Bozdemir’den Memur-Sen’e sert tepki...
Eğitim-İş Çanakkale Şube Başkanı Ahmet Bozdemir, Memur-Sen’in türbanı kamu kurumlarına sokma girişiminin çöktüğünü söyledi.
Eğitim-Bir-Sen ile Türk Eğitim-Sen’in, Laiklik ilkesi üzerine yükselen anayasal düzeni tahrip etme girişimlerinin çamura saplandığını belirten Eğitim-İş Çanakkale Şube Başkanı Ahmet Bozdemir; “Din ve inanç özgürlüğünün garantisi laik devlet, düşmanı ise teokratik devlettir. Soyut bir varlık olan devlet, kamu görevlisinin bedeninde ete kemiğe bürünerek cisimleşir ve görünür hale gelir. Laik devlet sisteminde hedef, devletin hükümranlığı altında bulunan yurttaşlarının tamamının inançlarına eşit mesafede konumlanmasını sağlamak olduğu için kamu görevlisinin görüntüsü ve davranışları devletin tarafsızlık iddiasını tartışılır hale getirmemelidir. Bu nedenle laik devlet modelinde devlet aygıtını cisimleştiren kamu görevlisi görevi başında aidiyet hissettiği bir inanç grubuna vurgu yapamaz. Zira, inancını görünümüyle dışavuran kişinin eliyle sunulan hizmeti haklı bulmayan ve farklı bir inanca sahip (ya da inanmayan) yurttaş, kamu hizmetinin taraflı olarak sunulduğunu düşünebilir. Türbanlı bir yargıcın, Sünni bir yurttaşla Alevi bir yurttaş arasındaki çekişmede Sünni yurttaş lehine vereceği hiç bir karar, haklılığına sonuna kadar inanan ancak haksız olan Alevi yurttaş için adil olmayacaktır. Çağdaş devletlerin tamamında laikliğin devlet yapılanmasının temelini oluşturması ve bu nedenle bu ülkelerin tamamında kamu görevlilerinin inançlarını ön plana çıkaran kılık ve kıyafetle hizmet sunmalarının yasak olmasının nedeni budur” dedi.
“Omurgasız sendikacılık yöntemlerini kınıyoruz”
“Kamuya türbanı sokma eylemi, üyelerinin sendikalarına itaatsizlik eylemine dönüşünce, sözde direniş AKP’ye yalvarma sürecine taşındı” diyen Bozdemir; “Kamuda türban girişimi, düzenleyicileri açısından büyük bir hüsranla sonuçlanmıştır. Sözde sivil itaatsizlik eylemi adeta, üyelerinin Eğitim-Bir-Sen ve Türk Eğitim-Sen’e itaatsizlik eylemine dönüşmüş bulunuyor. Memur-Sen düzenlediği eylemin altında kalınca, kılık kıyafet konusunda “sözde itaat etmeyeceklerini” ilan ettikleri devlet yöneticilerine mevzuatı değiştirmeleri için yalvarma süreci başlattı. AKP iktidarının ileri gelenleri ile Cumhurbaşkanı’na mektup yazarak içine düştüğü bataktan kurtarmaları için yardım dilenen Memur-Sen’i, Türkiye Cumhuriyeti’nin çağdaşlaşma hedefinin en paha biçilmez basamağını oluşturan laik devlet modelini tahrip etme yolunda denedikleri “omurgasız sendikacılık” yöntemleri nedeniyle kınıyoruz. Sendikamız, kamu kurumlarında yaşanan tek tük ihlallerin sorumlularının cezalandırılmalarına yönelik hukuki hazırlıklarını tamamlamıştır. İhlallerle ilgili soruşturma açılıp açılmadığı, açıldıysa sonuçları hakkında ilgili makamlardan bilgi istenmesinin ardından görevlerini kötüye kullanan sorumlular hakkında kapsamlı hukuki girişim zaman geçirmeksizin başlatılacaktır” şeklinde konuştu.