“Sefalete, talana ve sömürüye son”

KESK MYK Üyesi Ali Kılıç, Çanakkale’yi ziyaret ederek siyasi gelişmeleri değerlendirdi. Sağlık Çalışanları Lokali’nde KESK üyeleri ile bir araya gelen KESK MYK Üyesi Ali Kılıç, KESK Üyeleri ile gündemdeki gelişmeler ile ilgili görüş alışverişinde bulunarak son dönemlerde KESK üyelerine yapılan saldırıları kınadı. Savaş ve hükümetin yaptığı zamlara karşı mücadele edilmesinin gerektiğine dikkat çekti.

468
KESK MYK Üyesi Ali Kılıç, KESK Üyeleri ile bir araya gelmeden önce bir basın açıklaması yaparak siyasal gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. AKP iktidarının ülkeyi kanlı bir savaşa çekeceğini belirten Kılıç, sorumsuz adımların tek sorumlusunun ise AKP hükümeti olduğunu söyledi. Kılıç; “AKP hükümetinin emperyalizme teslimiyetçi politikaları ile ülkemizin açık bir savaşın derinliklerine doğru itildiği karanlık bir zamanı yaşıyoruz. Bir yandan masum insanların bombalarla katledildiği, bir yandan da geleceklerinin emperyalist paylaşımlara terk edildiği bu süreçte ne yazık ki ülkemiz artık bir taraf haline getirilmiştir” dedi.
 
“Soyguna daha fazla izin vermeyeceğiz”
Halka dayatılan zamların sonunun gelmeyeceğini kaydeden Kılıç; “Giderek rantlaşan ekonominin ve emperyalizmin dayatmaları sonucu oluşan maliyetler bütçe kanalı ile halkın sırtına yüklenmektedir. Bunun adı da şüphesiz soygundur ve bizler artık bu soyguna daha fazla izin vermeyeceğiz. Suriye`deki iç savaşın kışkırtılmasına yönelik kurulan gizli üslere aktarılan "örtülü" harcamaların şimdiden boyutlarının milyar dolarları geçtiği bilinmektedir. Her iki coğrafyada da kuşkusuz çok ağır ödenecek olan savaşın insani faturasının yanında, savaş harcamalarının faturasının da yine emekçilere kesileceği ortadadır” dedi.
 
 
KESK MYK Üyesi Ali Kılıç, KESK Üyeleri ile bir araya gelmeden önce bir basın açıklaması yaparak siyasal gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
 
AKP iktidarının ülkeyi kanlı bir savaşa çekeceğini belirten KESK MYK Üyesi Ali Kılıç, sorumsuz adımların tek sorumlusunun ise AKP hükümeti olduğunu söyledi. Kılıç; “AKP hükümetinin emperyalizme teslimiyetçi politikaları ile ülkemizin açık bir savaşın derinliklerine doğru itildiği karanlık bir zamanı yaşıyoruz. Bir yandan masum insanların bombalarla katledildiği, bir yandan da geleceklerinin emperyalist paylaşımlara terk edildiği bu süreçte ne yazık ki ülkemiz artık bir taraf haline getirilmiştir. Ülkemizi kanlı bir savaşa çekecek. Sorumsuz adımların tek sorumlusu ise AKP hükümetidir. Savaş ortamının doğurduğu tüm olumsuzluklarla yaşamaya mahkum olan halkımız ise bir yandan da içeride hayat pahalılıkları ile, işsizlikle, zamlarla ve en ağır biçimi ile vergilerle mücadele etmek zorunda bırakılmaktadır. AKP hükümetinin hem ekonomik hem de siyasal iktidarlığını güçlendirmede izlediği politikalar, emekçi sınıfın sırtındaki yükü giderek daha da ağırlaştırmaktadır. Emekçi halktan topladığı kaynakları sürekli sermayeye gümüş tepsilerde sunan AKP hükümeti, artık sıradanlaştırdığı zamlarla da bu kaynağı sürekli arttırma gayreti içine girmiştir. Görünen de odur ki, halka dayatılan zamların sonu gelmeyecektir” dedi.
 
 
“Soyguna daha fazla izin vermeyeceğiz”
“AKP`nin bugün içeride ve dışarıda düştüğü darboğaz ve savaş harcamalarının boyutları, bu soygunun ağırlaşarak devam edeceğinin sinyallerini açıkça taşımaktadır” diyen Kılıç; “Elektrikten petrole, doğalgazdan iletişime, yiyecekten giyeceğe, sigaradan içkiye her tüketim ihtiyacından alınan ÖTV ve KDV gibi dolaylı vergilerle artan yük, emekçi sınıfların omuzlarında gün geçtikçe ağırlaşmaktadır. Giderek rantlaşan ekonominin ve emperyalizmin dayatmaları sonucu oluşan maliyetler bütçe kanalı ile halkın sırtına yüklenmektedir. Bunun adı da şüphesiz soygundur ve bizler artık bu soyguna daha fazla izin vermeyeceğiz. Emperyalizmin kirli oyunlarında aktif taşeronluk rolüne soyunan AKP`nin bugün olduğu gibi gelecekte de bütçede savaş harcamalarını arttırması kaçınılmaz olacaktır. Suriye`deki iç savaşın kışkırtılmasına yönelik kurulan gizli üslere aktarılan "örtülü" harcamaların şimdiden boyutlarının milyar dolarları geçtiği bilinmektedir. Her iki coğrafyada da kuşkusuz çok ağır ödenecek olan savaşın insani faturasının yanında, savaş harcamalarının faturasının da yine emekçilere kesileceği ortadadır. Bunun la yetmezmiş gibi, iktidara geldiği günden beri kamu emekçilerinin kazanılmış tüm haklarını bir bir budayan AKP hükümeti şimdi de kamu emekçilerinin en vazgeçilmez hakkı olan iş güvencesine göz dikmiş bulunmaktadır. Kamu hizmetlerinin piyasanın ihtiyaçlarına göre düzenlenmesi, kamu emekçilerine esnek, güvencesiz, performansa dayalı bir çalışma statüsü dayatılması konularında ciddi mesafelerin kaydedildiği bu dönemde üstüne bir de iş güvencemize göz dikilmesi bıçağın kemiğe dayandığı son noktadır” şeklinde konuştu.
 
“AKP hükümeti hangi kesimleri finanse etmektedir?”
AKP hükümetine bazı sorularda yönelten Kılıç açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Sırtımızdaki tüm bu ağır yüke bakarak soruyoruz, Başbakanın ifade ettiği gibi Türkiye ekonomisi bugün dünyadaki en güçlü ekonomilerden biri ise. Neden emekçilerin çoğu yoksulluk sınırında yaşamaktadır? Ne için ücret zamları sefalet düzeyinde yapılmakta, yaşam koşulları emekçiler için gün geçtikçe daha da ağırlaşmaktadır? En temel haklarımız olan eğitim, sağlık, ulaşım ve barınma hakkımız giderek piyasaya devredilerek elimizden alınırken, hangi harcamalardan dolayı bütçe açık vermektedir? Ve hangi nedenlerle bu açık gerekçe gösterilerek zamlar, vergiler arttırılmaktadır? AKP hükümeti hangi kesimleri finanse etmektedir? Çalışma çağındaki her iki kişiden birinin iş bulamaz hale geldiği, toplam refahın yarısının yüzde 20`lin zengin sınıfın elinde toplandığı ülkemizde AKP hükümeti bu soruları derhal cevaplandırmalı, bu durumun hesabını vermelidir.”
 
“Bu düzene dur demeye kararlıyız”
Kararlı mücadelesinden asla vazgeçmeyecek olan KESK’in talana ve sömürüye karşı sesini her zaman yükselteceğini kaydeden Kılıç; “Bizler KESK olarak insanca yaşayabilmek artık imkansızlaştığı bu düzene dur demeye kararlıyız! Bu yolda sonuna kadar sürdüreceğimiz mücadelede sesimizi büyüterek, örgütlü mücadele kararlılığımızdan aldığımız güçle sezimizi bir çığlığa dönüştüreceğiz. Gücümüzün yarattığı kaygı ve endişenin de farkındayız. Konfederasyonumuza yönelen tüm baskı ve operasyonlara inat, KESK kararlı mücadelesinden asla vazgeçmeyecek, bu talana ve sömürüye karşı sesini her zaman yükseltecektir!” dedi.
Paylaş