Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi`nde 2013 tarihli `Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı için bir profesörlük` kadrosu ilanının ardından yapılan atama, hukuksuz ve kadrolaşma amaçlı olduğu iddiası ile dava edildi. Daha önce de çeşitli kadrolaşma izlerini taşıyan personel alımları ile gündeme gelen ÇOMÜ`de yaşanan son olay da yargıya takıldı. Olayın mağduru olarak dava açan Doç. Dr. Müşerref Otkun`un avukatı Ayla Bakar, davadan yürütmeyi durdurma kararı çıktığını ifade ederek, “Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörlüğü’nce, 10.10.2013 tarih ve 28791 sayılı Resmi Gazete`de Tıp Fakültesi `Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı için bir profesörlük` kadrosu ilan edilmiştir. Bu kadro için tıp doktoru olan müvekkilim Doç. Dr. Müşerref Otkun ve Doç. Dr. Kadrosundaki bir Veteriner Hekim başvurmuştur. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörlüğü, bu kadroya Veteriner Hekim olan adayı atamıştır. Hukuka aykırı, objektiflikten uzak, kadrolaşma amaçlı bu kararın iptali için 15.04.2014 tarihinde yürütmenin durdurulması talebiyle birlikte Çanakkale İdare Mahkemesi’nde müvekkilim adına Veteriner Hekim Adayın atanmasının iptali, müvekkilimin atanmamasının iptali istemiyle dava açtık. Bilirkişi incelemesi neticesinde, Sayın Mahkeme, 15.01.2015 tarihinde yürütmeyi durdurma kararı vermiştir. Yargı, söz konusu kararıyla, adaletsiz kadrolaşmanın bir parçası olan bu atamanın uygulamasını durdurmuştur” dedi.
“Doğru olan Otkun`un atanması”
“Bu kadroya yapılan Veteriner Hekim ataması baştan beri hukuksuz bir karardır” diyen Avukat Bakar, “İlgili kanuna göre “profesörlüğe yükseltilerek atamada ; doçentlik ünvanını aldıktan sonra en az beş yıl süreyle ilgili bilim alanında çalışmış olmak” kuralını karşılamayan kişinin ataması yapılmıştır. Tıp Fakültesi hem hekim yetiştiren, hem de insanların sağlığını emanet ettiği, tıp doktorlarının görev yaptığı bir kurumdur. Böyle bir kuruma Tıbbı Mikrobiyoloji Uzmanı olan müvekkilim Doç. Dr. Müşerref Otkun’un atanması daha doğru olacaktır. Çünkü; Tıbbi mikrobiyoloji uzmanı, enfeksiyon hastalıklarının seyrini, bulgularını bilerek uygun örneğin alınmasını sağlar, etkeni belirler ve klinisyenin tedavisinde yol göstericilik yapar. Enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji uzmanı, çocuk uzmanı, cerrahi, dahiliye uzmanı vb servisleri bulunan klinisyenler laboratuvarın vereceği sonuçlara göre hastalarını tedavi ederler. Uygun tanının konmasına ve tedavisinin uygun yapılmasına yardımcı olurlar. Hakkaniyet açısından son derece memnuniyet verici olan bu gelişmeyi, saygıyla kamuoyu ile paylaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Seçimler demokratik ve katılımcı olmalı”
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Çanakkale İl Başkanı Resul Demirbaş, çok yakın bir süreçte üniversitede rektörlük seçimleri yapılacağını belirterek “Üniversitelerimizdeki rektör seçimleri demokratik ve katılımcı bir usulle yapılmamaktadır. Sadece bir kısım akademik personel oy kullanmakta, bunların dışındaki öğretim elemanları ve idari personel tamamen süreç dışında tutulmaktadır” dedi.
Rektörlük seçimlerine değinen Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Çanakkale İl Başkanı Resul Demirbaş, verilen oyun gelecekte vebalinin büyük olacağını ifade etti. Demirbaş, “Antidemokratik usullerle seçilmiş ve atanmış rektörlerimiz de, doğrudan bu süreçle ilintili atama ve görevlendirmelerle, bu demokratik olmayan ortamı tamamen tek sesli hale getirebilmektedirler. Kendilerine rektörlük seçimlerinde destek olanları idari görevlere getirirken, bu seçimlerde kendisine muhalif olmuş kişileri iş kalitelerine ve yetkinliklerine bakmaksızın, idari mekanizmalardan tamamen dışlayıcı politikalar uygulayabilmekte, idari personeli yok sayabilmektedirler. Üniversite personelimizin hak, hukuk, liyakat arayışları, o kurumdaki sendika ve stk`ların temsilciliklerinin çalışmalarına göre gelişecektir. Sizler de yandaş duruma düşmeden hakkınızı, hukukunuzu aramak istiyorsanız, demokrasiden yana olmanız gerekmektedir. İktidarın gücüne, dağıttığı ulufelere değil, eşitlik, akademik ve bilimsel özgürlük, kurumsal özerklik, çeşitlilik, şeffaflık, hesap verebilirlik, katılımcılık, işbirliği, bilimsel rekabet ve kalite ilkelerinden ödün vermeden, başarılı çalışmalar yapabileceğine ve hukuksuzlukların üzerine gidebileceğine inandığınız adayı desteklemelisiniz.Unutmayınız ki, verdiğiniz her oyun gelecekteki vebali büyük olacaktır” dedi.
“Kimin Rektör olacağı bizim için önemli değildir”
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Çanakkale İl Başkanı Resul Demirbaş, “Rektörlere göre sendikal durumunu ayarlayan bir yapı oluşturur iseniz, görevde yükselme sınavlarında veya yapılan her türlü atamalarda etkiniz olmaz. Siz değerli üniversite çalışanlarının hakları bazı uyanık ve yandaşlar tarafından akrabalık, yakınlık ilişkilerine göre sendikaya ve siyasete yakınlıklarına göre gasp edilir ve buna kimse ses çıkaramaz. Kimin Rektör olacağı bizim için önemli değildir. Bizim için önemli olan sizlerin hakkının, hukukunun her ortamda aranması, şeffaf bir üniversitede, kurumsal bir kimlikle, karşılıklı fikir alışverişleri ve görüşmelerle, sorunlarımızın çözüme ulaşmasıdır” şeklinde konuştu.
“Rektör adaylarına başarılar”
Demirbaş açıklamasının sonunda, “Üniversitemizi demokrasinin en güzel örneklerinin hayata geçirildiği ve bu yönüyle de topluma emsal oluşturan bir kurum haline getirelim. Tüm rektör adaylarını, seçim programlarını ve geçmişteki davranış ve çalışmalarını dikkatle inceleyelim. Gelin tercihimizi, sosyal hakları mızı en iyi koruyabilecek, sorunlarımızın çözüm noktasında; eşitlik, akademik ve bilimsel özgürlük, kurumsal özerklik, çeşitlilik, şeffaflık, hesap verebilirlik, katılımcılık, işbirliği, bilimsel rekabet ve kalite ilkelerinden ödün vermeden çalışacak özü sözü bir, dürüst bir aday üzerinde kullanalım. Tüm rektör adaylarına şimdiden başarılar dileyerek, seçimlerin Çanakkale`mize ve üniversitemize hayırlar getirmesini dileriz” görüşlerine yer verdi.
