Konu ile ilgili basın açıklaması yapan CHP Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan, CHP’nin uzun süreli zorunlu eğitim ile en az 8 yıl kesintisiz eğitimi kararlılıkla savunduğunu belirterek; “Eğitim çocuğun kişiliğinin gelişmesinin ve iyi yurttaş olmasını sağlar. Eğitim ekonomik ilerleme, toplamsal ve kültürel gelişmeyi sağlar. Eğitim sistemi ülke ekonomisinin gerek duyduğu vasıflı iş gücünün yetiştirilmesini sağlar. Bu hedeflere ulaşmak için çocuklara okur yazarlık, eleştirel düşünce ve yaşam boyu öğrenme yetileri kazandıran, sağlam bir temel eğitim sürecine ihtiyaç vardır. CHP için eğitimde iki temel hedef, eşiklik ve niteliğin artırılmasıdır. Bu nedenle CHP ülkemizde uzun süreli zorunlu eğitimi ve en az 8 yıl kesintisiz eğitimi kararlılıkla savunmaktadır” dedi.
Zorunlu ve kesintisiz temel eğitim
“Kesinsiz temel eğitimden maksat, eğitim süresi boyunca her çocuk için aynı müfredatın uygulanmasıdır” diyen Soydan; “Kesintisiz eğitim yaşın değil okul müfredatının bölünmemesi demektir. Kesintisiz eğitim yapan ülkelerde, refah göstergeleri hızla yükselmektedir. En az 9 yıl kesintisiz eğitim yapan, Avustralya, Yeni Zelanda, Finlandiya ve Danimarka gelişmişlik sıralamasında dünyada en önde gelen ülkelerdir. Kesintili eğitimi uygulayan ülkeler ise eğitim göstergelerinde hızla alt sıralara doğru inmektedir” şeklinde konuştu.
Eğitimde nicelik ve nitelik sorunu
10 yıllık AKP iktidarıyla eğitimde nitelik konusunda hiçbir önemli ilerleme sağlanamadığını ifade eden Soydan; “Eğitim sistemindeki büyük eşitsizlikler giderek derinleşmiştir. Okul türü, bölge, kır/kent ve ailenin gelir durumundan kaynaklanan eşitsizlikler artmaktadır. Okulların çoğunda sosyal çevre ve fiziki alt yapıdan kaynaklanan büyük sorunlar yaşanmaktadır. CHP, eğitimin niteliğini artırmak için tam gün eğitim üzerinde durmaktadır. Okul sadece bilgi aktarma kurumu değildir. Yurttaşlık, sosyallik ve kişiliğin gelişmesine yönelik etkinlikler öncelikle okulda gerçekleştirilir. Bu nedenle tüm gelişmiş ülkelerde okulda geçen süre artırılıp, daha nitelikle hale getirilmektedir. Tam gün eğitim ile Türkiye’deki eğitim sistemindeki mevcut eşitsizlikler azalacaktır. AKP getirdiği yasa ile kamuoyunun dikkatini, mevcut nitelik ve eşitsizlik sorunlarından tamamen önemsiz konulara kaydırmaktadır” diye konuştu.
Nitelikte AB kriterleri
Soydan sözlerini şu şekilde sürdürdü: “AB’nin temel yeterlilikler kavramı, nitelik ve eşitsizlik sorunlarının nasıl aşılabileceği konusunda önemli ip uçları vermektedir. Bu kavram, bilgi toplumunda her bireyin edinmesi gereken bilgi ve becerileri kapsamaktadır. 8 temel yeterlilik şunlardır; İletişim, yabancı dil, matematik, bilim ve teknoloji yeterliliği, dijital yeterlilik, öğrenmeyi öğrenme, sosyal ve yurttaşlık odaklı beceriler, inisiyatif ve girişim yeterliliği, kültürel farkındalık ve ifade. Bu beceriler aktif yurttaşlığı geliştirmektedir. Üretkenlik ve yenilikçiliği artırmaktadır. Bireyin değişen çalışma dünyasına, uyumuna kolaylaştırmaktadır. Zorunlu temel eğitimin gerekliliğini işte bu nedenle savunuyoruz. Çocuklarımız, bu uygulama ile temel yeterliliklerde gerekli olgunluğa erişecektir. Oysa mevcut durumda öğrencilerimiz matematik, yabancı dil ve iletişim bilgileri konusunda sadece Avrupa ülkeleri değil, benzer ülkelerdeki öğrencilere göre bile çok zayıf bir durumdadır. AKP yeni düzenlemelerle ülkemizin rekabet gücünü, artıracağını iddia etmektedir. Ne var ki kanunda bu konularda nasıl ilerleme sağlanacağına dair, hiç bir ip ucu bulunmamaktadır.”
“Çocuklarımızın geleceğinin çalınmasına izin vermeyeceğiz”
CHP olarak çocukların geleceğinin çalınmasına izin vermeyeceklerini kaydeden Soydan; “Bütün ülkeler eğitim sistemlerini, bilimsel çalışmalar ve çağdaş yönetişim anlayışları, çerçevesinde değiştirmektedir. Oysa bugün karşımızda bu aşamaların hiçbirinden geçirilmemiş bir kanun bulunmaktadır. Türkiye’nin eğitimde başarılı örnekler arasına girmesi için atılması gereken şu temel adımlara bu kanunda hiç yer verilmemektir. Parasız eğitim için katkı payı uygulamasına son verilmesi, tam gün eğitime geçilmesi, öğretmenlerin ve idarecilerin niteliklerini gelişen teknolojilere uyum sağlayabilecekleri şekilde yükseltilmesi, birleştirilmiş sınıf uygulamalarına son verilmesi, okullar arasındaki alt yapı farklılıklarının azaltılması, teknolojik alt yapının, spor alanlarının ve kültürel etkinliklerinin geliştirilmesi. CHP bir yılı zorunlu olmak üzere, parasız okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılmasını, eğitimde niteliğin artırılması ve eşitsizliklerin azaltılması için zorunlu eğitimin toplam süresinin uzatılmasını savunmaktadır. Bu amaçla bir yıl okul öncesi eğitim, 8 yıl kesitsiz temel eğitim ve meslek eğitimini de içeren 4 yıl lise düzeyindeki eğitimi, yani 1+8+4 modelini önermektedir. Eğitimdeki değişiklikler, mümkün olan en geniş katılımla bir ulusal eğitim çalıştayında ele alınmalıdır. AKP’nin uygulamak istediği eğitim sistemi, fırsat eşitliğini yok edecek, sınıfsal farklılıkları derinleştirecek ve yoksul aileleri daha da yoksullaştıracaktır. CHP çocuklarımızın geleceğinin çalınmasına izin vermeyecektir. Bu doğrultuda mücadelesini demokratik yöntemlerle ve hukuk yoluyla sürdürmeye devam edecektir” dedi.
