Altıncılar, Kaplıca sularına da göz dikti
Kazdağları’nda altıncı şirketlerin başta su kaynakları olmak üzere çevresel değerlere yapacağı saldırılar için, her gün yeni bir tezgahın ortaya çıkması; bölge halkının tepkisine yol açıyor.
Altın üretimi ve araması için su ihtiyacının önemini bilen altıncı firmalar, akıl almaz tezgahlar içersine giriyorlar. Bölge halkının içme suyu olarak kullandığı Ağı Dağı içme suyundan sonra şimdi de kaplıca sularına dadandılar.
Altıncı firmaların, su kaynaklarını ele geçirmek için bin bir türlü girişim içersinde olduğu dikkat çekiyor. Bardakçılar Kaplıcası’nın bulunduğu bölgede MTA tarafından yapılan sondaj sonrasında bulunan şifalı su kaynağı için, amacı konusunda herhangi bir açıklama yapılmadan Ankara’da yapılan bir ihale sonrasında bu kaynağın kullanım hakkı Kuzey Biga Madencilik A.Ş’ne verildi. Kuzey Biga Madencilik San. Tic. A.Ş., Alamos Gold adlı merkezi Toronto’da olan uluslararası şirketin yerel taşeronu konumunda görev yapan bir firma. ”İhale” ile kaplıca sularının kullanım hakkını alan Kuzey Biga Madencilik, bu hakkını Alamos Gold firmasına devretti.
Amaç ne?
Sağlık Turizmi noktasında önemli bir potansiyel olan bölgemiz kaplıca kaynakları şimdi altıncı firmaların saldırısına mı uğradı?
Acaba Altıncı firmalar altın üretimi için gerekli olan su ihtiyacını kaplıca sularını kullanarak mı temin edecekler?
Yoksa altıncı firmalar bölgede turizmin gelişmesini engelleyerek istedikleri gibi at oynatmaya mı çalışmaktalar?
Alamos Gold kaplıca suları ile altın arayan bir firma olarak belki tarihe geçerken hepimize de bir gerçeği gösterdi;
Altıncı firmalar doğanın tüm değerlerine düşmandır.
Altıncı firmalar doğayı katletmek için her türlü entrikaya başvururlar...
Altın üretimi ve araması için su ihtiyacının önemini bilen altıncı firmalar akıl almaz tezgahlar içersine giriyorlar. Bölge halkının içme suyu olarak kullandığı Ağı Dağı içme suyundan sonra şimdi de kaplıca sularına dadandılar.
Amaç ne?
Kaplıca sularının kulanım hakkının bir maden şirketine verilmesinin altında yatan gerçek ne? Acaba Altıncı firmalar altın üretimi için gerekli olan su ihtiyacını kaplıca sularını kullanarak mı temin edecekler. Doğal kaynakarımızın ve bununla birlikte sağlık turizmi olarak bölgeye ciddi bir katkı sunacak bu kaplıca kaynağının maden şirketine verilmesi ne derece doğru? Hemen karşısındaki Bardakçılar Kaplıcası’nın bölge ekonomisine ve insan sağlığı kapsamında vatandaşlara sağladığı destek ortada iken.bu kaynağın maden şirketine verilmesini kim açıklayacak? Yoksa altıncı firmalar bölgede turizmin gelişmesini engelleyerek istedikleri gibi at oynatmaya mı çalışmaktalar? Böylesine mantıksız bir uygulama ile altıncı şirketler ile geliştirilen üstü örtük işbirliğinin hesabını yarın kim verecek? Sağlık turizmi veya eko turizm potansiyelinin önünün kapanmasına hizmet edecek bu uygulamanın altında yatan gerçekler neler?
Soruların cevabı ve altın üretiminin yüzsüzlüğü.
Kendi çıkarları için bölgenin her türlü kaynağını yok eden bu uygulamalar bir kez daha gösteriyor ki ;altıncı firmalar iktidarın özel koruması altındadır.Bir dedikleri iki edilmez.Çünkü bu ilişki derin bir ilişkidir. Kaplıca sularına bile el koyarak altın üretimini yapmak girişimi bu davranışın nasıl bir yüzsüzlük içersinde olduğunu göstermez mi?
Çanakkale halkı soruyor!
Kaplıca suları nasıl oldu da Kanadalı bir şirketin kullanımına sunuldu? Bu ihale hiç kimseye duyurulmadan Ankara’da hangi kapılar arkasında yapıldı?
Mücadele’den başka çare yok
Siz hala altın üretimine karşı mücadele‘de yerinizi almayacak mısınız? Kaplıca sularına kadar teslim alınan doğal kaynaklarımız sizlere bir şey hatırlatmıyor mu? Ülkemiz yoksa işgal altında mı?