Biga`da "hayır' çalışmaları sürüyor
CHP Biga İlçe Başkanı Özgür Ceylan başkanlığında Biga`da sürdürülen çalışmalara Belediye Başkanları İsmail Işık, Muzaffer Karataş Milletvekilleri Muharrem Erkek, Bülent Öz, geçmiş dönem milletvekilleri Ahmet Küçük, Ali Sarıbaş, il genel meclis üyeleri Ünsal Öntürk, Rıdvan İpek ilçe yöneticileri belediye meclis üyeleri, geçmiş dönem milletvekili adayları Metin Ümit Ural, Erol Sazcı, Çanakkale Belediyespor Başkanı İsmet Güneşhan görev alıyorlar. Çalışmaları değerlendiren İlçe Başkanı Özgür Ceylan; “Biga’mız 108 köyü iki beldesi ve kalabalık merkez nüfusuyla Çanakkale`nin en büyük ilçesi. 67 bin 802 seçmen var. Bunların 4 bin 68`i beldelerimizde, 37 bin 465`i Biga merkezde, 26 bin 249`u köylerimizde oy kullanacaklar. Tüm köylerimizi beldelerimizi ve merkezimizi kapsayan bir çalışma yürütüyoruz. Herkes özveriyle verilen görevleri yerine getirmeye çalışıyor. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum" dedi. Referandumla ilgili de konuşan Başkan Ceylan neden ‘Hayır’ oyu verilmesi gerektiği ile ilgili; “Biz Cumhuriyet Halk Partisi`ni temsilen gittiğimiz köylerimizde partimize oy istemediğimizi ve parti seçiminden daha önemli bir seçimin arefesinde olduğumuzu söyleyerek konuşmaya başlıyoruz. Çok önemli maddeleri oylayacak ve geleceğimiz için bir karar vereceğiz. Bu süreçte biz vatandaşlarımızın bu oylayacağımız maddelerle ilgili çok da bilgisinin olmadığını düşünerek bir broşür hazırladık. İçerisine oylayacağımız 18 maddeyi özetledik ve altlarına da yorumlarımızı ekledik. Evet de hayırda verecek olunsa vatandaşlarımızın maddeleri bilerek anlayarak vermeleri gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü bu bir parti seçimi değil. İktidar değişmeyecek. Ancak bundan sonraki tüm yaşantımızı değiştirecek değişiklikleri içeriyor bu Anayasa Referandumu" dedi.
Ceylan`dan referandum değerlendirmesi
Referandum paketi içeriğini değerlendirmeye devam eden Ceylan; “Bu değişikliklerle kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisine sahip oluyor cumhurbaşkanı. Kanun hükmünde kararname ne demek? Kanun yetkisine sahip kararnameler çıkararak devleti yeniden şekillendirme yetkisine sahip olabilecek, bu aynı zamanda bir partinin genel başkanı da olan tek adam cumhurbaşkanı. İsterse yeni devlet kurumları oluşturabilecek bu kararnamelerle. Bir kaç ili birbirine bağlayarak bir federasyon yapısı oluşturabilecek eğer isterse. Bu yanlış ellerde ülkemizi bölünmeye dahi götürebilecek bir yetki kullanımı olarak karşımıza çıkıyor. Yine bir kanun hükmünde kararname yayınlayarak ülkemizde yaşayan 3 milyon Suriyeli`yi vatandaş yapabilecek. Bu yetmiyormuş gibi getirilmek istenen 12. maddeyle aynı zamanda tek başına bakanlar kuruluna danışmadan Olağanüstü Hal lan etme yetkisi de verilmekte bu bir partinin genel başkanı olan cumhurbaşkanına. Yine bu anayasa değişikliğinin 15`inci maddesiyle bütçeyi yapma yetkisi veriliyor bu bir partinin genel başkanı cumhurbaşkanına. Parayı harcama yetkisine koca Türkiye Cumhuriyeti`nin parasını harcamaya kimseye sormadan tek başına yetkili oluyor. Kontrol edilemeyen bir adamın karar verdiği devlet bütçesi mi olur? Çok büyük paralar bunlar. Bizim aklımızın almayacağı, saymasını bile beceremeyeceğimiz paralar. Devletin bir çalışma biçimi vardır. Vatandaştan vergi toplanır. Sonra gelen taleplere ülke menfaatlerine göre bu para bütçeyle harcanır. Bu ortadan kalkmış oluyor eğer bu yetki verilirse. Şimdi diyelim köyünüzün bir ihtiyacı var yolu yapılacak, su şebekesi değişecek gibi. Muhtar ne yapar. İhtiyacını ilçe başkanına, kaymakama, milletvekiline iletir; sorunun çözümünü ister. Milletvekili bunu müsteşara, bakana iletir, bütçe komisyonuna getirilir. O yılın bütçesine dahil edilir veya bir sonraki yılın bütçesine ödenek ayrılır. İşte bütün bunlar toplanarak bütçeyi oluşturur. Şimdi bu değişiklik geçerse milletvekilinin söz hakkı olmuyor. Parti genel başkanı tek adam cumhurbaşkanı bütün milletin vergisini tek başına harcamaya karar veriyor. Dolayısıyla meclis ve milletvekilleri de etkisiz ve pasif hale geliyor. Atatürk`e bile verilmeyen meclisi fesih yetkisi 11`inci maddeyle bu partili cumhurbaşkanına verilmek isteniyor. Şu anda 45 gün içinde hükümet kurulamazsa geçerli olan fesih yetkisi genişletilerek hükümet kurma şartı aranmaksızın cumhurbaşkanına veriliyor. Meclis yok hükmünde olacak bu değişiklikle" şeklinde konuştu.
(Şenol Güven)