Belediye Meclisi’nde Palabıyık’a büyük tepki!

Çanakkale Belediye Meclisi Eylül ayı ilk oturumu Dekan Palabıyık’a tepkilerin doruğa çıktığı bir ortamda geçti. Meclisin açılış konuşmasını yapan Gökhan, son günlerde artan terör olaylarını değerlendirdikten sonra; Biga İİBF Dekanı Hamit Palabıyık’la ilgili konuştu.

693
Dekan Palabıyık’ın üslup yanlışlığı yaptığını ve Çanakkalelilere hakaret ettiğini belirten Gökhan; bu konuyu Belediye Meclisinde tartışmanın anlamlı olduğunu söyledi. Gökhan: “İcap ederse bu konuyu burada oturur sabaha kadar tartışırız. Amaç birini alt etmek değil, hoca Çanakkale’nin yaşlı bir şehir olduğunu belirttiyse bu da tartışılır, Çanakkalelilere hakaret ediliyorsa buna isyan etmek bizim görevimiz derken biz isyan etmezsek sonra Çanakkale halkı bize dönerek: “Niye sustunuz, biz ayyaş mıyız?” der.
 
“Bir tek unvan kalıcıdır, insan olmak ve adam olmak”
Gökhan; “unvanlar sonradan verilir ve unvanlar gelir geçer, bir tek unvan kalıcıdır, insan olmak ve adam olmak” sözleri ile profesör olmak ile adam olunamayacağına vurgu yaptı.
 
Palabıyık’a sert çıkan Gökhan: “Çanakkale’de fabrikalar kapatılırken hoca neredeydi? Madem iktisatçı neden Çanakkale’ye teşvik verilmiyor onu sorgulasın, onun uzmanlık alanı ekonomi” dedi. Gökhan: “Bu kentin insanı fabrika da açtı, otel de. Yatıp uyumuyor. Ama içkisini de içiyor. İçen de var, içmeyen de. Hoca dışarıdan gelenler benzetmesi ile ilgili ayrımcılık yaratmaya çalışıyor. Burada yaşayanların dışarıdan gelenler ile ilgili bakış açısını da değiştirmeye çalışıyor” dedi.
 
Yazıda en çok aşağılayıcı olanın ise Çanakkale’de çocuk yapma sorunu ile ilgili eleştiri olduğunu belirten Gökhan: “Çanakkalelilerin böyle bir sorunu yok. Çanakkale insanı bakabileceği kadar çocuk yapar, sokağa atmaz, tarikatın eline vermez. Bu yaklaşımda bulunmak kimsenin haddi değil. Yazısında: “Tek dertleri şarap içmek” diyen Palabıyık’a Gökhan: “Nereden biliyorsun tek dertlerinin şarap içmek olduğunu birlikte mi oturup içtin?” diye sordu. Gökhan; “unvanlar sonradan verilir ve unvanlar gelir geçer, bir tek unvan kalıcıdır, insan olmak ve adam olmak. Biz de yatırım yapılmasını istiyoruz, eleştiriye de açığız, ama bizleri hiçbir şey yapmıyormuş gibi göstermek yanlış. Çanakkalelilere hakaret ediliyorsa buna isyan etmek bizim görevimiz derken biz isyan etmezsek Çanakkale halkı bize dönerek: “Niye sustunuz, biz ayyaş mıyız?” der.
 
 
Başkan Ülgür Gökhan meclis açılışında gündem dışı yaptığı konuşmasına, önce yaşanan terör olaylarının ardından ülkede şehit sayısının artmasından duyduğu üzüntüyü ifade ederek başlarken Çanakkale’den üç şehit verildiğini ve bunun acısının çok büyük olduğunu dile getirdi. Gökhan: “Bu ülke bu kadar acı çekmeye müstahak değil. Barış içinde yaşamak için zaten şehitler verdik. Onlar Gelibolu’da yatıyor ve onlar biz barış içinde yaşayalım diye canlarını verdi. Ama maalesef biz bu anlayışı yıkmak için şehit olmaya devam ediyoruz” dedi.
 
Sabırlı olmak gerektiğini ifade eden Gökhan sorunların demokrasi içinde çözüme kavuşturulacağını belirterek ayrışmacı ve düşmanca bir yaklaşım sergilenmemesi gerektiğinin altını çizdi. Önceki gün Afyon’da 25 askerin şehit olması ile ilgili ise kaza açıklamasını şüpheli bulduğunu söyleyen Başkan Gökhan: “Sözde bir kazada askerlerimizi şehit verdik. Bizler daima dayanışma ve sabır içinde olmalıyız” dedi. Başkan Ülgür Gökhan Dekan Palabıyık’la ilgili olarak ise; üslup yanlışlığı yaptığının altını çizerek, yazının son derece aşağılayıcı ve rencide edici olduğunu söyledi. Bir köşe yazısını Belediye Meclisi’nde tartışıp tartışmama konusunda Gökhan : “İcap ederse bu konuyu burada oturur sabaha kadar tartışırız. Amaç birini alt etmek değil, hoca Çanakkale’nin yaşlı bir şehir olduğunu belirttiyse bu da tartışılır, Çanakkalelilere hakaret ediliyorsa buna isyan etmek bizim görevimiz derken biz isyan etmezsek sonra Çanakkale halkı bize dönerek: “Niye sustunuz, biz ayyaş mıyız?” der.
 
“Hoca dışarıdan gelenler benzetmesi ile ilgili ayrımcılık yaratmaya çalışıyor”
Palabıyık’a sert çıkan Gökhan: “Çanakkale’de fabrikalar kapatılırken hoca neredeydi? Madem iktisatçı neden Çanakkale’ye teşvik verilmiyor onu sorgulasın, onun uzmanlık alanı ekonomi” dedi. Gökhan: “Bu kentin insanı fabrika da açtı, otel de. Yatıp uyumuyor. Ama içkisini de içiyor. İçen de var, içmeyen de. Hoca dışarıdan gelenler benzetmesi ile ilgili ayrımcılık yaratmaya çalışıyor. Burada yaşayanların dışarıdan gelenler ile ilgili bakış açısını da değiştirmeye çalışıyor” dedi.
 
Yazıda en çok aşağılayıcı olanın ise Çanakkale’de çocuk yapma sorunu ile ilgili eleştiri olduğunu belirten Gökhan : “Çanakkalelilerin böyle bir sorunu yok. Çanakkale insanı bakabileceği kadar çocuk yapar, sokağa atmaz, tarikatın eline vermez. Bu yaklaşımda bulunmak kimsenin haddi değil. Yazısında :” Tek dertleri şarap içmek” diyen Palabıyık’a Gökhan: “Nereden biliyorsun tek dertlerinin şarap içmek olduğunu birlikte mi oturup içtin?” diye sordu. Gökhan; “unvanlar sonradan verilir ve unvanlar gelir geçer, bir tek unvan kalıcıdır, insan olmak ve adam olmak. Biz de yatırım yapılmasını istiyoruz, eleştiriye de açığız, ama bizleri hiçbir şey yapmıyormuş gibi göstermek yanlış. Çanakkalelilere hakaret ediliyorsa buna isyan etmek bizim görevimiz derken biz isyan etmezsek Çanakkale halkı bize dönerek: “Niye sustunuz, biz ayyaş mıyız?” der.
 
Kaz Dağları ile altın arama işlemleri sırasında ÇED süreci tamamlanan firmalara Gayri Sıhhi Müessese İzni verilmemesi ile ilgili önceki mecliste alınan karar sonucunda çıkan kararı Vali Güngör Azim Tuna’ya sunduklarını belirten Gökhan Kirazlı’da da altın arama faaliyetleri ile ilgili siyanürlü tesis kurulması noktasında ve 26 bin metrelik bir alanın, 100 bin metreye çıkarılması konusunun gündeme geldiği halka açık toplantıya Çanakkale’yi temsilen başkan olarak katıldığını belirterek ÇED sürecinin altıncılar aleyhine olumsuz sonuçlanması için Baro temsilcileri ve Çevre Komisyonu ile toplantıyı itirazlara rağmen takip ettiklerini ifade etti. Kazdağları ile ilgili bilgi ve belgeleri sunduklarını belirten Gökhan bundan sonra süreci beklediklerini belirtti.Atıksu Arıtma Tesisi’nin protokolünün imzalandığını belirten Gökhan temel atmasının ise uygun bir zamanda gerçekleştirileceğini söyledi. ABD’de bulunan Troia hazinelerinin bir bölümünün iadesinin olmasının sevindirici bir gelime olduğunu belirten Gökhan Ankara’da sergilenen eserlerin Troia Müzesi tamamlanınca Çanakkale’ye geleceğini söyledi.
 
Özgen Palabıyık’ı eleştirerek : “Bu stratejik planın birinci ayağıdır. Yazı ile bizleri neler beklediğini gördük, bu çıkışı Çanakkale halkı değerlendirecektir”
Söz alan CHP Grup Sözcüsü Muzaffer Özgen ise Adliye Binasının Bursa yoluna yeni yerine taşınması ile ilgili imar teklifinin geleceğini belirterek adliyenin mevcut yerinin sıkışık bir bölgede olması nedeniyle eski Adliye Binasının yerel yönetimlere meydan yapılması ile ilgili verilmesinin uygun olacağını söyledi. ÇOMÜ Dekanı Prof.Dr.Hamit Palabıyık’ın yazdığı ve Çanakkalelileri eleştirdiği “Çanakkale’de değişime direncin nedenleri” başlıklı köşe yazısına Özgen, Dekan Palabıyık’ın kastettiği kesimin Çanakkale’nin büyük bir geneli olduğuna dikkati çekerek, öyle söylemek istemedim, böyle söylemek istedim gibi açıklamaların inandırıcı olmadığını, yazının tercümeye gerektirmeyecek kadar açık olduğunu belirterek: “Kimse aptal değil. Yazanın nereli olduğu değil, neyi söylediği önemli” dedi. Kurumların işi siyaset yapmak değil diyen Özgen Dekan’ın ilk açıklaması’na AK Parti İl Başkanı Muzaffer Kutlu’nun önce tepki gösterip sonra ikinci yazısını okudum hoca haklıdır demesini de eleştirerek bu davranış şekli bir il başkanına yakışmaz dedi. Yazının amacının belli olduğunun altını çizen Özgen bu stratejik planın birinci ayağıdır. Yazı ile bizleri neler beklediğini gördük, bu çıkışı Çanakkale halkı değerlendirecektir” dedi.
 
Erkek Dekan Palabıyak’a ve Tıflı ve Fatih Camiilerinde Cuma hutbesinde açık giyinen cehennemlik Çanakkale kadınları benzetmesine sert çıkarak: “Çanakkale’de kimse kimsenin hayatına müdahale edemez. Herkes haddini bilecek”
 
Yazı ile ilgili görüş bildiren CHP Meclis Üyesi Av. Muharrem Erkek ise: “Bu dialog ve polemikler seçime kadar sürer. Dekan Çanakkale halkının kalbini kırdı, Çanakkale halkı bu yüzden sizi hiçbir zaman bir yere getiremeyecektir. 28 Şubat sürecini de rakı içenler mi yaptı? Diyen Erkek, Yunus Emre’yi, peygamberi ve Allah’ı kullanarak biz ahlakı bunlardan öğrendik diyerek istismar konusu yapılmasını da eleştirdi. ÇOMÜ’nün neden hocanın üzerine bu kadar geliniyor çıkışını da anlamadığını belirten Erkek ifade özgürlüğünün olduğunu ama hiçbir özgürlüğün sınırsız olmadığını, kişilik haklarını ihlal edecek şekilde açıklamalar yapılamayacağını belirtti. Erkek ÇOMÜ Haber gibi sitelerin de üniversitenin ismini kullanarak internetten yayın yapmasının kurum adına talihsizlik olduğunu belirterek, Palabıyık’a “Siyaset yapacaksan sen de cübbeyi çıkar, meydana çık” dedi.
 
Erkek kimsenin Çanakkale halkını incitemeyeceğini belirterek Fatih Camii’ndeki bir hocanın da Cuma hutbesinde: “Çanakkale’de kadınlar yarı çıplak dolaşıyor. Bunlar cehennemlik” gibi açıklamalarına Çanakkaleli kadınların en güzel cevabı vereceğini belirterek: “Son zamanda böyle hocalar türemeye başladı. Çanakkale bunlara haddini bildirir. Kimin cennete, cehenneme gideceğine Allah karar verir. Çanakkale’de kimse kimsenin hayatına müdahale edemez. Herkes haddini bilecek” dedi.
 
Cumhur Kabasakal’dan Palabıyık’a destek!
AKP Grup Sözcüsü Cumhur Kabasakal ise Dekan Palabıyık’ın yazısına destek vererek kimsenin eleştiriye açık olmadığını, yazıda sadece şarapçı, aylak gibi ifadelerin konuşulduğunu söyleyerek tartışmanın ideolojik bir tartışmaya dönüştüğünü söyledi. Kabasakal Dekan Palabıyık’ın yazısında haklı olduğu tarafların da olduğunu belirterek en yaşlı şehir, beyin göçünün yaşandığı bir şehir, iyi eğitim alanları elinde tutamayan bir şehir, küçük olsun, benim olsun gibi ifadelerde haklılık payı bulunduğunu, Çanakkale’de yatırım yapılmadığını ve fabrikaların açılmadığını, istemezükçü bir anlayışın da olduğunu ve hocanın sözlerine katıldığını söyledi. Kabasakal altıncılara pis diyoruz, biz çok mu temiziz? Dışkılarımızı denize atıyoruz. Assos’a gidip yerleşmek ve şarap içmek isteyen emekli anlayışı yok mu? Neden inkar ediyoruz? dedi.
 
 
CHP Meclis Üyesi Dr. Celal Karakaş Çanakkale’nin emekli kenti olmasının kötü bir tarafı olmadığını, tam tersine Türkiye’nin birçok yerinde yaşayan insanların emekli oldukları zaman Çanakkale’de huzurlu ve mutlu bir yaşamı tercih etmesinin bir artı olduğunu belirterek, şehirde 65 yaş üstü 10 bin kişinin yaşadığını belirtti. Karakaş şarap içen de olur, çay içen de, kitap okuyan da. Yaşlı insanları hedef alacak şekilde açıklama yapmak yanlış. Şehir nasıl ayakta duruyor buna bakmak gerek dedi.
 
İnsanların bugün sanayi kentlerini Kocaeli’yi ve Çorlu’yu değil, dokusunu muhafaza etmeyi başarmış bir şehir olarak Çanakkale’yi tercih etmesinin önemli olduğunu belirten Karakaş: “Bir gün biz de bu dokuyu koruyamazsak o zaman Çanakkale’ye de gelmek istemeyecekler” dedi. Karakaş Çanakkalelileri yatırıma karşı gibi göstermenin doğru olmadığını şehre katkı yapacak ve vizyon sağlayacak planlanan her doğru yatırımın bu kentte destekçi bulacağını söyledi. Hastane’ye ve Yat Limanı konusuna devamlı karşı çıkan bir kesim olduğu fikrinin ısrarla yaratılmak istendiğinin altını çizen Karakaş: “Hastanenin gideceği tek yer Kepez sırtı değildi. Yatırım yapmak isteyeni kimsenin engellemediğini sadece yanlış yerler konusunda ısrar edildiğini ifade etti. İlla Kepez’e hastane, illa insanların denize gireceği yere yat limanı yapma konusunda ısrarcı olunmasına gerek olmadığını belirtti. MHP Grup Sözcüsü Murtaza terörü lanetlerken, teröre çanak tutan ve yataklık yapan her türlü zihniyeti lanetlediklerini belirtti.
 
Vural: “Hocanın açıklamaları densiz”
AKP Meclis Üyesi Hakan Vural ise Palabıyık’ın çok fazla reklamının yapıldığını belirterek, hocanın devletten aldığı para ile, mesai saatinde köşe yazmak yerine hocanın akademik anlamda üniversiteyi başarıdan başarıya koşturacak işlere imza atmasının gerektiğini belirterek: “Hocanın açıklamaları densiz” Belediye Meclisi’nde bir köşe yazısının tartışılması ise “yersiz” derken bir tek hocanın Çanakkalelileri “Aylak aylak dolaşıyorlar” yakıştırmasına hak verdiğini söyleyerek bir konuyu bu kadar konuşuyorsak aylağız, bundan sonrası geyik muhabbeti, gündeme geçelim, yok geyik yapacaksak da kişiyi değiştirelim.” dedi.
 
CHP Meclis Üyesi Cem Belli Dekan’ın yazısında asıl rahatsızlık duyulan konunun özetle Çanakkale’de halen CHP bayrağının dikili olması olduğunu belirterek, bu bayrağı ayakta tutanları da ayyaş, sarhoş ve tembel olarak nitelendiriyor” dedi. Çanakkale’ye yatırımın yapılmaması konusunda ise Çanakkalelilerin bir suçu olamayacağını belirten Belli 10 yıldan beri iktidarda olan hükümet yatırım yapar” dedi.
 
Belediye Meclisi’nde ayrıca 04.07.2012 tarih 145 sayılı meclis kararına yapılan itiraz hakkında bir karar alınması teklifi ve Barbaros Mahallesi 31 L –IC pafta, 548 ada 331 parselde uygulama imar planı değişikliği konusu ile ilgili kat artışı maddesi görüşülürken CHP Meclis Üyesi Mehmet Emin Şevik’in terör ile ilgili TBMM’ye iletilmesi ile sunduğu önerge görüşüldü. Şevik’in 7 maddelik önergesi uygun bulunmadığından ve siyasi tarafı olduğundan oy birliği ile ret edildi.
Paylaş