Alkol muayenesi rızaya mı bağlı?

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı öğretim üyesi ve Adli Bilimciler Derneği Başkanı Prof. Dr. Hamit Hancı’nın ortaya attığı ve mevzuatta boşluk olduğunu belirterek Ceza Muhakemesi Kanunu’ndaki (CMK) ayrık düzenlemenin özel kanunlarda yeterli karşılığı bulunmadığını ifade etmesi üzerine polisin sürücünün rızası olmadan nefes ve kan yoluyla alkol testi yaptırıp yaptırmayacağı tartışma yarattı.

896
Vatandaşların çoğu toplum güvenliği açısından sürücülerin trafiğe kesinlikle alkollü ve uyuşturucu madde kullanarak çıkmaması gerektiğini ve uygulamanın caydırıcı olduğunu düşünürken, hukukçular ise Hancı’nın açıklamalarının hukuki olmadığını ve kamu sağlığını ve toplumu ilgilendiren özel bir durum teşkil ettiğini söylediler.
 
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı öğretim üyesi ve Adli Bilimciler Derneği Başkanı Prof. Dr. Hamit Hancı; “Alkol muayenesi de bir muayenedir. Kanuna göre hekim olmayan kişi bu muayeneyi yapamaz. Alkollü sürücü, ‘Üflemem’ derse polis üfletemez. Kan testi de yaptıramaz. Çünkü yasalarda kişinin bu muayeneyi kabul etmemesi durumunda nasıl bir yol izleneceği ve yaptırımı konusunda düzenleme mevcut değil” dedi.
 
Hancı’nın bahsettiği konu Ulaşım ve Trafik Güvenliği Dergisi’nde makale olarak da yayınlandı. Makalede özetle şu bilgiler yer aldı: “CMK’nın yürürlükteki ilgili maddelerine göre sürücülere yaralamalı ve ölümlü kazalar hariç kişinin rızası olmadan alkol tespiti ve muayenesi yapılması mümkün değildir. CMK’ya göre üst sınırı 2 yıldan daha az hapis cezasını gerektiren suçlarda kişi üzerinde iç beden muayenesi yapılamaz, kişiden kan veya benzeri biyolojik örneklerle saç, tükürük, tırnak gibi örnekler alınamaz. Trafikte yapılan alkol tespiti uygulamalarında solunum havası ile yapılan alkol tespiti itiraz halinde hukuken geçerli olmayıp asıl olan kandaki alkolün tespitidir. Anayasanın 17’nci maddesine göre kişi zorla muayene edilemez. 1219 sayılı kanun ve hasta hakları yönetmeliği ile Karayolları Trafik Kanunu ve yönetmeliğine göre kişilerin muayeneyi kabul etmemeleri durumunda nasıl bir yol izleneceği ve yaptırımlarla ilgili düzenleme mevcut değildir” açıklamalarına karşılık hukuk cephesinden açıklama geldi.
 
Tartışmalara neden olan konu ile ilgili görüşlerini aldığımız avukatlar ile vatandaşlar şu şekilde konuştu:
 
 
Av. Hakan Evirgen
“Vatandaşların alkollü olup olmadığını tespit ederken kullanılan cihaz her zaman doğru netice vermediğinden tespit için kan ve idrar testi yoluna gidiliyor. Vatandaş üflemek istemediğinde sıkıntı yoktur, ama vatandaş cihazı üflemez ise adli tıpa, ya da hastaneye gitmek durumundadır. Vatandaş hem cihazın kullanılmasını, hem de testin gerçekleştirilmesini ret ettiğinde ise memura mukavemet durumu ortaya çıkar. Kamu sağlığını ilgilendiren böylesi durumlarda toplumun sağlığı bireyin sağlığına baskın çıkar. Şu andaki mevcut durumda da kişi hastaneye götürüldüğünde zaten yargıya bilgi verilir. Bu durumda vatandaşın test sonucuna itiraz etme hakkı vardır. Hancı’nın açıklamasının hukuki yönü yoktur.”
 
Av. Eşref Bener Varol
“Karayolları Tarafik Yönetmeliğ’nin 97.maddesine göre uyuşturucu, uyutucu ve keyif verici gibi özelliklere sahip doğal ve sentetik psikotrop maddeleri almış olanlar ile alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmeleri yasaktır. Bunların tespitinde ise şüphe uyandıran durumlarda sürücüler teknik cihaz kullanmak suretiyle tespit edilir. Maddede teknik cihaz bulunmaması halinde sürücüler tıbbi yönden incelenmek üzere kan veya idrar analizleri yapılmak üzere adli tıp kurumu olan yerlerde kuruma, olmayan yerlerde ise Sağlık Bakanlığı’na bağlı tahlil yapabilecek ve tıbbi imkanlara sahip sağlık kuruluşlarına 24 saat içerisinde Cumhuriyet Savcılıklarına sev edilir. Yalnız burada ilk maddede dikkat edilecek olan bir ifade vardır. Kişi teknik cihaz bulunmaması halinde sevk edilir denilmekte, direnirse ne yapılacağı ile ilgili bir ifade yer almamaktadır. Bu bendin 1 numaralı alt bendinde ise itirazlar ile mütecaviz davranışlarda bulunması veya mukavemet kullanması durumunda olay anından iki saat içersinde tespit için sevk edilmesi uygundur diye belirtir. CMK 5271 sayılı ceza muhakemesi kanununda ise bir suça ilişkin delil etmek için şüpheli veya sanık üzerinde iç beden muaynesi yapılabilmesine ya da vücuttan kan veya benzeri biyolojik örneklerle saç, tükürük, tırnak gibi örnekler alınabilmesine Cumhuriyet savcısı veya mağdurun istemiyle resen hakim veya mahkeme gecikmesi halinde ise Cumhuriyet savcısı karar verebilir. Örnekler alınırken kişinin sağlığına zarar verme tehlikesinin bulunmaması gerekir. Örnek sadece tabip veya sağlık mensubu tarafından alınabir. Üst sınırı iki yıldan az hapis cezası gerektiren suçlarda kişi üzerinde iç beden muaynesi yapılamaz der. Kan ve benzeri biyolojik örnek alınamaz der. Burada önemli olan iki yıl sınırıdır. Üst sınırı iki yıldan az olan durumlarda ya rıza gerekir, ya savcılık izni. Bunun ötesinde önemli olanın ve altının kalın kalın çizilmesi gereken konunun ise toplum sağlığı ve sadece alkollü değil, uyuşturucu madde vb. maddeler kullanarak trafiğe çıkılmaması ve toplumda bu bilincin yayılması gerektiğidir.”
 
 
Yavuz Aldemir
“Bence böyle bir durumda, en doğrusu polemiğe girilmesine gerek kalmayacak şekilde çözüm geliştirmek. Vatandaşın aracını uygun yere çektirirsin, taksi çağırırsın, aracına geçici olarak el koyarsın. En güvenli şekilde evine ulaştırırsın.”
 
 
Nilgün Altan
“Yıllar önce İstanbul’da böyle bir olayı bizzat yaşadım. Rutin bir trafik muaynesiydi. Üflemeyi kabul etmedim ve kan testine götürüldüm. Bana kabaca: “Şöyle geçin, böyle geçin” filan dediler. Durum oldukça rahatsızlık vericiydi. O testin yapılması psikolojik olarak insanın kendini kötü hissetmesine neden oluyor.”
 
 
Muhsin Kan
“Bence vatandaşlar alkollü trafiğe çıkmasın ve kural neyse, üflemesi gerekiyorsa üflesin. Bu tespitinj caydırıcılık yarattığına inanıyorum. Yoksa böyle bir kontrol mekanizması olması millet içer, içer trafiğe çıkar.”
 
 
Yusuf Güder
“Bence herkes üflemeli. Geçen gün beni de trafikte durdurdular, üfle dediler üfledim. Kural neyse odur. Sarhoş olan direnir. Normal vatandaş direnmez. Biz nasıl gittik efendi efendi üfledik, alkollü de olsam, alkolsüz de olsam üflerim.”
Paylaş