Eczacıbaşı Endüstriyel Hammaddeleri San. Tic. A.Ş. nin Karadağ Köyünde açmak istediği altın madeni köyün içme suyu kaynaklarını tehdit etiği gerekçesi ile Karadağ Su Kaynakları Koruma Alanında yapılan keşfe Karadağ köylüleri birlik halinde katılarak itirazlarını dile getirdiler. Karadağ Köylüleri, 2014 yılından bu yana yaklaşık 7 yıldır köylerinde yapılmak istenen altın madenine karşı mücadele ederken, şirket verilen hukuk mücadelesi sonrası bölgedeki varlığını sonlandırmıştı. İl Özel İdaresi ve Devlet Su İşleri tarafından `Su Kaynağı` olarak tespit edilen, Resmi Gazete`de "Karadağ Köyü Su Kaynakları Koruma Alanı" olarak ilan edilen alanda, şirket projeyi yeniden hayat geçirmek isterken, Karadağ Köylüleri, "Biz bu yeşili kaybetmek istemiyoruz. Havamızı, suyumuzu, sağlığımızı kaybetmek istemiyoruz. Biz geleceğimizi istiyoruz. Biz hayvancılık yapmayacağız da neyle geçineceğiz. Altın da istemiyoruz, para da istemiyoruz. Köyümüzde yaşamak istiyoruz" dediler.
"Alan `su kaynağı` ilan edilmişti"
ESAN Eczacıbaşı A.Ş.`nin ruhsat sahasının büyük bir bölümü Karadağ ve çevre köylerin su kaynaklarını kapsıyor. 2014 yılında Çanakkale Valiliği İl Özel İdaresi tarafından oluşturulan İnceleme Komisyonunca yapılan, 8 Ağustos 2014 tarih ve 8174 sayılı kararıyla bölge su kaynakları olarak belirlenmişti. ESAN Eczacıbaşı A.Ş. ise, 17 Ekim 2014`de Çanakkale İl Özel İdaresi (İnceleme Komisyonu) kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması için Çanakkale İdare Mahkemesine dava açmıştı. İdari Mahkeme, "Su Kaynaklarını niteliğine göre koruma alanlarını belirleme hususunda DSİ Genel Müdürlüğü`nün yetkili olduğu" kararı vermişti. Çanakkale İdari Mahkemesinin bu kararından sonra, Karadağ Muhtarlığının başvuruşu üzerine DSİ Genel Müdürlüğü/Balıkesir 25. Bölge Müdürlüğü mühendisleri tarafından 24-25 Temmuz 2017 tarihlerinde Karadağ köyü hudutlarındaki içme ve kullanma suyu kaynaklarının tespiti amacıyla arazi çalışması yapıldı. Bu çalışmanın ardından da 22 Ocak 2018 tarihli Resmi Gazete`de, söz konusu alanlar Karadağ Köyü Su Kaynakları Koruma Alanı ilan edildi
"Ruhsat 2016`da iptal oldu"
Karadağ Köylüleri, Enerji ve Tabii Kaynakları Bakanlığı`na, bölgenin su kaynağı olduğu gerekçesi ile "Burada altın madeni olamaz" diyerek açtığı ruhsat iptal davasını 2016 yılında yıllarda kazanmıştı. Böylece bölgedeki maden tehdidi son bulmuştu. Ancak, Danıştay 8`inci Dairesi ise 2019 yılında yapılan itirazların ardından Karadağlıların kazandığı davayı bozarak, yeniden görülmesine hükmetti. Danıştay 8`inci Dairesi, kararında bölgedeki su kaynaklarına ilişkin, DSİ 25`nici Bölge Müdürlüğü tarafından yapılan çalışmanın incelenmediğini, ruhsat sahası içindeki ve etrafındaki su kaynakları koruma alanlarının ruhsat veren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı`na iletilmediği, Mahkeme tarafından da DSİ`nin yaptığı çalışmanın sonucunun sorulmadığını ifade etti. Bölgedeki su kaynaklarının niteliği, bu kaynakların ne amaçla kullanıldığı, bölgedeki madencilik faaliyetinin yer altı ve yüzey sularına olan etkilerinin mahkemece belirlenmediği gerekçesi ile bilirkişi heyeti ile bölgede tekrar inceleme yapılması gerektiği ifade edilen Danıştay Kararı`nda bölgedeki su kaynaklarına yönelik etkilerin somut bir şekilde ortaya konulmaksızın ruhsatın iptaline yönelik kararda hukuka uygunluk olmadığı belirtildi.
"Biz geleceğimizi istiyoruz"
Mahkeme kararının ardından dün bölgedeki tekrar keşif yapıldı. Karadağ Köylüleri, avukatları ve çevrecilerin katıldığı keşif tamamlandı. Karadağ Köylüleri, "Biz bu yeşili kaybetmek istemiyoruz. Havamızı, suyumuzu, sağlığımızı kaybetmek istemiyoruz. Biz geleceğimizi istiyoruz. Biz hayvancılık yapmayacağız da neyle geçineceğiz. Altın da istemiyoruz, para da istemiyoruz. Köyümüzde yaşamak istiyoruz" dediler.
43 adet su kaynağı bulunmasının yanında, 1`inci ve 3`üncü Derecede Arkeolojik Sit alanlarının bulunduğu bölgede, 2019 yılında ise Su Kaynakları Koruma Alanının önemli bir bölümünde, Fıstık Çamları ve bazı endemik türlerin bulunması nedeniyle Doğal Sit Alanı ilan etmek için incelemeler yapıldı. Bölge çok sayıda endemik türe ve canlıya ev sahipliği yaptığı tespiti üzerinden, otlak alanlarıyla hayvancılığın sürdürülebildiği nadir yerlerden biri olan Karadağ Köyü ve çevresi, Çanakkale Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü bünyesinde bulunan Tabiat Varlıklarını Koruma Şubesi`nce söz konusu alanı Doğal Sit Alanı ilan etmek için yapılan çalışmaların halen sürdüğü öğrenildi.
(Eren Aşnaz)