“Yeni yasa hayvanların psikolojisini bozar...”
Çanakkale Çevre ve Sokak Hayvanları Derneği Başkanı Meliha Danacı, TBMM’de görüşülen yasa teklifleri arasında yer alan Hayvanları Koruma Kanunu`yla ilgili yeni düzenlemelere tepki gösterdi.
5199 sayılı yasa insanlarla hayvanların bir arada yaşamasını öngören bir yasa iken çıkarılacak olan yasanın hayvan haklarında geriye bir adım atmak olduğunu belirten Çanakkale Çevre ve Sokak Hayvanları Derneği Başkanı Meliha Danacı yeni yasaya göre hayvanların barınaklarda toplanacağını ve barınakların yeterli olmadığı durumlarda ise ormanlık alana bırakılacaklarını belirterek bu durumun insan ve hayvan birlikteliğine, doğanın dengesi ve ekolojik sürece olumsuz etki yapacağını söyledi. Hayvanseverler olarak yasanın karşısında olduklarını ifade eden Danacı yasanın hayvanları korumaya yönelik olmadığını belirterek: “Bizler hayvanlarla yemeğimizi ve sevgimizi paylaşmak istiyoruz, onları sokakta ve doğanın içinde görmek istiyoruz. Kent merkezinin dışında bir ceza alanı oluşturmak hayvanların psikolojisini bozar” dedi.
“Doğada insanlar ve hayvanlar birbirinden ayrılamaz”
Çanakkale Çevre ve Sokak Hayvanları Derneği Başkanı Meliha Danacı yeni çıkacak ve meclisin gündemine taşınan Hayvanları Koruma Kanunu`yla ilgili gazetemize yaptığı açıklamada: “Biz dernek olarak bu yasanın karşısındayız. Doğada insanlar ve hayvanlar birbirinden ayrılamaz. Hayvanların kentin dışında bir alana taşınması en başta hayvanların psikolojisini bozar. Hayvanlar sevgiden yoksun yaşayamazlar. Hayvanlar insanlarla, insanlar hayvanlarla birlikte mutludur. Bizler sokakları, yemeğimizi ve sevgimizi hayvanlarla paylaşmak istiyoruz. Ne insanları, ne de hayvanları bu sevgiden mahrum bırakmaya kimsenin hakkı olamaz. Bu tür yasalarla ilgili ne derneklere, ne de belediyelere bilgi verilmiyor. Ne amaçla yapıldığı, yapılırken ne düşündükleri hakkında en ufak bir bilgimiz yok. Hayvan sahiplerinin yanından pitbul cinsi gibi hayvanlarını almak ve onları bir barınağa yerleştirmek istemek de son derece yanlış. Hayvan sahibine, sahibi de hayvana alışır. Hiç kimse hayvanından ayrılmak istemez, o yüzden bu duruma da hayvanseverler son derece tepkili. Durum çok üzücü ve kötü. Bu şekil bir uygulama örneğini dünyanın hiçbir yerinde duymadık. Tümüyle mantıktan uzak, söylemden ibaret bir şey. Hayvanları bu şekilde koruyamazsınız. Hayvanlar doğa içinde 25 bin haşere tüketiyor. Bu tür bir uygulama ekolojik düzene de zarar verir ve doğanın dengesini bozar. Herkes hayvan sevsin diye bekleyemeyiz ama canlıların hakları vardır, onlara da saygı duyulması zorunludur” dedi.