Çanakkale Belediye Meclis Eylül Ayı Olağan Toplantısı önceki gün yapıldı. 2 aylık aranın ardından yeniden bir araya gelen Belediye Meclis Üyeleri, Temmuz ve Ağustos ayında yaşanan önemli gelişmeleri değerlendirdi. Meclisin genel konusu yine ‘Kazdağları’ oldu. 26 Temmuz tarihinde Su ve Vicdan Nöbeti ile beraber başlayan direnişin dünya ve ülke gündemine oturması değerlendirildi. CHP, MHP ve İyi Parti grupları, konuşmalarında Kazdağları’nda yapılan doğa katliamını protesto ettiler. Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Sivas Kongresi ile ilgili yaptığı konuşmasında; “Bugün Sivas Kongresi’nin 100’üncü yılı. Sivas Kongresi, Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı, bağımsızlık hareketinin başladığı bir kongre. Bu vesile ile de bize bu vatanı emanet edenler, Türk Milleti’nin bu topraklarda var olmasını sağlayanlar, başta Mustafa Kemal Atatürk ve tüm şehitlerimize rahmet diliyorum. Hepsine minnet borçluyuz” cümlelerine yer verdi. Gökhan, son dönemde, ‘Bugüne kadar neredeydiniz?’ sorusunun sorulduğunu belirterek, 2001 yılından itibaren Kazdağları ile ilgili Çanakkale’de yapılan eylemleri, protestoları, etkinlikleri, sempozyumları, panelleri detaylı bir şekilde anlattı. “İnsanlar, ‘bu ağaçlar kesilirken, bu doğa tahrip edilirken siz neredeydiniz, ne oldu da birden ortaya çıktınız?’ gibi söylemlerde bulunuyorlar” diyerek konuşmasına başlayan Başkan Gökhan; “Geçtiğimiz ay Çanakkale’yi en çok meşgul eden konu, Kirazlı-Balaban mevkiindeki Su ve Vicdan Nöbeti ve beraberine oluşan etkinlikler oldu. Dün beni Doğu Biga Madencilik yetkilileri ziyaret etti. Belediyede bir araya geldik, onlar klasik söylemlerini söylediler, biz de düşüncelerimizi anlattık. Türkiye ve dünyada gündeme gelen konu ile ilgili en çok söylenen bir mesele var. ‘Bugüne kadar neredeydiniz?’ söylemi var. İnsanlar, ‘bu ağaçlar kesilirken, bu doğa tahrip edilirken siz neredeydiniz, ne oldu da birden ortaya çıktınız?’ gibi söylemlerde bulunuyorlar. 22 Eylül 2001 yılında Altınoluk’ta Kent Konseyi tarafından Kazdağları 7’nci Ulusal Sempozyumu yapılmış. 2004 yılında Kazdağları’nda oluşabilecek olumsuzluklarla ilgili konular konuşulmuş, 2006 yılında sempozyumlar düzenlenmiş. Biz, 2007 yılında Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığına düzenli olarak Çanakkale ili Kazdağları noktasında altın madeni arama ve işletme ruhsatı alan şahıs ve firmaları sormuşuz, onlar da bize bilgi vermiş. 2008 yılında da altın aramasını protesto etmek için Çanakkale’de bir çevre mitingi düzenlemişiz” dedi.
“26 hektar olarak alınmış alan, şuanda 600 hektarın üzerine çıktı”
Belediye Başkanı Ülgür Gökhan; “2011 yılında bu işin Atikhisar Barajı’nı etkileyeceği düşüncesiyle ‘Atikhisar Kır Şenlikleri’ başladı. 2012 yılında muhtarlarla madenciliğin çevre ve sağlık üzerine etkileri paneli gerçekleştirilmiş. 3 Haziran 2012’de Çan Etili Köyünde, altın araması yapan şirketleri protesto için eylem yapılmış ve Çanakkale tarihinde ilk köy mitingi olmuş. 2012’nin Temmuz ayında ben ve Belediye Meclis Grup Başkanvekilleri ile Dönemin Valisi Güngör Azim Tuna’yı ziyaret edip, yargıya yapılan itirazlar sonuçlanıncaya kadar ilgili firmaya GSM ruhsatı verilmemesi konusunda dilekçe vermişiz. 2013 yılında Çanakkale ili Kirazlı Altın ve Gümüş Madeni Kapasite Artışı ve Zenginleştirme Projesine Çevre Bakanlığı tarafından ÇED Olumlu kararı verilmiş. O alan ilk ÇED’ini 26 hektar olarak almış ama şimdi o alan 600 hektarın üzerine çıktı. Oradan bu çıkıyor; o alanın arama ruhsatını kaybetmemek için 26 hektarlık bir ÇED almışlar. 2013 yılında Atikhisar Barajı Su Toplamam Havzası ve koruma alanı içinde kalan alanı Doğal Sit Alanı olabileceğine Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Kurulu’na ve değerlendirme yapılmak üzere İl Genel Meclis’ine göndermek için Meclis Kararı almışız” dedi.
“Biz bir taraftan mücadele ederken, diğer taraftan GSM ruhsatı için müracaat yapıldı”
Başkan Gökhan; “2017’de ağaç kesilen alanda Çanakkale Belediyesi Meclis Üyeleri ile birlikte inceleme yapılmış. Oradan yürüyerek Cazgırlar Köyü’ne kadar gittik. Etkinlik sırasında ağaçların numaralandırıldığını, kesildiğini gördük ve kesimi fotoğrafladık.2017 yılında Danıştay, altın madeni aleyhine ÇED’i iptal etti. Daha sonra eksiklikler tamamlandı ve Danıştay ÇED’i onayladı. Biz başka taraftan mücadele ederken, yetkili firma öbür taraftan GSM ruhsatı almak üzere Çanakkale Valiliğine müracaat etti. Daha sonra Cumhuriyet Meydanı’nda bir toplantı yaptık. Hatta Tarım Orman İŞ Genel Sendikası ve Barolar Birliği ve STK’lardan oluşan heyetle Kirazlı mevkiinde yapılan katliamı yerinde inceleyerek rapor hazırladık. 2018 yılında bir buluşma düzenledik ve 25 Temmuz 2018’de GSM’ye imza atıldı. Son olarak da 26 Temmuz 2019’da Su ve Vicdan Nöbeti başladı. Sonuç itibariyle nöbet, çeşitli aşamalardan geçerek, o günden bugüne devam etti” dedi.
“Ben, kızımın 10-15 yıl sonra suyu sağlıklı bir şekilde içmesini istiyorum”
CHP Grup Başkanvekili Av. Erdal Gezen; “Adalet duygusunu yitirmiş doğa katliamcılarına karşı hukuku esas alarak, demokratik hakkımızı kullanarak, ağacımıza, suyumuza, doğamız ve yaşam hakkımıza sahip çıkacağımızı ifade etmek istiyorum. Ben, kızımın 10-15 yıl sonra Atikhisar Barajı’ndaki suyu sağlıklı bir şekilde içmesini istiyorum” dedi.
(Baykal Sağlam)