Açığa alınan öğretmenler, öğrencileri ile buluşuyor

2659

 15 Temmuz gecesi gerçekleştirilen kanlı darbe girişimi sonrasında ilan edilen OHAL süreci ile birlikte kamuda başlatılan FETÖ soruşturmaları kapsamında açığa alınan ve yaklaşık 6 aydan bu yana görevlerine iade edilmeyi bekleyen Eğitim-İş ve Eğitim-Sen’li öğretmenlerin görevlerine iade edileceği iddia edildi. Geçtiğimiz hafta sonu çeşitli yerel basında yer alan haberlere göre, Eğitim-İş Şube Başkanı Ahmet Mantaş, Eğitim-Sen Çanakkale Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Barış Demir ve Eğitim-Sen Üyesi Muhittin Tut’un içinde bulunduğu açıkta olan 15 öğretmenin görevlerine iade edileceği iddia edildi. Geçtiğimiz hafta içinde Çanakkale İl Milli Eğitim Müdürlüğü Maarif Müfettişleri Başkanı Ömer Karabay’ın Ankara merkezli yürütülen FETÖ operasyonu kapsamında tutuklandığı iddiasının ardından, hafta sonu yaklaşık 6 aydır açıkta bulunan Eğitim-İş ve Eğitim-Senli öğretmenlerin görevlerine iade edileceği haberi basına yansıdı. Açıkta bulunan öğretmenlerin görevlerine iade edileceği iddialarının ardından Eğitim-İş ve Eğitim-Sen’den gazetemiz Çanakkale OLAY’a konu ile ilgili açıklama geldi. Yapıan açıklamalarda, sendikaların haberleri basından öğrendikleri ve kendilerine resmi kanallardan her hangi bir açıklama gelmediği belirtildi. Açıklamalarda, açığa alınmaların hukuksuz bir şekilde yapıldığını, yapılan bu hatadan dönülmesinin sevindirici olarak karşılandığı ifade edildi. 

 
Sendikaların konu ile ilgili görüşleri
Eğitim-İş Çanakkale Şube Başkanı Ahmet Mantaş: Çanakkale’deki yerel gazetelerinde yer alan haberle Çanakkale Maarif Müfettişleri Başkanı Ömer Karabay’ın Ankara merkezli yürütülen bir FETÖ operasyonundan dolayı tutuklandığını öğrendik. İl Milli Eğitim Müdürlüğünden yetkililere ulaşarak bilgi almaya çalıştık, ancak Ömer Karabay’ın yıllık izinde olduğu ya da konu ile ilgili bilgilerinin bulunmadığına yönelik bilgiler aldık. Bu önemli bir gelişmeydi. Özellikle 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Çanakkale’de açığa alınan muhalif, kamuoyu tarafından FETÖ ile uzaktan yakından herhangi bir ilgisi olmadığı bilinen öğretmenlerin mağdur edilmesi noktasında önemli bir yeri bulunan bir kişiydi Karabay. Daha doğrusu bu soruşturmaları yöneten kurulun başında bulunan bir kişiydi. Bu haber bu anlamda önemliydi, ama bu konu ile ilgili hala net bir bilgi almış değiliz. O haberlerin ardından yine yerel basında Eğitim-İş Çanakkale Şube Başkanı Ahmet Mantaş dahil, 15 öğretmenin göreve iadesi ile ilgili yazıların Valilikte olduğu haberlerini okuduk. Daha bize resmi anlamda Valilik ya da İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından tebliği edilmiş bir şey yok. Telefonla resmi anlamda bildirilen de herhangi bir şey yok. Ama bazı kaynaklardan haberlerin doğru olduğunu, yürütülen soruşturmaların sonuçlandırıldığını duyduk. Ancak ceza verilip verilmediğini bilmiyoruz. Sadece yazıların Valiliğin onayında olduğunu ve Pazartesi ya da en geç Salı günü bu yazıların öğretmenlere tebliğ edileceğini öğrenmiş olduk. Umarız bu gerçektir. Çünkü daha önce de benzeri bir durum yaratılmış, aynı gerekçelerle açığa alınan bir grup öğretmen iade edilmiş, ancak bizlerin iadesi yapılmamıştı. Ama sonuç ne olursa olsun, kimin bu konuda katkısı varsa, kim bu konu ile ilgili imza atmışsa, kesinlikle maddi ve manevi haklarımızı mahkeme önünde arayacağız. Eğitim-İş olarak bu konuda tüm gücümüzle, bu konuda her kim sorumlu ise, kimin imzası varsa, nereye giderse gitsin, hangi göreve gelirse gelsin bu konunun peşini bırakmayacağız. Bunun hesabını er ya da geç yargı önünde soracağız. 
 
Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Prof. Dr. Telat Koç: Eğitim-Sen olarak hukukun üstünlüğünü her dönem savunan bir örgütüz. Buradan hareketle de herkes için, her konuda hukukun eşit davranması gerektiğini savunuyoruz. Özellikle eğitim ve bilim sürecinde hukuk dışı uygulamalar Türkiye’nin her yerinde bir gelenek haline geldi. Özellikle iktidar ve onun paralel ortağının hala daha işbaşında olduğunun göstergesidir bu uygulamalar. Son olarak Çanakkale’deki Maarif Müfettişleri Başkanının FETÖ gerekçesi ile tutuklanması da bunun bir örneğidir. Bu süreçte bizim üyelerimiz hala açıkta ve bizim üyelerimizin açığa alınması hukuksuz bir uygulamadır. Tabi değişik basın yayın organlarından ve sosyal medyadan üyelerimizin görevlerine geri döneceği konusunda duyumlar alıyoruz. Ama Türkiye’de bizim özellikle altını çizdiğimiz şey, Bu işin sosyal medya ve basın yayın organları aracılığı ile değil de doğrudan kişilere tebliğ edilmesi ve imza atılarak arkadaşlarımızın bir an önce öğrencilerinin yanına dönmesidir. Olayın iyice medyatik hale gelmesi, daha doğrusu bu olayların sosyal medya aracılığı ile duyurulması doğru bir süreç değil. Zaten bu hatadan geri dönülmesi gerekiyordu. Umarım ki erdem gösterip bu hatadan geri dönerler, ama bu konuda bir an önce bu konuda kurumumuza ve üyelerimize bir an önce bilgi verilmesi en doğrusudur. Hukukun üstünlüğü ve demokrasinin gerçekleştirildiği kurumlarda, bu konular medya aracılığı ile değil, direk resmi kurumlar aracılığı ile işin muhataplarına bilgi verilir. Biz üyelerimizin görevlerine döneceği konusunda sosyal medya ve basın organlarından bilgi almamıza rağmen, hala resmi bir açıklama söz konusu değil. Dileriz Pazartesi günü resmi tebliği yapılır ve bu hatadan dönülür. Tabi eğitimdeki yanlış uygulamalar bunlarla sınırlı değil, bir an önce Türkiye’yi felakete götürecek bu yanlış uygulamalardan vazgeçilmesi ve eğitim, bilim çalışanlarının itibarsızlaştırılmasının olağan bir durum haline getirilmesinden vazgeçilmesi gerektiğini belirtiyoruz. 
(Seçkin Sağlam)
Paylaş