İki konudaki tespitleri önemliydi.
Öncelik ile böylesi bir toplantının çalışanların olmadığı koşullarda yapılmasını eleştirerek katılımcılık konusunda doğru bir yaklaşımın örneğini verdi.
İkinci olarak, neoliberal kapitalist sistemin yeni saldırılarının ifadesi olacak bazı anlayışlara karşı emeğin hakkını savunarak farklılığını ortaya koydu. Kapitalist sistem, turizm sektörü çalışanları için yeni saldırı senaryoları temelinde düğmeye bastı diyebiliriz.
Sektörün temsilcileri, sektörün karakteristik özelliklerinden dem vurarak; gerek mevsimselliği gerekse gün içersindeki sürekli çalışmama koşullarından hareket ederek sorumluluklarının esnekleştirilmesi talebi ile hareket ediyorlar. Bu genelde oluşturulmak istenen esnek çalışma koşulları konusundaki değişimin sektörel uygulaması olarak yorumlanabilir. Gündemdeki bu ekonomik saldırı için, Başkan Gökhan’ın emeğin haklarının gasp edilmesi konusundaki girişime karşı durarak; gündeme taşıdığı görüşler emekçiler açısından olumlu bir girişim olarak algılandı.
Başkan, özellik ile “oturma metre” benzetmesi ile sistemin emek sömürüsünü ne kadar vahşi bir şekilde çalıştırabileceğine dikkat çekti. Yarın olur da; işçiler için ‘ne kadar çalıştın, ne kadar oturdun’ üzerinden bir ücretlendirme modeli getirilirse hiç şaşırmayın. Başkanın öngörüleri güçlüdür…
İşte bu
Siyasi mücadele, doğru talepler ve yaratıcı yöntemler ile başarıya ulaşır. CHP Milletvekili Serdar Soydan’ın Ezine Bayramiç yolunda yaşanan ve aralarında dostumuz Reşit Tümer’in de bulunduğu 3 kişinin vefatı ile sonuçlanan trafik kazasına yol açan gerçekleri ortaya çıkararak böylesi acı olayların yaşanmaması adına yılan hikâyesine dönen yol yapım çalışmalarını gündeme taşıması son derece yerinde bir girişim olmuştur.
Vicdan sahibi her siyasetçinin bundan sonraki girişimi bu yolun yapımının bir an önce bitirilmesi konusunda sorumluluk almasıdır. Soydan önemli bir sorumluğu yerine getirmiştir.
Görev aşkının böylesi!..
Gece saat 03.00`te oturduğum apartmanın önündeki sokak lambasının ampulü UEDAŞ yetkilileri tarafından değiştirilince hayrete düştüm.
Sakın yanlış anlamayın; bozuk olmayan özellik ile sarı ışık ile çevresini de çok iyi aydınlatılan bir ampul söküldü, yerine beyaz ışık veren bir ampul takıldı ve değiştirilen ampul ilk akşam 2 saat yandıktan sonra yanmamaya başladı.
Bu operasyon 1 hafta önce yapıldı.
Bir haftadır, aylarca hiç problemsiz yanan sokak lambası şimdilerde yanmıyor.
Son derece garip değil mi?
Yanan bir sokak lambasını gecenin saat üçünde değiştirerek o bölgenin karanlıkta bırakılması …
Yetkililer bunun neden yapıldığını açıklamalıdırlar.
Mantıklı bir sebebi olmalıdır; gecenin saat üçünde de böyle bir değişiklik yapılmış ise…
Bir sebebi yok ise ortada bir işgüzarlık vardır.
Bunun da sebebini ortaya çıkarmak yine yetkililerin sorumluğundadır.
Çanakkale gariplikler kenti olmasın, böylesi garip olaylar ile anılmasın.
Bakalım yetkiler nasıl bir açıklama yapacaklar?
