Emek Gençliği, 2013 Gençlik Yaz Kampı çalışmalarına hız kazandırdı. Emek Gençliği`nin organize ettiği ve 16-25 Ağustos tarihleri arasında İzmir-Dikili Sotes Tatil Köyünde gerçekleşecek olan kampın ilki 1998 yılında Bergama’da düzenlendi. Gençlik kamplarının bu yıl 11`incisi İzmir-Dikili’de yapılacak. Gençlik Kampı ile ilgili açıklama yapan Emek Gençliği üyeleri, “Her milliyetten Türkiye gençliğini 16-25 Ağustos tarihlerinde Ege sahillerinde kuracağımız kardeşlik sofrasına katılmaya çağırıyoruz. Bu kez hep birlikte, `Barış yoksa gelecek de yok` diyeceğiz. Bu seneki barış noktamız Dikili olacak. Dünyamızın ve ülkemizin geleceğiyiz. O halde geleceğimize bilime ve doğamıza sahip çıkacağız. Kampımızda barış içinde yaşadığımız bir dünyanın mümkün olduğunu göstereceğiz! Dillerimiz, kültürlerimiz farklı olsa da kardeşlik ve eşitlik özlemimiz hep aynı. Emeği bu kültürle, bireyi toplumla, politikayı yaşamımızla, sanatı yeteneklerimizle, yeniyi tarihle, düşlerimizi gerçekle buluşturacağız. Türkiye gençliğinin 2013 barış buluşması, birilerinin ürettiği diğerlerinin tükettiği ortamın aksine, kolektif yaşamın sergileneceği bir kamp olacak. Dil, din, ırk, renk farkı gözetmeden; sevgi, kardeşlik ve barışın yeşereceği bir birliktelikle özgürlüklerin kapısını aralayacağız. Birlikte üretip birlikte tükettiğimiz, barış içinde yaşadığımız bir dünyanın mümkün olacağını göstereceğiz kampımızda. 16- 25 Ağustos tarihlerinde yapacağımız gençlik kampı için yerini ayırıyor, hazırlık çalışmalarına seni de çağırıyoruz” dediler. Mümtaz Pirinççiler Meydanı`nda Çanakkale gençliğini bilgilendirmeye devam eden Emek Gençliği üyeleri, tüm gençliği, emeğin saflarına, emek gençliği kampına davet ediyor.
“Savaşı değil, barışı savunuyoruz”
“Türkiye’nin dört bir yanından yollara düşecek gençleriz” diyen Emek Gençilği üyeleri, açıklamalarını şu şekilde tamamladı, “Buluşmamıza gelirken, tatil çantamızla birlikte farklılıklarımıza da getireceğiz. Sinema, tiyatro, spor, halk oyunları, müzik vb atölyelerde üretim yapacak, ‘ucube’ heykellere birlikte imza atacağız. Denizin ve güneşin sofrasında birlikte üretecek, birlikte düşünecek ve özgürlüğe giden yolları birlikte tartışacağız. Haydi, yarını bu günden kurmaya! Tatil çantanı şimdiden hazırla, diş fırçanı, tulumunu, şortunu, terliğini unutma! kini, nefreti değil, kardeşiliği; savaşı değil barışı savunuyoruz. Tüm Ortadoğu daha bugünden genç ölüler mezarlığına dönüşmüş durumda. Bizler Ortadoğu` dan gençlik temsilcilerinin de katılacağı kampımızda barış çağrımızı büyütüyor, gençliğe savaşın geleceksizlikten başka birşey getirmeyeceğini daha güçlü haykırıyoruz. Ülkemizde ve bölgemizde sürdürülen savaş politikalarına karşı çıkıyor, emperyalist savaşlarda `ölmek ve öldürmek` istemiyoruz. Savaş; ölüm, yıkım, yoksulluk getirir. Savaş bütçeleri hazırlanırken işçi, işsiz, öğrenci gençlerin geleceğinden çalınmaktadır. Eğitime, sağlığa ayrılması gereken bütçe, savaş bütçesine aktarılmaktadır. Savaş geleceğimiz çalmaktadır. Binlerce gençle geçen yıl (Özgürlük Gelecek`tir) temasıyla Dikili` de buluşmuştuk. Ancak biliyoruz ki savaşın coğrafyasında özgürlükler ve demokrasi yok olur. Barış yoksa gelecek de yok olur! Tüm genç arkadaşları, kinin, nefretin dilini egemen kılmaya çalışan savaş tüccarlarına karşı çıkmaya, geleceğimiz için barışı savunmaya çağırıyoruz.”