Çanakkale ve Balıkesir Bölgelerini kapsayan 1/100 binlik çevre düzeni imar planı, Bozcaada gündemindeki yerini koruyor. Öyle ki şarapçılığı ve üzüm bağları ile gelişmek isteyen, ada atmosferini kaybetmeden, kendi özgün koşulları ile gelişmek isteyen Adalılar, fabrika ve turizm yatırımlarına olanak sağlayan plana karşı çıkarak itirazlarını yaptılar. 600`un üzerinde dilekçe ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü`ne itiraz eden adalılar, resmi girişimlerin dışında, çeşitli toplantılar ve yürüyüşler ile plana karşı çıktıklarını ifade ettiler. Geçtiğimiz günlerde CHP Milletvekilleri Melda Onur, Sena Kaleli, Serdar Soydan ve Ali Sarıbaş`tan oluşan bir heyetin adayı ziyaret ederek, halkın ve yetkililerin görüşlerini alarak plana yönelik itirazlarını kamuoyuna aktarmalarının ardından, açıklamalarda bulunan Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, tartışmalara yeni bir boyut kazandırdı. Plana bilinmeden itiraz edildiğini ifade eden Güllüce, “Halkın oyuna sunalım” diyerek `sandığı` işaret etti. Referandum önerisi ile tartışmaya yeni bir aşama getiren Güllüce`nin önerisi Bozcaada`da da tartışılıyor. Daha önce Bozcaada`ya yönelik yayın yapan bir internet sitesine açıklamalarda bulunan Bozcaada Belediye Başkanı Hakan Can Yılmaz, “Bozcaada’nın bir imar planına, bir planlamaya ihtiyacı olduğunu kabul ediyoruz. Ancak belediye meclisindeki çalışma arkadaşlarımızla tespit ettiğimiz bir takım noktalar Bozcaada’nın geleceği için ileride telafisi ve ikamesi mümkün olmayan ciddi tehlikeler içermektedir” dedi. “Bizimle, yerel yönetimle Bozcaada halkıyla buradaki sivil toplum örgütleriyle beraber bir çalışma yaparak bu noktalar üzerinde iyileştirme yaparak bu planın uygun hale getirilip revize edilmesini talep ediyoruz” diyen Başkan Yılmaz, “Dolayısıyla planın bütününün iptal edilmesi gibi bize çok fazla bir şey kazandırmayacak. Çünkü dediğim gibi her yerin olduğu gibi Bozcaada’nın da bir imar planına ihtiyacı var. Evet yada hayır şeklinde yapılacak olan referandum bu planın iptaline yol açacağı için Bozcaada için tam istediğimiz noktaya bizi getirmeyecektir. Bizim istediğimiz, bu planda dikkati çektiğimiz noktalarda oturup karşılıklı konuşup, çalışarak bu planın Bozcaada gerçekleriyle uyumlu bir hale getirilmesi ve hep söylediğimiz gibi sağlıklı ve sürdürülebilir bir kentsel gelişmeyle Bozcaada’nın ileriki kuşaklara bu haliyle aktarılması” ifadelerini kullandı.
“Plana itirazım var”
Bozcaada`da yaşayan gazeteci-akademisyen Prof. Dr. Haluk Şahin ise konuyla ilgili olarak “Çeyrek yüzyılı aşkın bir süredir Bozcaada`yı hayatının en önemli mekanı yapmış, hakkında altı kitap ve yüzlerce yazı yazmış, uluslararası saygınlığa sahip sanat ve kültür toplantıları düzenlemiş bir yazar ve bilim adamı olarak 1/100000 ölçekli imar planına itirazım var. Bozcaada çok özel bir yerdir. Bu hem tarih, hem coğrafya hem de kültürel olarak böyledir. Namı dünyayı tutmuştur ama, sadece 39 kilometrekarelik minicik bir kara parçasıdır. Çok daha büyüklerini yutmuş olan rant canavarının dişinin kovuğuna bile gitmez. Ona çok özen göstermek zorundayız. Bu çok özel yeri, onun üzerinde bizim kadar hakkı olan yeni kuşaklara özellikleri ve güzellikleri ile devretmekle yükümlüyüz” dedi.
“Gelecek kuşaklar öfkeyle değil övgüyle ansın”
“Böyle bir yazgı, ne yazık ki, gençliğimizin çok beğenilen adası Avşa`da yaşandı” diyen Şahin, “Komşumuz Avşa neler yapılmaması gerektiği konusunda canlı bir örnektir. Öyleyse, Bozcaada`nın bağlık bölgelerinin genişlemesi ve ıslahı için çaba gösterelim. Bağlık bölgelerde konut yapımı konusunda çıtayı çok daha yüksek tutalım. Önerilen plandaki kurallar uygulanırsa o bölgeler kısa sürede Ankara ve İstanbul`daki bahçeli evler semtlerine dönüşür. Bırakalım Bozcaada Bozcaada kalsın. Daha doğrusu, bırakalım Bozcaada Bozcaada olsun! Ve, gelecek kuşaklar sizleri ve bizleri öfkeyle değil övgüyle ansın!” ifadelerini kullandı. “Ben, referanduma ilke olarak taraftarım” diyen Şahin, “Ama, neyin oylanacağı ve kimin kontrolünde yapılacağı da çok önemlidir. Ben de ikişisel itirazımı planın ana felsefesine yönelik yaptım. Altın yumurtlayan tavuğu kesmek istemesine! Aslında Bozcaada ve Gökçeada, milli park modeline benzer bir model ile özel bir statüye kavuşturulmalı” önerisinde de bulundu.
“Bozcaada`nın bir plana ihtiyacı var”
Bozcaada Forumu`ndan Fırat Tunabay ise planın tamamına karşı olmadıklarını, ancak referandum ile tamamının oylanmasının doğru olmadığını söyledi. Tunabay, “Referandumda neyin oyanacağı çok önemli. Yani aslında biz, Bozcaada Forumu olarak, plan metni noktasında hepsine karşı değiliz. Biz planda tespit ettiğimiz bazı noktalar üzerinde itirazlarımızı yaptık. Böyle olduğunda aca planın geneli için bir `evet-hayır` oylaması mı yapılacak? Onu bilmiyoruz. Bozcaada`ya bir imar planı lazım, ancak bu şekilde değil. Halkın talepleri ve istekleri doğrultusunda bir plan yapılmalı. Böyle olunca, bu kez de bir referandum önerisi ortaya çıktı. Yani plana ya tümden evet ya da tümden hayır denecek. Biz referandumda neyi oylayacağımızı bilmiyoruz. Adanın bir imar planına, konuta ihtiyacı var. Çünkü burada kiralar çok yüksek. Bozcaada`nın çevresinde ada kimliğine uygun bir şekilde konut gelişimi istiyoruz” dedi.
“Ne olacağı belli değil”
Referandum önerisinin ne üzerinden yapıldığının belli olmadığını ifade eden Tunabay, planın tamamının mı yoksa tartışmalı metinlerinin mi referanduma sunulacağının netleştirilmesi gerektiğini ifade ederek, “Tümden reddettiğimiz zaman, bu iş karışabilir. İnsanları yanıltabilirler. İmar planına karşı çıkanların, her şeye karşı çıktıklarını zannediyorlar. Bu da böyle bir oylama olacaktır. Ya `evet` ya da `hayır`. Referanduma bırakılmadan da çok rahat çözülebilecek bir mesele. Belediye olsun, halk olsun, sivil toplum örgütleri olsun, genelde itiraz ettikleri noktalarda uzlaşmış durumdalar. Biz güney çevresinin kentsel gelişime açılmasını istemiyoruz, Bozcaada merkezinin kentsel gelişme alanı olabilir diye düşünüyoruz ve biz itiraz ettiğimiz noktalarda alternatif önerilerimizi de ortaya koyuyoruz. Ama gerçekten bu referandum riskli. Ne olacağı belli değil. Toptan evet-hayır mı olacak, torba mı olacak yani bence iyi niyetli olsa bakanlık, bizim itiraz ettiğimiz noktaları göz ardı etmezdi” dedi.
