Barış, eşitlik, özgürlük ve kardeşlik mücadelesini yükseltme çağrısı...

Son günler artan tutuklamalar ve göz altıların Kürt sorunu çözümüne katkı vermeyeceğini ifade eden Halkların Demokratik Kongresi Çanakkale İl Yürütme Kurulu üyeleri; “Kadınlara, emeğe, gençliğe, bilime, farklı inançlara, Kürtlere, aydınlara, çevreye düşman bu iktidar karşısında gösterilen tahammül, her an baskının, şiddetin artması, zulmün hâkim kılınması anlamına gelecektir. Halkların Demokratik Kongresi olarak; her inançtan, her dilden ve her kültürden halklarımızı bu fütur-suzluğa karşı çıkmaya, Kürt halkıyla dayanış-maya, barış, eşitlik, özgürlük ve kardeşlik mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz” dediler.

490
Halkların Demokratik Kongresi Çanakkale Adliyesi bir basın açıklaması yaptı.  “Bir yandan Kürt sorununda çözüm arayışları sürdürüyormuş  havası yaratan iktidar, diğer tarafta, baskıyı, operasyonları, gözaltı ve tutuklamaları aralıksız olarak sürdürüyor” değerlendirilmesinin yer aldığı  basın açıklamasında şunlar kaydedildi:
 
“Bu gelişmeler karşısında sessiz kalınamaz”
Çanakkale Adliyesi önünde açıklama yapan Halkların Demokratik Kongresi Çanakkale İl Yürütme Kurulu üyeleri çözüm sürecinin tutuklamalar nedeniyle sürecin olumlu olarak ilerlemediğini bildirdi. Başbakan Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun “Kürt sorununda çözüm” için bir araya geldikleri gün, bir yandan üniversitelerde KCK kapsamlı bir operasyon sürdürülerek 100 dolayında tıp öğrencisi gözaltına alındığı belirtilen açıklamada şu ifadelereyer verildi; “Bunlardan 47 si tutuklandı. Öbür yandan da panzer ve kurşunlarla Kürt halkına saldırılar devam etti. F-16’lar, Hakkâri ve Çukurca başta olmak üzere bölgeyi bombalamaya devam ediyor..
 
Önceki gün Yüksekova’da cenazeleri kaldıran kitleye yapılan silahlı polis saldırısında yaralanan 15 yaşındaki çocuk Özgür Taşar hayatını kaybetti. Bölge tam bir kuşatma altında ve halkın sokağa çıkmasına bile tahammül gösterilmiyor. Bununla da yetinmeyen AKP iktidarı, yıllardır tutuklu bulunan belediye başkanlarını, milletvekillerini, avukatları, gazetecileri, Kürt siyasetçileri, salıvermek, siyasi tutsakları özgürlüğünün önündeki engelleri kaldırmak yerine, yeni esirler almaya, yeni belediye başkanları ve Kürt politikacıları tutuklamaya devam ediyor.
 
BDP li 6 milletvekili 7000 bin üye ,il meclisi üyesi ,belediye meclis üyesi, avukat, gazeteci,parti yöneticisi,öğrenci , tutuklanmış durumdadır.  Son olarak Van Belediye Başkanı ve ilçe belediye başkanları hedefteydi. Perşembe günü sabah erken saatlerinde Van merkez ve ilçelerinde belediye başkanları, belediye binaları ve BDP`li ilçe başkanlarının evlerine baskın yapılarak başkanlar ve yöneticiler gözaltına alındılar. Van Belediye Başkanı Bekir Kaya, Edremit Belediye Başkanı Abdülkerim Sayan, Van merkeze bağlı Bostaniçi Beldesi Belediye Başkanı Nezahat Ergüneş, Başkale İlçe Belediye Başkanı Hecer Sarıhan, Muradiye Belediye Başkanı İzzet Çelik, Özalp İlçe Belediye Başkanı Murat Durmaz gözaltına alındılar. Yine bu operasyonlar kapsamında, Başkale BDP Eski İlçe Başkanı Derviş Polat, Muradiye İlçe başkanı Şirin Yıldız ve Van eski İl Başkanı Cüneyt Caniş`in de aralarında bulunduğu toplam 19 seçilmiş temsilci ve parti yöneticisi ile parti üyeleri gözaltına alındı. Van belediye başkanı dahil; 10 kişi tutuklandı. Van halkının kendi iradesine sahip çıkma direnişini selamlıyoruz. Van halkının yalnız olmadığını belirtiyoruz.
 
Dün sabah saatlerinde, Hakkari ve Doğubeyazıt’ ta 28 kişi ile Bursa da 8 kişi gözaltına alındı. Her sabah uyandığımızda ya onlarca kişinin gözaltı haberlerini alıyoruz,ya da polisi kapımızda görüyoruz.. Adeta Kürtlere ve Kürtlerle dayanışma içinde olan herkese yönelik sürek avı başlatılmış ve devam ediyor. Kürt Sorunun Çözümünde İlk Adım Olarak; Operasyonlara Son Verilmeli, KCK Operasyonu’nda Alınan Tüm Tutsaklar Serbest Bırakılmalıdır Bir yandan Kürt sorununda çözüm arayışları sürdürüyormuş havası yaratan iktidar, diğer tarafta, baskıyı, operasyonları, gözaltı ve tutuklamaları aralıksız olarak sürdürüyor. Kürt sorununda çözüm arayışı içinde olduğunu söylen CHP ise tüm bu olanlar karşısında sesini çıkarmıyor. Bu gelişmeleri “teröre karşı mücadele” kapsamında ele almaya devam ediyor.
 
Bu gelişmeler karşısında sessiz kalınamaz. Kürt halkına, halkın seçilmiş belediye başkanları ve parti yöneticilerine, milletvekillerine karşı sürdürülen bu pervasızlığa son verilmelidir. Kadınlara, emeğe, gençliğe, bilime, farklı inançlara, Kürtlere, aydınlara, çevreye düşman bu iktidar karşısında gösterilen tahammül, her an baskının, şiddetin artması, zulmün hâkim kılınması anlamına gelecektir. Halkların Demokratik Kongresi olarak; her inançtan, her dilden ve her kültürden halklarımızı bu fütursuzluğa karşı çıkmaya, Kürt halkıyla dayanışmaya, barış, eşitlik, özgürlük ve kardeşlik mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz. Siyasi iktidara ve ana muhalefet partisine bilinen, Kürtsüz; Kürt sorununu çözme arayışının onlarca iktidarı alaşağı ettiğini hatırlatıyoruz.  Kürt halkının Ortak Vatanda, Eşit ve Özgürce bir arada yaşama arzusuna hizmet edecek adımları atmalarını öneriyoruz.”
Paylaş