“Kent Konseyi, kentlinin konseyidir”

Kent Konseyi genel kurulunu Cumhuriyet Meydanı`nda “Aretlim meydanda buluşuyoruz. Sen de gel” sloganı ile gerçekleştirdi. Halkın yoğun bir katılım sağladığı toplantıda önümüzdeki günlerde tartışılacağa benzeyen konulara da değindi. Çevre Platformu Dönem Sözcüsü Hicri Nalbant, “Yat Limanı tabi ki yapılabilir ama yeri burası değil. Bunda niye ısrar edersiniz?” derken, Başkan Gökhan, “Taşeron işçi konusunda çok ciddi sıkıntım olduğunu, bu uygulamayı üzülerek yaptığımı ifade etmek istiyorum” şeklinde konuştu.

425
 
Çanakkale Kent Konseyi, 9`uncu yılını hafta sonu Cumhuriyet Meydanı`nda yaptığı genel kurul ile sonlandırdı. İlk kez böyle bir etkinliğe imza atan Çanakkale Kent Konseyi, halktan yoğun destek bulurken, toplantı sonrası yaz aylarında Kent Konseyi genel kurulunun Cumhuriyet Meydanı`nda yapılması istendi. Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, KESK Dönem Sözcüsü Prof. Dr. Telat Koç, Çanakkale Çevre Platformu Dönem Sözcüsü Hicri Nalbant, DİSK Genel İş Şube Başkanı Erdinç Uslan ile çok sayıda Kent Konseyi Genel Kurul paydaşı ve vatandaş katıldı. Genel kurulun açılış konuşmasını Kent Konseyi Yürütme Kurulu Başkanı Saim Yavuz yaptı. “Yarın Çanakkale Kent Konseyi 10`uncu yılının birinci gününe başlayacak” diyen Yavuz, “Kent Konseyleri Türkiye`de 2006 yılında Ekim ayında İçişleri Bakanlığı`nın hazırlamış olduğu yönetmelikle ve yönetmeliğin resmi gazetede yayınlanarak, bütün belediyelik olan yerlerde kent konseylerinin kurulmasını kararı ile kent konseyleri kuruldu. Çanakkale, bu kanundan önce belediyenin desteği ile 2004 yılının Eylül ayında kurulmuş idi. Ne mutlu, söylemek gerekir ki, İçişleri Bakanlığı`nın 2006 yılında hazırlamış olduğu Kent Konseyleri yönetmeliği, Çanakkale Kent Konseyi yönetmeliğinden büyük ölçüde esinlenerek oluşturulmuştu. Çünkü Çanakkale, demokrasinin beşiği. Çünkü Çanakkale, barışın kenti. Çünkü Çanakkale, huzurun kenti. Çünkü Çanakkale, birlikte yaşamasını bilen insanların kenti olduğu içindir sanıyorum” şeklinde konuştu. 9 yıldır yapılan faaliyetler ile ilgili hem sözlü hem de görüntülü olarak katılımcılara bilgiler veren Yavuz, Çanakkale halkına ve Çanakkale Belediyesi`ne de bugüne kadar verdikleri destekler nedeni ile teşekkür etti.
 
 
Seçmen Beyannamesi anlatıldı
Çanakkale Kent Konseyi Seçmen Beyannamesi Çalışma Grubu adına Engin Balıkçı, Seçmen Beyannamesi ile ilgili bilgiler verdi. Balıkçı, buradaki konuşmasında “Çanakkale Seçmen Beyannamesi`nin amacı, `geleceğin kentlerinin yaşanabilir, uyumlu, güzel ve sağlıklı olabilmesi için gerekli kararların bugünden verilmesi gerektiğini bilerek, kentli haklarını koruyarak, en iyi yaşam koşullarını sağlayan halka daha bir yaşam biçimi sunan, birçok sektör ve aktiviteyi bir arada, uyum içinde barındıran bir Çanakkale beklentimizin, kentliler olarak yerel yönetime aday olacaklara bildirilmesidir` diye açıklanarak seçmen beyannamesi hazırlamak üzere bir çalışma başlatılmıştır. Konuyla ilgili sivli toplum kuruluşlarından, Baro`dan ÇOMÜ`den, farklı kurum ve kuruluşlardan katılımcıların yanısıra, bireysel katılımlarla oluşan grup çalışmalarına başladı” dedi. Balıkçı, seçmen beyannamesini ana başlıkları ile anlatarak, seçimlerde hangi ilkelerin öne çıkarılması gerektiği konusunda bilgiler verdi.
 
 
Nalbant, Yat Limanı`na değindi
“Burada bir seçmen beyannamesi hazırlandı. Ben bu beyannameyi inceledim ve tümüyle bu beyannameye katılıyorum” diyen Nalbant, “Bunun dışında Yat Limanı konusu var. Özellikle o konuyu açarak birşeyleri söylemek istiyorum. Yat Limanı konusu uzunca bir dönem Kent Konseyi`nin gündemine taşındı. Gündemde tartışıldı ve sonuçta bu konuyla ilgili bir oylama yapıldı. 56 kurum oylamaya katıldı. 56 kurumdan 53 kurum, yani çok büyük bir çoğunluk, `Yat limanı bu ilin ihtiyacıdır, yapılabilir. Ama yeri burası değildir` kararı verdi. Üç kurum `buraya yapılsın` dedi. Halen TSO bu konuda ısrar ediyor. Hani siz `ileri demokrasi` diyordunuz, hani `demokratik kurallara uyacağız` diyordunuz? 53`e 3 bir azınlık ile nasıl bu konuda ısrar edersiniz? Yat Limanı tabiki yapılabilir ama yeri burası değil. Bunda niye ısrar edersiniz? Çanakkale`nin neresinde rant varsa, Ticaret ve Sanayi Odamız orada” dedi.
 
Bu ne yaman bir çelişki”
“Bu kentte turizm zirvesi yapıldı, biz de katıldık” diyen Nalbant, TSO`da düzenlenen toplantıyı da eleştirdi. Nalbant, “Bu kentte turizmcilerle, altın tekellerinin kol kola olduğunu söyledik. Bu ters bir durum, eşyanın tabiatına aykırı bir durum. Bu, dünyanın hiçbir yerinde olamaz. Hem turizm diyecekseniz hem de vahşi madenciliği destekleyeceksiniz. Böyle şey olmaz. Burada yanlış giden bir şey var. Bu işin moderatörlüğünün kim yapıyor diye sordum, TSO yapıyor. Bu ilde TSO altın tekellerinin sözcülüğünü yaparak, paneller düzenledi. Altın tekellerinin uçağına bindirerek bir bakanımızı Çanakkale`ye getirdiler. Çanakkale`de çok ciddi çevre sorunları var. bir zamanlar Türkiye`de kömürle çalışan termik santral kapasitesi 6 bin 800 megavat iken, şimdi Karabiga yöresine 14 bin megavat gücünde termik santral kurulmaya çalışılıyor. Bir sefer de rant peşinde koşmayın, bir sefer de bu ilin hayrına bir iş yapmaya çalışın. Çanakkale`de bakıyoruz. `ilin yöneticileri toplandı` haberi yayınlanıyor. Ya bu Çanakkale`yi bu kadar dar bir çevre mi yönetiyor? Bu ilin sivil toplum örgütleri yok mu? Bu ilin Kent Konseyi yok mu? Çanakkale bunlardan ibaret değil. Çanakkale`yi bir şirket yönetmeyecek, buna izin vermeyeceğiz. Çanakkale`yi hep beraber yöneteceğiz. Geçtiğimiz günlerde TSO`da bir toplantı yapılıyor. Milletvekilleri katılıyor. Neyi görüşüyorlar? Çanakkale`nin sorunların görüşüyorlar. Çanakkale`nin tespit edilemeyen hiçbir sorunu yok. Buradan siyasilere seslenmek istiyorum. Bir şirketin şemsiyesi altında toplanmak sise yakışıyor mu? Parti ayrımı gözetmeden söylüyorum. Burada bu sorunlarla ilgili kimse yokken, üç-beş kiyi neyi görüşüyorsunuz. Hiçbir şeyi çözemeyeceksiniz” dedi.
 
Başkan Gökhan taşeron işçiliğe değindi
Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, katılımcıların eleştiri, görüş ve önerilerine cevap verdiği konuşmasında, katılımcılardan Görgür Güler isimli öğretmenin taşeron işçilik konusundaki eleştisirine şu yanıtladı verdi; “Taşeron işçi konusunda çok ciddi sıkıntım olduğunu, bu uygulamayı üzelerek yaptığımı ifade etmek istiyorum. En azından oradaki ücretlerin normal kadrolu arkadaşlara yakın olması konusunda çaba gösteriyoruz. Önümüzdeki süreçte onların sendikalaşması noktasında görüşmelerimiz sürüyor. Maalesef bu ve benzeri iktidarlar, yani emekten yana olmayanlar, emek haklarını hiçe sayanların, yapmış olduğu bir uygulamadır, taşeron işçilik. Çanakkale Belediyesi`nin yeteri kadar işçi ve memur kadrosu vardır. Ama boşturlar. Ne için? Çünkü işçi aldırmıyorlar. KPSS koydular. Puan sıralaması koydular. Olabildiğince taşerondan belediyeye geçirmek için çaba sarf ediyoruz.” Başkan Gökhan ayrıca, Ulaşım konusu, çocuklara toplum merkezlerinde verilen eğitimler gibi konularda da bilgiler vererek, 54 Evler sürecini de anlattı.
Paylaş