Alman arkeolog Dr. Dominique Görlitz tarafından tasarlanan ve antik dönemin gemicilik teknikleriyle inşa edilen ‘Abora-IV’, dün Çanakkale’deydi. Yaklaşık 20 kişi ile 12 hafta sonunda yapımı tamamlanan Abora-IV, ‘Barış ve Uluslararası Anlayış İçin Yelken Açmak’ sloganıyla, Bulgaristan`ın Varna Limanı`ndan yola çıktı. Görlitz`in 1993`te Nübye Çölü`ndeki kazılarda rastladığı antik döneme ait kaya resimlerinden esinlenerek tasarlanan ve kamıştan yapma antik gemi, İstanbul Boğazı`nı geçtikten sonra Çanakkale Boğazı`na geldi. Gemiyi, Vali Yardımcısı Celil Ateşoğlu, Troya Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, GESTAŞ Genel Müdürü Volkan Uslu ve İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Dokuz karşıladı. Geminin, daha sonra Türk ve Yunan adalarına uğrayıp Mısır`ın İskenderiye Limanı`na ilerleyeceği belirtildi. 16 Ağustos`ta Görlitz ve arkadaşlarınca suya indirilen 14 metrelik gemi, Almanya, Bolivya, Bulgaristan, Hollanda, Rusya ve ABD`den yolculuğa katılan 12 kişilik mürettebattan oluşuyor. ‘Abora-IV’ ile yolculuk, asırlar önce Mısır`dan yola çıkan kamış gemilerin Karadeniz`i geçerek Tuna Nehri`ne kadar uzanan bir ticaret hattını kullandıklarını ve dönemin teknik gelişmişlik seviyesinin bunun için yeterli olduğunu kanıtlamayı amaçlıyor. ‘Sword sailing’ adı verilen denizcilik yöntemiyle Mısır`a doğru açılan gemi, güzergahı boyunca birçok kültürel etkinliğe de ev sahipliği yapacak. Ana güvertede inşa edilen kulübede mürettebatın kaldığı geminin yapımında 12 ton totora kamışı kullanıldı. Yapımda kullanılan kamışlar ise Bolivya`daki Titicaca Gölü yakınlarında hasat edilerek rulolar halinde taşındı. Vali Yardımcısı Ateşoğlu, Troya Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan ve GESTAŞ Genel Müdürü Uslu tarafından, heyete Çanakkale hakkında bilgi verildi. Arkeolog Görlitz, daha sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, tüm Türk yetkililerine çok teşekkür etti. Dr. Görlitz’e seramik Truva Atı hediye edildi. Denizciler daha sonra Troya ören yerini ziyaret etmek üzere iskeleden ayrıldı. Dr. Görlitz; “İstanbul’dan Çanakkale Boğazı’na kadar özellikle Çanakkale’de bize yardım eden herkese çok çok teşekkür ederiz. Biz bunu sadece kendimiz için yapmıyoruz. Barış için yapıyoruz. Dünya için, dünya barışı için yapıyoruz. Bizim amacımız da bu. Troya da zaten Doğu’yu, Batı’yı her şeyi birleştiren bir yer. Sembolik bir anlamı var. Karadeniz’den beri geliyor bu gemi. Çanakkale Boğazı’na girerken modern deniz trafiği bizi çok zorladı. Aslında bu gemi 6000 yıl öncesinin teknolojisini gösteriyor. İyi bir manevrayla boğaza girdik. Bu da teknik olarak bunun çok zor sularda bile mümkün olduğunu gösteriyor. Biraz da şans bize yardım etti. 7 farklı ülkeden 12 denizci ile yolculuk yapıyoruz. Birkaç gün burada kalmayı planlıyoruz. Gemiyi tamir etmek gerekiyor” dedi.
