“Gelin, yaşamı birlikte savunalım”

CHP Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan, dün Çanakkale Çevre Platformu`nu ziyaret etti. Karabiga Çerve Platformu Sözcüsü Aslı Badem`in de katıldığı toplantıda Soydan, AKP`li vekillere, “Hiç olmazsa kendi memleketiniz konusunda, hiç olmazsa kendi yaşamınız konusunda gelin, başbakanınıza bu konuyu doğru bir biçimde anlatın. Gelin, biz de size destek olalım, Çanakkale de size bu konuda destek olsun” dedi.

594
 
 
 
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Çevre Komisyonu CHP Grubu Sözcüsü ve Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan, Çanakkale Çevre Platformu Dönem Sözcüsü Hicri Nalbant ve yönetimini ziyaret etti. Toplantıya Karabiga Çevre Platformu Sözcüsü Aslı Badem de katıldı. Toplantıda ilk konuşmayı yapan CHP`li vekil Serdar Soydan, çevre mücadelesinin yeni meclis döneminde de süreceğini söyledi. Soydan, “Mecliste bundan önceki dönemlerde muhalefet görevimizi yerine getirdiğimize inanıyorum. Yani hem araştırma önergeleri ile hem de soru önergeleri ile Çanakkale`de çevre ile ilgili net tavrın ortaya konulabilmesi adına çalışmalarımızı yaptık. Bunlara sizler de şahit oldunuz. Biz çevreyi savunduk, Kazdağları`nı savunduk, onlar altıncıları savundular. Bu net olarak ortaya çıktı. Tabiki önümüzde daha uzun bir süre var, parlamento açılacak, mücadelemize devam edeceğiz. Bugünkü ziyaretimin amacı da, meclis öncesi önümüzdeki döneme ilişkin neler yapılabilir? Bugüne kadar neler yaptık? Çevre mücadelesi noktasında fikir alış-verişi yapmak” dedi.
 
“Kazdağları`nı savunmak yaşamı savunmaktır”
Çanakkale Çevre Platformu Dönem Sözcüsü Hicri Nalbant ise ziyaretten dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Bundan önce sizin de söylediğiniz gibi çevre hareketini birlikte yürüttük. Siz bu konuda bizim hemen bütün taleplerimizi karşıladınız. Çok da yardımcı oldunuz. Düzenlediğimiz mitinglerde, ÇED toplantılarında sizi yanımızda gördünüz. Bu nedenle size bir kez daha teşekkür ediyorum” dedi. Nalbant, sözlerini “Bu yöreyi savunmak, Kazdağları`nı savunmak, yaşamı savunmakla eş anlamlı olmaya başladı. Tarım alanlarını, orman alanlarını savunmak yaşamı savunmak demektir” şeklinde sürdürdü.
 
“Mücadele uluslararası arenada da sürecek”
“Bundan sonra da görevimiz bitmedi çalışmalar devam edecektir” diyen Çanakkale Çevre Platformu Dönem Sözcüsü Hciri Nalbant, konuşmasında “Ama bir grup siyasetçi, birisi altın tekelleri adına sahte avukatlığa soyundu, bir diğer milletvekili arkadaşımız da termik santralleri savundu. Aralarında görev bölümü yapmış gibi. Biz de bu işin içinde yaşayan, bu mücadeleyi sürdüren bir platform olarak bu gerçekleri hem Çanakkale kamuoyuyla hem Türkiye hem de dünya kamuoyuyla paylaşacağız. Bunu baştan söylemiştik, `yanlış yapan olursa teşhir edeceğiz` demiştik, sözümüzde duracağız. Gelinen noktada artık, yargı aşamasındayız. Yargı aşamasında da önemli mesafeler katedildi. Altın madenleri ile ilgili 7 dava açtık, 6`sında keşef yapıldı. Sanıyorum Ekim ayı içinde yürürlüğün durdurulmasıyla ilgili yargıdan karar çıkacak. Termik sanrallerle ilgili birinde yürürlüğü durdurma kararı aldık. Diğerleri ile ilgili de keşif yapılacak. Oralardan da doğa adına, ormanlar adına, yörede yaşayan insanlar adına olumlu kararlar bekliyoruz. Mücadele böyle giderek, yoğunlaşarak sürüyor. Hukukla ilgili tüm yolları tüketmemiz lazım, bu konuyla ilgili çalışmalarımız sonuna kadar sürücek. Ancak her zaman söylediğimiz gibi hukuk biterse, o zaman yaramazlık yapma hakkımız doğar, onu da kullanacağımızı söyledik. Konuyu bugünlerde uluslararası alana, Birleşmiş Milletler`e (BM) Avrupa Birliği`ne (AB) ve komşu ülkelere taşıma gereği de doğdu. Mücadele ediyoruz, ama siyasi iktidar bu konuda bir tarafta altın tekellerini bir tarafta termik santral kuranları destekliyor, böyle olunca bürokratlar da iktidardan yana tavır koyuyorlar. Bizim işimiz bir hayli zorlaşıyor. Çözümün bir adresi de artık Birleşmiş Milletler olarak gözüküyor. Bu konuda da bir heyet oluşturduk, bilim insanlarından oluşan. Raporlar hazırlanıyor, sanıyorum Ekim ayının sonlarına doğru hem Türkçe hem İngilizce bir rapor ortaya çıkacak. Bu raporu hem ülke içindeki kurumlarla paylaşacağız, hem de ülke dışındaki birimlerle paylaşarak mücadelemizi uluslararası bir boyutta sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
 
“İktidar doğru söylemiyor”
“Biz de bu konuda bu işi yurtdışına taşımayı düşünüyoruz” diyen CHP Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan, “AKP diyorki, `bizi şikayet mi ediyorsunuz?` Hayır. Siz çıkıyorsunuz, dünyanın dört bir yanında demokrasiden yana olduğunuzu söylüyorsunuz, demokrasiyi savunduğunuzu söylüyorsunuz, Türkiye`ye demokrasiyi getirdiğinizi, bağımsız yargıyı getirdiğinizi söylüyorsunuz. Ama Türkiye`de aksini yapıyorsunuz. Demokrasiyi savunuyor gibi görünüp, demokrasiyi ortadan kaldırdığınızı biz biliyoruz. Avrupa`ya yalan söylediğinizi anlatıyoruz. Avrupa`da şimldi AKP`nin yalanlarının ortaya çıktığını görünce elbette ki desteği her gün azalıyor. Çevre konusunda da başbakan doğru söylemiyor. `Çevreye, yeşile hastayım` diyor. Doğrudur çevreye, yeşile hastalığı olabilir, ama bu hastalık yeşili koruma yönünde değil herhalde yeşili yok etme konusunda bir hastalığı olduğuna inanmaya başladık. `Yeşile hastayım` dedi yeşili yok etti. Bu anlamda AKP`nin bu konudaki yalanını da Avrupa`ya taşıyacağız. Burada önce insan olmak lazım, Kazdağları`na sahip çıkmak lazım, suyumuza sahip çıkmaz lazım. Küresel iklim değişiklikleri nedeni ile dünyada su kaynaklarımız hızla kuruyor. Dünyada önümüzdeki yıllarda suyla ilgili anlaşmazlıkların çıkacağını hepimiz biliyoruz. Bizim ülkemiz de su kaynaklarının kıt olduğu bir ülkedir. Ama bizim bölgemiz Kazdağları nedeni ile su sıkıntısı yaşamıyor. Kazdağları olduğu müddetçe de su sıkıntısı çekeceğimizi zannetmiyorum. En azından diğer bölgelere de su konusunda biz biraz daha rahatız. Ama hükümet eli ile su kaynaklarımız kurutuluyor. Suyun olmadığı yerde hayat olmaz, yaşam olmaz. Bu anlamda yaşamı korumak zorundayız. Yaşam bizim için en büyük kardır. Bizim sahip çıktığımız bu konudur” dedi.
 
AKP`li vekillere çağrı
CHP Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan, AKP milletvekillerine çağrıda bulunarak, “Gelin, doğayı birlikte savunalım” dedi. Soydan, “Keşke AKP milletvekilleri de bu konuda bize destek olsalardı. Elbette ki onların gücü, bu ruhsatları engellemeye yetmez. Ama Çanakkale için mücadele etmelerini istiyoruz. Buradan bir çağrıda bulunmak istiyorum. Gelin bu memlekette yaşam mücadelesini hep birlikte verelim. Tabiki gücünüz yetmeye bilir ama en azından bir konuda, hiç olmazsa kendi memleketiniz konusunda, hiç olmazsa kendi yaşamınız konusunda gelin, başbakanınıza bu konuyu doğru bir biçimde anlatın. Gelin biz de size destek olalım, Çanakkale de size bu konuda destek olsun” dedi.
Paylaş