Çanakkale Halkevi tarafından organize edilen eylemi eleştiren AKP Çanakkale Milletvekili Mehmet Daniş`in açıklamalarına yanıt veren Çanakkale Halkevi Başkanı Mehmet Öztürk; “31 Mayıs’tan bugüne kadar 6 insanı öldüren, onlarca insanı kör eden, yüzlerce insanı yaralayan AKP faşizmini nasıl allayıp pullayıp da içimize sindirsek? Ölen bu gençler nasıl bir demokrasinin meyvesidir? 12 Eylül 1980’de başlayan demokrasi inşası bugünde devam etmektedir. Ülkeyi yönetenler ise halka yapılan bütün saldırıları kahramanlık olarak sunuyorlar. Bu zihniyetin Çanakkale temsilcisi Mehmet Daniş ise o berrak içinden!
Döktürüyor. Türkiye’de yoksulluğun giderek yaygınlaştığı, insanların hayatlarını devam ettirebilmek için kredi kartlarıyla borç döndürdüğü, çiftçinin sezon sonu bile borcunu ödeyemediği, insanları taşeronla asgari ücrete köle gibi çalıştırıldığı, toplumun her kesimini birbirine düşmanlaştırdığınız bir ortamda, her gün cinnet geçiren insan sayısının arttığı ve her gün polis şiddetine şahit olmaya alıştığımız bir ülkede hangi prangadan kurtuluyoruz? Hangi demokrasi ve özgürlüğü yaşıyoruz? Size göre zaten size oy vermeyen bütün halk terörist! İnsanlar hızla çıkmaza yürüyor, bütün öfkeleri bundan. Bizim 81 yıllık kökenimiz ortadadır, duruşumuz da. 81 yıldır bu topraklara aydınlık saçıyoruz. Sizin ise kara delikten bir farkınız yok” dedi.
Öztürk`ten Daniş`e açık çağrı
“Bizi bu topraklarda anti emperyalist duruşun temsilcisi olarak tanırlar. Resmi veya gayri resmi Amerika ziyaretlerimiz yoktur ya da emperyalist politikaların `eş bakanıyım` diye ortalıkta gerine gerine dolaşmayız” diyen Öztürk, Bizi en yoksul mahallelerde görürsün ama kömür dağıtırken değil, kader ortaklığı yapmış insanlar olarak, sizin saldırınıza karşı omuz omuza mücadele ederken. Asıl biz sizin hangi mihraklar tarafından yönetildiğinizi gayet iyi biliyoruz. Mehmet Daniş demagoji eğitimini ustasından! almışa benziyor. Üniversiteler nerede parasız oldu? Biz neden bunu göremiyoruz? Öncelikle Mehmet Daniş’e buradan açık çağrımız; öğrenim kredisi ve harç kredisi borcu olan kaç öğrenci var? Bir açıklarsa bizde aydınlanırız. Birinci öğretim öğrencilerinden kayıt parası yada kırtasiye adı altında para alınırken, ikinci öğretimler de ise okulun bir kısmı öğrenciye satılırmışçasına harç parası adı altında fiyatlandırılıyor. Şimdi üniversite parasız mı oldu? Transkript parası, öğrenci belgesi parası, mezuniyet parası… Çakma üyelerle `
en büyük sivil toplum örgütü` olduğunu söyleyerek meşruluklarını inşa etmeye çalışan Daniş, ülkenin dört bir tarafındaki sokakları görmüyor heralde. Zihniyetlerini ne kadar uğraşsalar da gizleyemeyen Daniş `
bunlar sosyal medya Türkiye’de yasaklanır mı? Bunun uğraşı içindeler` ifadeleriyle dertlerini ve hedeflerini ortaya koyuyor. Başbakanları da sosyal medyayı hedef göstermiş bütün bu tepkinin sorumlusu olarak görmüştü. Yaptığımız eylemi yasal görmeyenler, Çanakkale’ye ve Türkiye’ye yakıştıramayanlar Mehmet Ayvalıtaş’ın, Medeni Yıldırım’ın, Abdullah Cömert’in, Ali İsmail Korkmaz’ın, Ethem Sarısülük’ün ve Ahmet Atakan’ın öldürülmesini yasal bulup, ne güzelde yakıştırıyorlar kendilerine… Ekmek almaya giden 14 yaşındaki Berkin Elvan’ın hala komada kalmasını içlerine sindirmiş olmalı ki buna tepkiyi yakıştıramamış. Biz de bu gençlerin, bu kadar genç yaşta ölmelerini yakıştıramadık! İnsanları katleden partinin milletvekili Mehmet Daniş, bizimle hangi dilde tartışacaksınız? Gençlerin katledilmesini meşru göstermeye yönelik dilinizi bilmeyiz. Bizim dilimiz `daha fazla gencimiz ölmesin` mücadelesi veren halkın dilidir. Siz hangi dilde konuşursunuz?” şeklinde konuştu.
