Akıl dağıtılırken neredeydiniz?

Yandaş medyanın temsilcilerinden biri yine akıl almaz bir habere imza atmış;
‘hükümeti zor durumda bırakmak amacıyla bazı geziciler İstanbul’un suyunu bitirmek için muslukları açık bırakacaklarmış!’
Böyle bir haber yapmak için gerçekten çok “yetenekli” olmak gerekir, adama sorarlar; akıl dağıtılırken nerde gizlendin diye…
Yandaş medyanın bu mantıksızlığı yeni bir durum değil.
Gezi mücadelesini faiz lobisinin oyunu olarak açıklayan mantık ile aynı mantık.
Tabi bu mantığın dayandığı bir kurgunun olduğunu unutmayalım.
Gerçekleri alt üst etmek, hedef şaşırtmak gibi amaçları olanlar böylesi akıl dışı tespitlere başvurmak zorunda kalıyorlar.

947
Bu çarpıtma ve dezenformasyon politikaları gerçeklerin ortaya çıkmasından rahatsız olanların temel argümanı haline dönüştü.
Ekolojik sistemin dengelerini yok sayarak kar elde etme uğruna, suyumuzu havamızı toprağımızı yok edecek politikaların sonuçları; çeşitli yıkımlar olarak kendisini göstermeye başlayınca saçmalıklar da başladı.
Bugün İstanbul’un su sorunu doğanın dengelerini yok sayan imha politikalarının sonucudur.
Önümüzdeki günlerde yaşanabilecek susuzluk için şimdiden saçmalıklar ile donanmış tezgahlar hazırlanmaya başlanmıştır.
Yarın susuz İstanbul’un sorumlusu olarak geziciler şimdiden hedef haline getirilmiştir.
Vatandaşların böylesi bir saçmalığa inanması söz konusu bile değilken, bu temelde yapılan haberler için ancak akıl fukaralığı yorumu yapılabilir.
 
Mahkeme kararı ile gelen birincilik. 
Kocaeli’nde okul birincisi olan liseli genç yapmış olduğu konuşmada Berkin Elvan ve Ali İsmail Korkmaz’ı andığı için elinden alınan birinciliği mahkeme kararı ile yeniden kazandı.
Peki bu kararı veren yöneticilerin durumu ne olacak?
Onlar her şeyden önce, iktidar yanlısı tavırlarıyla tarihin kara sayfalarına geçtiler.
Bunun dışında vermiş oldukları haksız ve hukuksuz kararın bedelini de hukuk önünde ödemelidirler.
Kocaeli demokrasi güçleri bu konunun takipçisi olmalıdır. 
Yapmış oldukları yanlarına kar kalmamalıdır.
 
Demirtaş’a ilgi artıyor. 
Halkların Demokratik Partisi Cumhurbaşkanı Adayı Selahattin Demirtaş  “yeni yaşam çağrısı” başlıklı tutum belgesini açıkladıktan sonra halkın Demirtaşa ‘a olan ilgisi daha bir görünür olmaya başladı.
Çanakkale’de ilerici, demokrat, sol, sosyalist çevreler  Demirtaş’ın “yeni yaşam çağrısı” üzerinden sürdürdüğü kampanyanın Çanakkale’de destek bulacağına inandıklarını belirterek bu gelişmeyi önemsediklerini ifade ediyorlar.
İşçi tulumları olduğu için meclise alınmayan Somalı işçilerin yaşadıklarını düşününce emekten yana bir cumhurbaşkanının olması, onunda ötesinde bu politikanın varlığı ve  mücadelesi önemli bir gelişmedir.
Bu arada hiç kimse işçi sınıfının iradesine ipotek koymaya kalkmasın.
Ekmeleddin İhsanoğlu’na destek vereceğini söyleyen sendika başkanının Çanakkale kamuoyuna bir açıklama borcu var.
DİSK Genel –İş Sendikası’nın  İhsanoğlu’na destek şeklinde  belirlemiş olduğu bir politika söz konusu değildir.
Tabiî ki sendika başkanı kişisel tercihini kamuoyu ile paylaşabilir.
Fakat bu eğilim kişisel bir tavırdır, kurumsal olarak belirlenmiş bir tavır söz konusu değildir.
Emekçiler tercihlerini kendi sınıf çıkarlarını en iyi temsil edecek adaydan yana yapacaklardır.
İşçi sınıfı ve taleplerini ağzına bile almaktan çekinen adaylar işçi sınıfının adayları olamaz.
İşçi sınıfı ve emekçilerin gerçek temsilcisi sendikaların tavrı da buna uygun olarak şekillenmelidir
Paylaş