Çan ilçesine bağlı Kızılelma Köyü’nde halkı bilgilendirmek amacıyla gerçekleştirilen ÇED toplantısında yine benzer manzaralar yaşandı. Kazdağları’nda yaşanan çevre felaketine neden olan maden arama çalışmalarını protesto eden çevreciler ile madencilerinde yanında yer alan bazı vatandaşlar arasında zaman zaman tartışmalar yaşanırken, bölgede geniş güvenlik önlemi alan jandarma ekipleri yaşanan tartışmalara müdahale etti. Kısa süreli tartışmaların ardından Kızılelma ÇED toplantısı sancılı başlarken, toplantı öncesi köy halkına maden arama çalışmalarının yöreye ne tür zararlarının olacağı ile ilgili bilgilendirme yapan çevreciler, zaman içerisinde yer altı sularının zehirleneceğini ifade ederken, çok sayıda köy halkı da çevrecilere alkışlarıyla destek veridi. Kazdağları’nda faaliyet gösteren altın tekellerine tepki gösteren köy halkı ise; “Sularımızın zehirlenmesini istemiyoruz. Köyümüzden çekip gidin” diyerek ÇED toplantısını organize eden firma yetkililerini protesto etti. Gergin başlayan ÇED toplantısında Kuzey Biga Madenciliğin yetkililerinin proje ile ilgili sunum yapmasının ardından, bölgede yapılan altın arama çalışmalarına tepki gösteren Çanakkale Çevre Platformu Dönem Sözcüsü Hicri Nalbant’ın konuşmasının ardından hem çevreciler hem de köy halkı toplantıyı terk etti.
Köyde geniş güvenlik önlemleri
Kızılelma Köyü’nde halkı bilgilendirmek amacıyla düzenlenen ÇED toplantısının yapıldığı alanda geniş güvenlik önlemleri alındı. Köyün kahvehanesinin çevresinde sabah saatlerinde önlem alan jandarma ekipleri, ÇED toplantısı için gelen katılımcılara üst araması yaptı. Özel güvenliklerinde bulunduğu ÇED toplantısında yaşanan tartışmalı anlarda devreye giren jandarma ekipleri, altın arama çalışmalarına tepki gösteren halkı sakinleştirmek için yoğun çaba sarf etti.
Köylüler ikiye bölündü
ÇED toplantısına katılmak için gelen çevreciler, sabah saatlerinde Kızılelma Köyü’nde bir araya geldi. Toplantı öncesi köy halkı ile görüşen çevreciler, altın arama çalışmaları nedeniyle köyün yer altı sularının zehirleneceğini, bunun yanı sıra Kazdağları’nda doğal güzelliklerin yok olacağını ifade ettiler. Köy halkına sesini duyurmak için haykıran çevrecilere, köyde yaşayan bir vatandaşın ‘Niye bağırıyorsun’ demesi üzerine ortam bir anda gerginleşti. Çevreciler ile bazı köylüler arasında tartışmalar çıktı. Madencileri savunan köylülere tepki gösteren çok sayıda Kızılelma halkının da olaylara dahil olmasıyla tartışmalar alevlendi. Kazdağları’nda faaliyetlerini sürdüren Kuzey Biga Madenciliğin köye yaptığı yatırımlar ve iş vaatlerinin ise köylüleri ikiye böldüğünün açık bir göstergesi oldu. Olaylara müdahale eden jandarma ekipleri, sinirlenen köylüleri zor da olsa sakinleştirdi.
ÇED toplantısı yapıldı
Kuzey Biga Madencilik tarafından düzenlenen Kızılelma ÇED toplantısı tüm yaşanan tartışmalara rağmen gerçekleştirildi. Köy halkının yanı sıra çevrecilerin de yer aldığı toplantıda Kuzey Biga Madencilik Anonim Şirketi tarafından gerçekleştirilmesi planlanan Ağıdağı Altın ve Gümüş Madeni Kapasite Artışı ve Zenginleştirme Tesisi Projesi ile ilgili köy halkı bilgilendirildi. Firma yetkililerinin ÇED süreci ile ilgili bilgilendirme yapmasının ardından söz alan Çanakkale Çevre Platformu Dönem Sözcüsü Hicri Nalbant, firma yetkililerine bazı sorular sordu.
Nalbant; “Dağın tamamını tıraşlayacaksınız”
Dünyanın en değerli orman alanına sahip olan Ağıdağı’nın tamamının tıraşlanacağını belirten Çanakkale Çevre Platformu Dönem Sözcüsü Hicri Nalbant; “Bu toplantıya ÇED halkı kandırma toplantısına katılmak için değil, gerçekleri burada halka söyleyip tarihe not düşmek için geldik. Bu yörede yaşayan insanlara sahip çıkmak, onların haklarını korumak ve bizim de bu dağlarda olan haklarımızı korumak için geldik. Kapasite arttırıldıkça bu ÇED toplantıları devam edecek. Daha önce maden zenginleştirme tesisi kurmayacağız diyordunuz. Sadece cevher üretip bırakacağız diyordunuz. O gün bize yalan mı söylediniz. Yoksa şimdi mi yalan söylüyorsunuz? 4 bin dekara yakın bir alanı tıraşlayacaksınız. Dünyanın en değerli orman alanını tıraşlayacaksınız. Sadece bununla da kalmayacaksınız dağın tamamını tıraşlayacaksınız. Halkın bunları bilmesini istiyorum” dedi.
“Seyirci kalmayacağız”
Ağıdağı’ndaki su kaynaklarının yok edilmesine seyirci kalmayacaklarını ifade eden Nalbant; “Suyu nereden alacaksınız? Çevredeki 30 köy içme ve kullanma suyunu bu dağdan alıyordu. Çan merkezde bulunan çeşmelerden de akan sular bu dağdan gidiyor. Bu dağı nasıl yok edersiniz? Burada yaşayanlar ve bizler buna nasıl seyirci kalacağız. Kesinlikle seyirci kalmayacağız. Bu insanları otobüslere bindirdiniz ve Uşak Eşme’ye götürdünüz. Giderken, Bergama’yı da gezdirdiniz. Eşme’ye gittiğinizde bu insanlara, 2,5 yıl önce Eşme’de 1400 vatandaş siyanürden zehirlendi ve hastanelere kaldırıldı dediniz mi? Demediniz. İnsanlardan alınan kan örneklerinden normalin 2,5 ve 3 katı siyanür çıktığını biliyoruz. Bunları söylediniz mi? Söylemediniz. Barajlardan su içen hayvanların öldüğünü söylediniz mi? Söylemediniz. Yıllarca hiç atık bırakmayacağız ve sızdırma olamayacak diye söylüyorsunuz. Ama Eşme’de daha 3 yıl geçmeden yeraltına zehirli atıkların taban sularına karıştığını söylediniz mi? Hayır söylemediniz. Gezdirdiğiniz insanları Kütahya’daki gümüş madenine götürelim dediniz mi? Demediniz. Çünkü orada çok büyük bir felaket yaşandı ve yaşanıyor. Bunu yöre halkı biliyor. Hiç olmazsa insanları yakınımızdaki Balya’ya götürdünüz mü? 90 yıl önce terk edilen Balya işletmelerinden hala derelere asit aktığını ve derelerdeki bütün kurbağaların öldüğünü söylediniz mi? Söylemediniz. Kazdağları’nda yaşayan insanlar bunları bilsin. Gelecekte başlarına neler geleceğini bilsinler diye söylüyorum” diye konuştu.
“Köylüleri kirletmeye kalkıyorsunuz”
Yöre halkına iş vaatlerinde bulunan Kuzey Biga Madenciliğin, köye yaptığı bir takım yatırımlarla köylüleri kirletmeye çalıştığını da ileri süren Nalbant; “Topraklarımız, havamız ve su kaynaklarımız kirlenecek. Ormanlarımız yok olacak. Bu bir gerçek. Ama bir şeyi daha kirletmeye kalkıyorsunuz. Yöre insanını da kirletmeye kalkıyorsunuz. Bu köye yıllarca geldim. Köylüleri de kirletmeye kalkıyorsunuz. Ama bunu başaramayacaksınız. Bu yöredeki sağduyulu insanlar bu oyuna gelmeyecek. Geçici işler vaadiyle halkı kandıramazsınız” dedi.
“Altın zeybek barajını kabul etmiyoruz. Bizim için o baraj siyanür zeybek barajıdır”
Konuşmasının devamında Kuzey Biga Madencilik yetkililerini soru yağmuruna tutan Nalbant; “Kuzey Biga Madencilik, Bardakçılar’da bulunan sıcak suyu neden aldı? Bu ülkede turizmi mi geliştireceksiniz? Yoksa burada turizm gelişir, işlerinize engel olur diye tedbir olarak mı aldınız? Peki siz aldınız da daha sonra Alamos şirketine neden devrettiniz? Bardakçılar Köyü’nden ve diğer köylerden ses yok. 2012 yıllarında bu köylerin alanlarında yeni ruhsat alanları aldınız mı? Devlet Su İşleri yetkilileri kurulacak bir baraj olduğunu bu barajın adının da altın zeybek olduğunu söylediler. Zeybek Çayırı mevkiine kurulacak bir baraj olması nedeniyle zeybeği oradan geliyor. Neden bu köyün adını bulaştırıyorsunuz. Neden bunun adına altın zeybek barajı diyorsunuz? Siyanür zeybek ya da arsenik zeybek deseniz ne oluyor? Yapmanız gereken o barajın adına da siyanür zeybek barajı diyeceksiniz. Biz bundan sonra öyle diyeceğiz. Sizin altın zeybek barajını kabul etmiyoruz. Bizim için o baraj siyanür zeybek barajıdır. Buradan Kirazlı’ya su götüreceğinizi söylüyorsunuz” şeklinde konuştu.
“Sorumlulardan hesabını tek tek soracağız”
Kazdağları’nda yaşayanlar olarak madencileri rahat bırakmayacaklarını dile getiren Nalbant; çevreciler olarak her toplantıya katılıp, altın tekellerinin halka söylediği yalanları bir bir yüzlerine vuracaklarını kaydederek şu şekilde konuştu; “Kapasitenizi bin katına çıkarıyorsunuz ve yalan söylüyorsunuz. Bununla da kalmayacaksınız, önümüzdeki dönemde bu kapasite arta arta devam edecek. Siz sürekli kent halkını bilgilendirme toplantısı yapacaksınız. Ama biz de bu coğrafyada yaşayanlar olarak sizi rahat bırakmayacağız. Her toplantıya geleceğiz ve bu yalanlarınızı yüzünüze yüzünüze söyleyeceğiz. Bu insanların içme sularını bulandırdınız, hayvanlarını öldürdünüz. Aç bıraktınız bu insanları. Geçici olarak çalıştırarak bu insanları kandırmaya çalışıyorsunuz. Bu insanlar bu tür yalanlara kanmayacaklar. Sorumlulardan bunların hesabını tek tek soracağız.”
Çevreciler ve halk toplantıyı terk etti
Çanakkale Çevre Platformu Dönem Sözcüsü Hicri Nalbant, açıklamalarının ardından ÇED toplantısını çevreciler ve köy halkı ile birlikte terk etti. ÇED toplantısına tepki gösteren köy halkı; “Sularımızın kirlenmesini istemiyoruz. Köyümüzden çekip gidin” dediler. Kuzey Biga Madenciliğin yetkilileri ile bir süre tartışan köylüler de daha sonra toplantıyı terk etti. ÇED toplantısını düzenleyen Kuzey Biga Madencilik yetkililerinin Nalbant’ın sorularına yanıt vermemesi dikkat çekti. Az sayıda vatandaşın kaldığı toplantıda yöneltilen sorulara yanıt verilmesiyle toplantı sona erdi. Kuzey Biga Madencilik tarafından halka özel ikramlarda bulunulması ise dikkat çekti.