“Çoluk çocuk değil, karşıma sen çık”

Yerel seçimlerin yaklaşması, hem siyaseti hem de siyasetçileri iyiden iyiye ısıtıyor. Kepez Belediye Başkanı Dr. Ömer Faruk Mutan, dün basın açıklaması düzenleyerek AKP`li vekil Mehmet Daniş`e Kepez`den aday olması yönünde çağrıda bulundu. Mutan, Çanakkale Belediye Başkan adaylığında bir süredir ismi dillendirilen Daniş`e “Öyle çoluğu çocuğu falan karşıma çıkarmasın, ustalaştı, şu ustalığının semeresini Kepez`de bir görsün. Bak yüreğin yetiyorsa, bırak Çanakkale`yi falan, Kepez de bir kent ivmesi kazandı. Hodri meydan, hadi” dedi.

1237
Kepez Belediye Başkanı Dr. Ömer Faruk Mutan, dün düzenlediği basın toplantısına Mısır`da Muhammet Mursi`ye yönelik darbe yapan Sisi`ye karşı mücadele çağrısında bulundu. Darbenin nerede olursa olsun karşı çıkalması gereken bir durum olduğunu dile getiren Mutan, soldan yana demokratik kitle örgütlerini eleştirdi. “Mısır`da yaşanan bir darbe var” diyen Mutan, “Beni bir birey olarak rahatsız etti. Kendine demokratik kitle örgütü diyen, dernekler, odalar, sendikalar, bu yer yüzünde tik bir norm, standart oluşsun diye mücadele eden, dünyaya soldan bakan insanlar maalesef sınıfta kaldılar. Mısır`da Sisi denen adamın yapmış olduğu olay tam bir darbedir. Darbenin bir açıklaması, bir formülü, bir tanımlaması yoktur. Mısır`da üniformalarla, postallarla, insanlar katledilerek yapılan bir darbe vardır. Ondan önceki her ne kadar seçimle geldeyse de ondan öncekine yapılan da bir darbedir. Bu oyunun temel oynatıcısı, bu gölge oyununun oynatıcısı Amerika Birleşik Devletleri`dir, Uluslararası sermayedir, AB`dir aynı zamanda. Maalesef Türkiye`de demokratik unsurlar bu anlamda çıkıp bir basın açıklaması da yapmamışlardır. Bu üzüntü ve kaygı verici bir durumdur. İnsanlar hunharca katledilmiştir, kanlar akmıştır ve barışçıl bir gösteri yapılmaktadır. `Bunlar benden değil` diyerek, bildiğim doğruyu da söylememe adına insanlık suçuna ortak olunmaktadır. Ben bu suça ortak olmama adına bi açıklakayı yapmak zorunda olduğumu bir insan olarak ifade etmek istiyorum. Mısır`da yapılan darbedir, doğru kimsenin tekelinde de değildir. Bence bu ülkenin demokratik değerleri, örgütlenmiş insanları, en azından kendilerini affettirme noktasında ulusal anlamda, yerelden de bahsediyorum, çıkıp bunun darbe olduğunu ve bunun yanında olmadıklarını, karşısında durduklarını söylemeleri gerekiyor. En ufak bir şeyde nasıl Cumhuriyet Meydanı`na yıkılıyorlarsa, aynı `Gezi ruhu` çerçevesinde bu meydanlara yıkılmaları gerektiğini, buradan, bir belediye başkanı, bir yerel yönetici olarak seslendirmeyi insanlık borcu olarak adlediyorum. Bu öfke değil, orada katledilen  masum insanlara dönük, onların yanında olduğumun bir ifadesidir” şeklinde konuştu.
 
AKP, TOKİ`de neden iftar veremedi?
Mutan, Ramazan ayının tartışmalı konusu olan AKP iftarlarına da değinerek, AKP`nin Kepez`de beklediği ilgiyi görmediğini ifade ederek, TOKİ`de iftar veremediğini söyledi. Mutan, “Geçen ay itibariyle mübarek ramazanı kucakladık, tamamladık, bitti. Bir takım spekülasyonlar oldu. Kepez`de verilen iftarlar oldu, verilmeyenler oldu. Kepez Belediyesi son iki yıldır, sayısını da artırarak, kaynağının da belli olduğu, beldemizde iş yapan, ticaret yapan insanlara dokunarak bir paylaşma, bir araya gelme süreci ile alakalı iftar organizasyonları düzenledi. Bu yıl 4 ayrı noktada 25 tane, ortalama da her iftarımıza bin kişi katıldı. İftarlarımızı, Bademlik, 960 konutları, Nejdet Terzioğlu  Camii Avlusu ve meydanda yaptık. Tabi bu süreçte AKP ilçe başkzanlığının da Kepez`de düzenlemek istediği iftar organizasyonu taleplerini, Valilik kanalıyla bir baskıyla, bir gün önceden saat 5`ten sonra gelen faxlarla, bir emri vakiyle yapmaya çalıştığını gördük. Bize gelen Temmuz ayı, AKP Ramazan iftarları programında bir Vali Mustafa Bey Caddesi`nde, iki 960`daki Hüseyin Akif Terzioğlu Cami avlusu, üç Hasan Mevsuf Şehitliği`ndeki teşkilat iftarı diye tanımladıkları bir liste gelmişti. Vali Mustafa Bey`de yaptılar, hava yapma, şov yapma adına orada yaptılar. Yaptılar ama umduklarını da bulamadılar. Bulamayınca, 960`taki iftarlarını iptal ettiler. Neden çünkü orada şav yapacak yer yok. Biz orada 6 tane yaptık. Yapamadılar veya yapmadılar. Bunun izahı onlarda. Ben şunu çok iyi biliyorum ki, umduklarını bulamayacaklardı. O karşılığı alamayacaklardı. Aksini söylüyorlarsa çıkıp konuşsunlar” dedi.
 
Daniş`in TOKİ ziyareti Mutan`ın merceği altında
AKP`li vekil Mehmet Daniş`in TOKİ`yi ziyaret ettiğini hatırlatan Mutan, samimi bulmadığını ifade ederek, “Bugüne kadar TOKİ`de hangi sorunla ilgilendiniz de şimdi ilgilenmeye çalışıyorsunuz” dedi. Mutan, “Yerel seçimler yaklaşıyor. AKP Kepez`de aday arayışında. Ben buradan açıkça ilan ediyorum, sayın Milletvekili Mehmet Daniş, ucundan kenarından Kepez`e sulanmaya başlamış gibi geliyor. Nereden biliyorsun? Diyeceksiniz. Geçen gün Toki 960`a gidiyorlar, yanında belde başkanı, İstanbul`dan gelen Toki`nin şirket yönecilerinden bir kaç kişi. TOKİ`de inceleme yapıyorlar. Kreşe gidiyorlar, camiye gidiyorlar, sağa-sola bakıyorlar. Belediyemize ait Barış Cafe`de oturuyorlar. Bir de emri vaki yapıyorlar, izin mizin almadan. Site yöneticisi burada olmadığı için bir alt yönetici var, bir zamanlar AKP yöneticisiydi. Onu da kullanarak siyasi bir dokunuş sergiliyorlar. Hesapta sorunları dinlemeye gelmişler. Onu geçecekler. Toki 960 açılalı üç yılı buldu. Hangi aşamada, hangi noktada, hangi gün gelip de kimin hangi yarasına dokundular? Hiçbir yaraya dokunmadılar” şekinde konuştu.
 
Daniş`e hodri meydan!
“Sevgili Mehmet Daniş`i rakip olarak Kepez`e beklerim” diyen Mutan, “Öyle çoluğu çocuğu falan karşıma çıkarmasın, ustalaştı, şu ustalığının semeresini şu Kepez`de bir görsün. Sanki üç dönem yaptığı milletvekilliğinden Çanakkale ne gördüyse, Kepez de bir görsün. Öyle Çanakkale merkezde kendi siyasi baskısıyla, milleti de seçeneksiz bırakmaya çalışıyor AKP`de. Bak yüreğin yetiyorsa, buradan delikanlı gibi diyorum. Bırak Çanakkale`yi falan, Kepez de bir kent ivmesi kazandı. Hodri meydan, hadi” ifadelerini kullandı.
 
“Daniş`in hiçbir şeyden haberi yok
Mutan, Daniş`in “Başkan şov yapıyor”  dediğini iddia ederek “Camiyi geziyor Toki`de. `Bu camiyi biz yaptık, Başkan da boyayla şov mu yapıyor?` diyor. Bakın ettiği laf bu. Bu laf oradaki insanlar tarafından bana getirildi. Başkan şov falan yapmıyor. Başkan orada üç yıldır insanların neye ihtiyacı varsa, o hizmeti götürdü, götürmeye de devam ediyor. Üç yıl önce gelip o Toki`nin halini bir görseydi, bugün geldiği zaman elimi sıkar, `seni kutlarım` derdi. Ama hiçbir şeyden haberi yok. Toki`lerde, kaldırımdan ağaca, okuldan, camiye kadar yapılan herşeyin katkı payı, oradaki maliklerden alınıyor, maaliyetin içine konuluyor. Sen ne yaptın orada? Ne camisi, ne okulu? Vatandaş yaptı, vatandaş.  Vatandaştan aldığın parayla sağlık ocağını bile götürdün, Hastaneler Birliği Genel Sekreterliği`ne kiralattın. Götürdün Aile Sağlığı Merkezi`ni de caminin morgunda hizmet verir hale soktun. Siz orada insanların yaşan kalitesi yükselsin diye yapılan sosyal donatıların hiçbirinin karşılığını bulduramadınız. Ne yaptınız siz orada? Vatandaş yaptı, vatandaşın parasını aldınız. Asıl şovu üç yıl sonra sen yapıyorsun. Arkadaş sen üçüncü dönemin vekilliği yapıyorsun ve üç buçuk yıldır engellediğin huzurevim var. Huzurevimi engelliyorsun. Gel buraya, `ben belediye başkanı olunca huzurevini yaptırıcağım` de. Yazık oluyor. Kepez gavur toprağı değil. Çanakkale`nin olmazsa olmaz bir parçası” yorumunu yaptı.
 
“Gücü yeten varsa o ağaçları gelip söksün”
“Limana giderken Esnaf Kefalet`in iç alanında bir beton saha var” diyen Mutan, buraya dikilen ağaçların kaldırılması yönünde yazı geldiğini ifade ederek, “böyle gariplikler” bu ülkede oluyor” şeklinde konuştu. Mutan, “Oraya çam ağaçları diktim ben. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı IV. Bölge Müdürlüğü`nden gelen bir yazı var. Diyor ki; `Kepez Belediye Başkanlığı`nca ağaç dikim faaliyetlerinin durdurulmasını, dikilmiş ağaçların başka mahallelere taşınmasını ve söz konusu belediyenin herhangi bir bir tasarrufta bilinmemesi için gerekli tedbirlerin alınmasının sağlanmasını rica ederim.` Ya hepbirlikte gülelim, acınacak halimize, ya da birilerinin ne yapmak istediği noktasında hep birlikte kafa yoralım. İmar Planları`nda Kıyı Kenar Çizgisi kapsamında ilk 50 metre yeşil alandır. İkinci 50 metre günü birlik tesis alanıdır. Takılıp-sökülebilir cinsten imalatle yapı yapabilirsiniz. Burası ilk 50 metre içindeki bir alandır. Ne yapmışız? Ağaç dikmişiz. Hepsi de tutmu, maşallah. Bu bu ülkenin yaşamakta olduğu komikliklerden bir tanesi. Ben o ağaçları sökmeyeceğim. Gücü yeten varsa alsın söksün, başka bir yere diksin. Tuhaf bu ya. Bir de yargı kararı var burayla ilgili. `burası yeşil alan` diyor. Bitti” dedi.
 
“Can ve mal kaybından DSİ sorumludur”
“Bir ikinci tuhaflık” diye sözlerine devam eden Mutan, DSİ`den gelen bir yazıyı da paylaşarak, sert sözlerle eleştirdi. Konuşmasının sonunda Daniş`e çağrısını yineleyen Mutan, “Bizim kanalboyu dediğimiz, imarda İnönü Caddesi olarak geçen güzergahta DSİ`nin sulama kanalı var. biz bir tarım beldesiyiz. Atikhisar Barajı kanalı içimizden geçmekte. Bu yol yaklaşık bir kilometre civarında. Bu yol Halkotobüsü güzergahında, araç traiğine de açık, yaya traifine de açık. Yalnız, bu yol kanala bağlantılı, DSİ`nin bir mülkiyet yoludur. Biz bu yola parke taş yaptık, bu yol delik deşikti. Ondan sonra korkuluklarını yaptık, DSİ de bu sulama kanallarını sulama kooperatiflerine devretmiştir. Türkiye`nin hemen hemen her yerinde böyledir. Bakın DSİ`den gelen yazıda ne diyor; `Kaynağı Atikhisar Barajı olan Çanakkale Ovası Sol Sahil Sulaması`na ait ana kanal kenarında kamulaştırması da idaremizce yapılmış olan işletme, bakım, onarım, servis yolları normal şartlarda trafiğe kapalı yol olup, sadece bakım, onarım amaçlı kullanılmaktadır. Şube müdürlüğümüzde yapılan tespitler sonucu, sulama ana kanal servis yollarının, belydeniz Bademli mevkii`nde belediyenize ait toplu taşıma araçları ve diğer araçlarca ulaşım yolu, olarak kullanıldığı belirlenmiştir. Bu sebeple can ve mal emniyeti açısından, karayolları standardında güvenlikli olmayan ana kanal, servis yollarının kullanılmaması, herhangi bir olumsuzlukta hukuki sorumluluğun belediyenize ait olacağını bilinmesi hususunda gereğini bilgilerinize arz ederim.` Günaydın. O kanal 40 yıldır var yeni mi fark ettiniz. Biz oraya parke taş döşedik bir güzellik oluştu, birileri de bundan rahatsız oldu. Dedi ki o bürokratlara, `Belediyeye yazı yazın, o yolu kapatsınlar.` buradan söylüyorum DSİ, gel, sen kapat. Burada fiili bir durum oluşmuş, eğer bir can ve mal kaybı olursa bunun sorumluluğu DSİ`ye aittir. Düne kadar orada bariyerlerde yoktu biz yaptık. Birilerinin burada birşeyler yapıyor olması sizde ne gibi bir sıkıntı yaratıyor? Üç dönemlik milletvekilliği birikimini burada kullanmak istiyorsan bir kez daha sesleniyorum. 30 Mart 2014, hadi bakalım hodri meydan. Çanakkale`de çaktırmadan aday olacağım, millette beni bekliyor gibi oyunları bırak, buyur gel. Kepez sahipsiz değil. Niye 960`ta yapamadın iftarını. Size teveccüh yok çünkü, ondan. Yaptığınız anketleri açıklayın. Ben açıklayacağım 15 gün sonra. Dip yapmış durumdalar” dedi.
Paylaş