AKP Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner`e sert eleştirilerde bulunan ADD Çanakkale Şube Başkanı Yrd. Doç. Dr. Necmi Akyalçın; “Türkiye Büyük Millet Meclisinin bugünkü toplantısında, Edirne Kırkpınar Güreşleri töreninde 10. Yıl Marşı eşliğinde Türk bayrağının sahada dolaştırılması sırasında protokolde oturanların ayağa kalkıp kalkmaması tartışması yaşandı. (Vatan Gazetesi, 09.07.2013) Haber gayet açık ve anlaşılır; artık Türk Bayrağı ve Cumhuriyetimizin 10. yılında yazılıp bestelenmiş olan Marş Cumhuriyeti kuran kadronun kurduğu mecliste alerjiyle karşılanır duruma gelmiştir. Bu konuda mecliste başrolde oynayanlardan birisi de AKP milletvekili Mehmet Metiner`dir. Kendisiyle ilgili olarak internet ortamında şöyle bir bilgi bulunmaktadır; `5 Mart 1960,
Adıyaman doğumlu,
Kürt asıllı
Türk siyasetçi` Sayın Metiner 24. Dönem milletvekili seçildiği 12 Haziran 2011 seçimlerinin hemen ertesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında ve bütün Türkiye’nin gözleri önünde: `Devletin varlığını ve bağımsızlığını, yurdun ve halkın bölünmez bütünlüğünü, halkın kayıtsız şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ve Atatürk ilkelerine bağlı kalacağıma; halkımın refah ve mutluluğu için çalışacağıma; her yurttaşın insan haklarından ve temel hak ve özgürlüklerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya bağlılıktan ayrılmayacağıma; namusum ve şerefim üzerine ant içerim` diye namusu ve şerefi üzerine yemin etmişti. Ancak bugün Bayrak, ulusal bütünlük, Cumhuriyet’in en başarılı dönemi olan ilk on yıllık süreci ete kemiğe büründürüp simgeleştiren 10. Yıl Marşımız konularında da aynı inkar boyutuna gelmiş görünen duruşu sergilemektedir. Bu Türk Milleti’nin tarihi boyunca benimsemediği ve asla içselleştirmediği bir yaklaşım biçimidir. “Ahde vefa” ve “yediği çanağı pisletmeme” sözleri bu konuda Türk Milleti’nin konuya bakış açısını/dünyasını yansıtan söylemleridir. Faşizm sözcüğünün Dil Derneği’nin Türkçe Sözlük’ündeki anlamı “Demokratik düzenin yerine aşırı, çarpıtılmış bir ulusçuluk ve baskı düzeni kurmayı amaçlayan öğreti.” biçimindedir. Faşist ise “Çevresindekilere baskı yapan” anlamında verilir aynı sözlükte. Şimdi siz Cumhuriyet’in kurduğu Meclisin çatısı altında ona bağlılık yemini edeceksiniz, sonra da bu rejimi ve onu öven marşı faşist olarak niteleyeceksiniz. Burada bir yanlışlık var, eğer bu sayın Metiner soyadı gibi hem metin hem de er ise böyle davranmaması, sayın başbakan ve 10. Yıl Marşıyla ilgili böyle konuşmaması gerekir. Yok kendisi gerçekten böyle düşünüyorsa hemen milletvekilliğinden istifa etmeli, hatta her ay aldığı 30.000 TL dolayındaki parayı da reddetmeli, dünyanın hiçbir ülkesinde görülmemiş bir rezillik olan milletvekillerine çalışırken gelen 10.000 TL dolayındaki emeklilik parasını da elinin tersiyle itip ben karşı olduğum bu Marş ve benzeri konularda adam gibi mücadele edeceğim demelidir. Hodri meydan sayın Metiner eğer soyadın gibi hem metin hem de er isen bunu göstermelisin. Bunu gösteremezsen kendi kendini inkar etmiş olursun. Hatta Faşizmle sarmaş dolaş olur, onu benimsemiş konuma düşersin. Haaaa aldığım paracıklardan memnunum ve bundan vazgeçemem diyorsan o zaman da konuşmamalısın; hem paracıkları cebe indiririm hem de konuşurum diyorsan, size yine Türk insanının bu konuyla örtüşecek bir sözünü anımsatırım. “Yalancı pehlivanlık yapmak” Allah insanı yalancı pehlivan durumuna düşürmemeli; bu dileğim Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yemin etmiş bütün milletvekilleri için geçerlidir. Herkes hangi ülkede ve hangi değerler bütünü içinde yaşadığının ayırdında olmalıdır. Bu ülke kolay kazanılmadı, topraklarımızın altı, çocuk yaşında bu topraklar için toprağa düşmüş şehitlerimizle dolu, bir gün ayağa kalkarlarsa… Ey Milletvekilleri siz siz olun şehitlerimizi ayağa kaldıracak aymazlıklardan uzak durun. Yoksa…” dedi.