“Kadına yönelik şiddete hayır!”

Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma Günü nedeniyle Eğitim İş Çanakkale Şubesi Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada; “Eğitim-İş, kadınların karşılaştıkları zorlukları dile getirmeye, onların sözcülüğünü yapmaya; birlikte yaşanılır ve daha eşit bir dünya kuruluncaya dek devam edecektir” denildi.

914
“Ülkemizde, kadına yönelik şiddet, kadın emeği sömürüsü, kadın bedeni sömürüsü, kadın yoksulluğu, kadın işsizliği, çocuk gelinler ve okula gönderilmeyen kız çocukları, tacizciyi, tecavüzcüyü, saldırganı koruyup kollayan hukuk sistemi, kadının özgürleşmesi önünde en büyük engeller olarak durmaktadır. Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri her geçen gün artarak yükselmektedir” denilen açıklamada Eğitim İş Çanakkale Şubesi Yönetim Kurulu; “Kadına yönelik şiddetle mücadele, Türkiye’nin imzalamış olduğu uluslararası sözleşmeler ve Birleşmiş Milletler kararlarıyla da devletin öncelikli sorumluluklarından birisi olarak tanımlanmıştır. Ancak kadın cinayetleri katliam boyutuna ulaşmışken, devlet çıkardığı onca yasaya rağmen kadınların can güvenliğini sağlamada yetersiz kalmaktadır. Türkiye’de, 2014’ün ilk 10 ayında 235 kadın, erkekler tarafından öldürülmüş; 88 kadın ve kız çocuğuna tecavüz edilmiş, 499 kadına şiddet uygulanmış; 75 kadın ve kız çocuğuna cinsel tacizde bulunulmuştur. Kadına yönelik şiddet böylesine korkunç boyutlara ulaşmışken AKP hükümeti, cinsiyet ayrımcı politikalar, yasalar ve uygulamaları hayata geçirmekte, kadınların ekonomik özgürlüğünü hiçe sayarak, “en az 3 çocuk” söylemiyle kadınları eve hapsetmekte ve erken yaşta evliliğe teşvik etmektedir. Bütün bunlar yetmezmiş gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kadın ve Adalet Zirvesi’nde yaptığı konuşmada “Kadın ile erkeği eşit konuma getiremezsiniz, o fıtrata terstir” deme gafletinde bulunmuştur. Bu yaklaşım kadını yok sayan zihniyetin dışavurumudur. Yine kadını yok sayan siyasi iktidarın, emek düşmanı politikaları sonucu, birçok kadın ailesinin zorunlu ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla günübirlik tarım işçisi ve temizlik işçisi olarak güvencesiz çalışmak zorunda kalmaktadır. Bunun yakın ve açık örneği Yalvaç’ta 25 TL günlükle çalışan kadın tarım işçileri olmuştur. 25 kişilik bir araca 48 kişi neden biner? Yetkililere sormak gerekir. Ayrıca, son çıkardığı yönetmelikle ortaokullarda türbanı serbest bırakan siyasi iktidar, çocuk yaştaki kızlarımızın kimlik ve kişilik gelişimini zedeleyerek geleceklerini karartmaktadır. Kısacası kadınlarımız hem yasalarla hem de uygulamalarla ciddi baskı altındadır. Kadınların da erkekler gibi güven içinde, korkmadan, ürkmeden, acı çekmeden, insanca yaşamaya hakkı vardır. Acı çekmek, tacize uğramak, öldürülmek kadınların kaderi olmamalıdır. Eğitim-İş, kadınların karşılaştıkları zorlukları dile getirmeye, onların sözcülüğünü yapmaya; birlikte yaşanılır ve daha eşit bir dünya kuruluncaya dek devam edecektir” ifadelerine yer verdi.
Paylaş