“Çanakkale ne ise, Şırnak da odur”

HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, HDP 1`inci kongresi için geldiği Çanakkale`de, HDP`ye, Türkiye siyasetine ve Çanakkale`ye dair açıklamalarda bulundu. “Çanakkale ne ise Şırnak da odur” diyen Kaplan, 2015 seçimlerinin önemine değindi. “Bu bir kehanet değil” diyen Kaplan, “İnanıyorum ki, 2015 seçimleri Davutoğlu`nun da, Kılıçdaroğlu`nun da, Bahçeli`nin de son seçimleri olacak. Siyasette yeni liderler dönemi açılacak, yeni partiler dönemi açılacak” dedi.

995
 
 
HDP`li Hasip Kaplan, Çanakkale`de partililerin büyük bir coşkusu ile karşılandı. Kaplan, Çanakkale`de kongre öncesi basın mensupları ve sivil toplum kuruluşları ile kahvaltıda bir araya geldi. Burada açıklamalarda bulunan Kaplan, HDP`den diğer partilere, Türkiye siyasetinde Çanakkale`ye dair samimi değerlendirmeler yaptı. Çanakkale`nin tarihsel önemi ve misyonunun, Türkiye`nin `barış`ına katkı sağlayacak önemli bir birikim olduğunu da ifade etti. “Çanakkale`ye HDP kongresi vesilesi ile geldim” diyen Kaplan, “2015 seçimlerine HDP olarak, parti olarak girmek üzere çalışmalarımızı 81 ilde sürdürüyoruz. Bu anlamda Çanakkale bizim için son derece önemli, özgün bir ildir. Özellikle 2015 `Barışa ev sahipliği` yapmaya hazırlanan Çanakkale`nin, ülke barışında da son derece önemli bir şehir olduğunu ve katkısı olacağını düşünüyoruz. Çünkü, Çanakkale`nin tarihten gelen bir önemi var. Burada ülkenin bağımsızlığı için Türküyle, Kürdüyle, Çerkeziyle ve tüm azınlıkları ile binlerce şehit yatmaktadır. Cumhuriyetin kuruluş felsefesini de dikkate aldığımızda, Türkiye`nin yeniden bütünleşmesi için, yeniden birliğini sağlaması için, yeniden eşit yurttaş hukukunu yaratması için, bir çatı altında bütün Anadolu`yu, Mezopotomya`yı, Trakya`yı, hatta, Ortadoğu`yu, balkanları ve Kafkasları birleştiren bir felsefeye ihtiyacımız var. Bu anlamıyla, Çanakkale`de kongremizin bu sürece hizmet etmesi, katkı sunması ve sesimizi Türkiye`nin her tarafına yayma ve güçlendirme amacındayız. Bu açıdan baktığımız zaman, çok önemli bir noktadayız” ifadelerini kullandı.
 
 
“Bir döneki kongreye bakan olarak geleceğiz”
Kaplan, HDP`nin iktidar alternatifi olduğunu ve 2015 seçimlerin Türkiye ve HDP için büyük önem taşıdığını ifade ederek, “2015 seçimlerinin en önemli konumunda olan partiden Halkların Demokratik Partisi. Bir çatı örgütlenmesidir, şemsiyesi altında farklı grupların, demokrat muhafazakarlardan, en sola dediğimiz, radikal sol, sosyalist değerlerin bir araya geldiği bir oluşumdur. Türkiye`nin her tarafında bu ittifakın etkili olması bizim için önemlidir. İki dönemdir, barajı aşarak seçimlere bağımsız geldik, grup kurduk, artık Türkiye`de iktidara talip olma durumundayız. Yani, önümüzdeki dönem, Türkiye iktidarında bir dahaki Çanakkale kongresine milletvekilleri olarak değil, partimizin bakanlarının katılmasını, hedefleyen bir çaba içindeyiz” dedi.
 
“Çanakkale ne ise, Şırnak da odur”
Kendisi için Çanakkale ile Şırnak`ın aynı öneme sahip olduğunu da ifade eden Kaplan, “İnanın, Çanakkale ile ilim Şırnak`ın kıyaslamasını yaptığım zaman, Şırnak`taki termik santrallerin halkımıza nasıl zarar verdiğini görüyorsak, burada da aynı zararı verdiğini görüyoruz. Burada İda Dağı`nı madencilik faaliyetleri ile tarumar eden anlayışın, Şırnak`ta da aynısını görüyoruz. Burada HES barajları ile yapılan tahribatın aynısını bizde de görüyoruz. Burada Troia gibi antik çağlara giden, destanlara yazılan bir tarih vardır, bizim de vardır. Bunları birleştirmek gibi, tarihi bir misyonumuz var. Bunu birleştirerek Türkiye`de 2015`ten sonra, bugüne kadar sistem partilerinin yapamadığı bir şeyi, radikal bir sıçramayla yapmak istiyoruz; yeni bir demokratik Anayasa” dedi.
 
HDP dönemi, bu dönemden çok farklı olacak
“Bizim dönemimizde seçim barajları olmayacak, kimse oy hırsızlığı yapamayacak” diyen Kaplan, “Şuan Türkiye`nin ana gündemi nedir diye baktığımızda, birinci ana gündem maddesi `Adaletsizlik`tir. Yolsuzluk yapanların kahraman gibi ortada dolandığı, hak arayanların mağdur edildiği, her gün yeni baskı ve güvenlik yasalarının çıkarıldığı ve yurttaşın tamamının makul şüpheli durumuna getirildiği, güvenlik güçlerine sınırsız yetkinin verildiği, dinlemenin alıp başını gittiği, bir açık cezaevine dönüştü Türkiye. Kaderi değiştirmek zorundayız. Bu ülkenin kaderi değişmek zorunda. Bu ülkenin her bir bireyinin, yurttaşının, hukuka ve güvenebileceği, sığınabileceği bağımsız bir yargıya ihtiyacı var. En son sığınacağımız liman bağımsız yargıdır. Bağımsız yargı olursa, hukuk devleti olur, barış olur. Çünkü adalet yoksa, barış da yoktur. Biz çözüm sürecine bu gözle bakıyoruz” şeklinde konuştu.
 
“2015 seçimleri, Türkiye siyasetinde yeni bir dönem olacak”
“Çözüm süreci bizim için, aslında Ortadoğu kaynarken, Türkiye`nin bütünlüğü için de sorunlarımızı demokratik yoldan çözme çabası ve mücadelesidir” diyen Kaplan, “Demokratik çözümü öne koyan bir mücadeledir. Bu mücadelede biz, demokrasi güçleri ile beraber olmak isteriz. Beraber siyaset yapmak isteriz. Biz hem emekçi halkı koruyan bir konumdayız hem de ezilen halkları, ötekileştirilen inançları, azınlıkları yani bu ülkenin tüm yurttaşlarını, ayrımsız güvence altına alacak bir model düşlüyoruz. Bunun potansiyeli Türkiye`de var. İnanıyorum ki, 2015 seçimleri Davutoğlu`nun da, Kılıçdaroğlu`nun da, Bahçeli`nin de son seçimleri olacak. Siyasette yeni liderler dönemi açılacak, yeni partiler dönemi açılacak. Siyaset Gezi Direnişi`nden, Kobane`den ve bu yolsuzluk dosyalarından sonra bu minvalde, bu şekilde yürüyemez artık. Türkiye`nin siyaseti, 2015 seçimlerinde tamamen değişecek. İstedikleri kadar baskı yasalarını getirsinler, istedikleri kadar iktidar para döksün, istedikleri kadar seçim barajı koysun. Türkiye`de 2002 örneği vardır. İktidar yaptıklarını an gelmiştir, bu millet yüzde 1`in altını düşürmüştür” ifadelerini kullandı.
 
“Termik santrale Çanakkale halkı karar versin”
“Bu süreçte bizim fonksiyonumuz, demokrasinin harcıyız, Türkiye`nin birliğinin ve bütünlüğünün harcıyız” diyen Kaplan, “Biz bu misyonu sağlarken bize, bölücü gözüyle yaklaşan, artık bayatlamış siyaset sendromu kendine yeni bir bahana bulmak zorundadır. Hiçbir şansı yoktur. Biz Türkiye`yi fakir-zengin, laik-antilaik, sağcı-solcu, Türk-Kürt die bölmedik. Bizim partimizde şuan hem Türkler, hem Kürtler hem Süryaniler hem de farklı kesimler milletvekilidirler. Bizim şuanki konumumuz ve misyonumuz böylesine önemlidir. Ama bizim demokrasi projemizde, halkın karar mekanizması vardır. Yerel yönetimlerin demokrasiyle güçlendirilmesi modeli vardır. Bırakın, Çanakkale`ye termik santral yapılacaksa Çanakkale halkı karır versin. Buraya bir şirket patronu ile bir bakan kentin kaderine el koymasın. Bizim istediğimiz budur” ifadeleri ile konuşmasını tamamladı.
 
Paylaş