2015’ten İÇDAŞ da umutlu

Demir çelik sektöründe büyük başarılara imza atan ve sadece çelik üretim şirketiyle Türkiye’nin 7’inci büyük sanayi kuruluşu olan İÇDAŞ`ın, 2014 yılı başta olmak üzere faaliyetlerinin yanı sıra 2015 ve gelecek yıllara ait hedefleri de kamuoyuyla paylaşıldı.

1620
 
 
Kolin Otel`de düzenlenen toplantıda basın mensuplarıyla bir araya gelen İÇDAŞ Çelikhaneler Müdürü Eyüp Tan, İÇDAŞ Limanlar Müdürü Türker Özman, İÇDAŞ Çevre Müdürü Barış Bora, İÇDAŞ Maden İşletmeleri ve Basın Halkla İlişkiler Müdürü Suat Karataş; enerji üretiminden, gemi inşasına ve çevre yatırımlarına kadar bir çok konuda İÇDAŞ`ın faaliyetleri ile ilgili açıklamalarda bulundular. Toplantıda ilk olarak söz alan İÇDAŞ Çelikhaneler Müdürü Eyüp Tan, İÇDAŞ`ın 2014 yılı çelik üretim cirosunun 5 milyar 200 milyon TL, enerji üretim cirosunun ise 1 milyar 100 milyon TL olarak gerçekleştiğini söyledi. Tan; “Biga Entegre çelik tesislerinde 5.5 milyon ton/yıl kapasiteli 3 Çelikhane, 3 milyon ton/yıl kapasiteli 3 Haddehane, 223 milyon m³ kapasiteli Oksijen Tesisi, 145 bin ton/yıl Kireç tesisi, 1.5 milyon ton/yıl kapasiteli Agrega sahaları, 24 bin ton/gün tatlı su elde kapasiteli Reverse-osmoz, gemi inşa tersanesi, 3 adet iskelesi ve toplam 1660 mt rıhtım yanaşma boyuyla ki Türkiye’nin kapasite olarak en büyük dökme yük limanıdır. Günde 30.000 ton yükleme, 90.000 ton boşaltma kapasiteli Türkiye’nin en büyük özel sektör Liman tesisleri yer almaktadır. Türkiye çelik üretiminde son 10 yılda, Çin ve Hindistan’ın ardından en yüksek üretim artışını sağlayan ülkedir. 2011 ve 2012 yıllarında ise büyük üreticiler arasında üretimini en hızlı artıran ülke olmuştur. 2012 yılında Türkiye’de en çok ihracat yapan 8. kuruluş olan İÇDAŞ, 2013 yılında 1 milyar 52 milyon dolarlık ihracatla “Türkiye İhracat Şampiyonları Ödülü” almıştır. İstanbul Sanayi Odası’nın 2013 yılında açıkladığı verilere göre, Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu arasında 7. sırada yer alan İÇDAŞ, çelik sektöründe ise 1. sırada yer almıştır. Türkiye Dünyanın en büyük çelik üreticileri arsında 8. Sırada olup, Türk çelik üretiminin %11’i İÇDAŞ tesislerinde gerçekleştirilmektedir. 2014 yılı üretimiyle İÇDAŞ çelik alanında kendi üretim sektöründe lider konumunu devam ettirmektedir. 2014 yılında çelik üretimimiz 3.3 milyon ton olmuştur. İÇDAŞ’ta 2001 yılındaki ilk üretimimizden bugüne dek üretilen çelik miktarı Türkiye’de 1 yılda üretilen çelik miktarı kadardır. Bu da yaklaşık 30 milyon tondur” dedi.
 
 
“Üretimimiz için saatte 400 bin kwh enerji tüketiyoruz”
İÇDAŞ`ın enerji üretimine de değinen Tan; “Önce şu rakamı paylaşmak doğru olacak. Çanakkale’nin merkezi saatte 50 bin kwh tüm Çanakkale’de ise 130 bin kwh enerji tüketiliyor. Biz ise saatte 400 bin kwh enerji tüketiyoruz, üretimimiz için. Tesislerimiz bünyesinde; kömür yakıtlı 405 MW kapasiteli akışkan yatak teknolojili ve 1236 MW gücünde süper kritik teknolojiye sahip Termik Santrallerin yanı sıra, 6 MW hidro elektrik santrali (HES) ve 60 MW kapasiteli rüzgar enerji santralleriyle (RES) birlikte toplamda 1700 MW’ın üzerinde enerji üretmek için tüm gücümüzle çalışıyoruz. 865 kişilik istihdam kapasitemiz var. 2014 yılında inşaatına başladığımız RES yatırımımız 2015 yılında faaliyete geçirmeyi planlıyoruz. Bunun için 60 MW kapasiteli 19 adet rüzgar tribünü faaliyete girecek. RES alanımız Değirmencik tesislerimiz çevresi ile Karabiga arasında bulunuyor. İlk etapta 100 milyon dolar yatırım maliyeti olan RES projemizin tamamı İÇDAŞ’ın sermayesiyle gerçekleştirilecektir. Türkiye’de üretilen enerjinin yaklaşık yüzde 3’ünü İÇDAŞ üretiyor” diye konuştu.
 
Özman, Türk Yıldızı Projesi`ne vurgu yaptı
İÇDAŞ Limanlar Müdürü Türker Özman ise yaptığı konuşmada İÇDAŞ tersanelerinde bu güne kadar üretilen 9 gemi ve 1 adet römorkörün Türk deniz ticaret filosuna kazandırıldığına dikkat çekti. Türk Yıldızı Projesi`nin deniz ticaretinde Karadeniz ve Akdeniz çanağını Türk gölü yapabilecek bir proje olduğunu kaydeden Özman; “2004 yılında işletmeye aldığı tersanesinde gemi inşası da gerçekleştiren İÇDAŞ ilk gemi üretimini 2006 yılında tamamlanmıştır. İÇDAŞ tersanelerinde bu güne kadar 9 gemi ve 1 adet römorkör üretilerek Türk deniz ticaret filosuna kazandırılmıştır. Bildiğiniz üzere, Gemi inşa sektöründe 2008 yılında yaşanan global kriz etkilerini halen sürdürmektedir. Gemi üretiminde kar marjı olmamasına rağmen yılda 12 gemi inşa kapasitesine sahip tersanemizde tek tek gemi üretmeye devam ediyoruz. Bunu hem gemi üretim kadromuzu korumak, hem de Türk Yıldızı gibi inandığımız bir projeyi sürdürmek için yapıyoruz. Şuna inanıyoruz ki, Türk Yıldızı Projesi deniz ticaretinde Karadeniz ve Akdeniz çanağını Türk gölü yapabilecek bir projedir. Daha 2007 yılında, son teknoloji ile inşa edilen 3500 DWT`luk bir kuru yük gemisinin günlük işletme maliyeti 1700 USD iken, yine son teknoloji ile üçüncüsünü inşa etmekte olduğumuz 5000 DWT`luk Türk Yıldızı gemisinin işletme maliyeti de 1700 USD dir. Türk Yıldızı gemileri İşletme maliyeti aynı seviyede tutulur iken, taşıma kapasitesin de dolayısı ile navlun gelirinde de yaklaşık yüzde 43 oranında artış sağlanan gemilerdir. İÇDAŞ Liman İşletmeleri bünyesindeki İÇDAŞ -1 Limanı’mıza, 2012 yılı temmuz ayı itibari ile İÇDAŞ -2 Limanının dahil edilmesi ile bölge ve ülke ekonomisine sağlanan katkı güçlenerek artmıştır. İÇDAŞ Liman İşletmeleri 2008 yılında 4 milyon Ton yük elleçlemiş iken, yapılan yatırımlar ile kapasite artışına gidilmiş ve 2014 yılı içerisinde elleçlenen yük miktarı 10 milyon ton üzerine çıkarılmıştır. İÇDAŞ Liman İşletmeleri’ni, devlet tarafından alınması zorunlu kılınan rüsum bedeli haricinde, başka bir ücret talep etmeksizin Çanakkale bölgesindeki bütün orta ve küçük işletmelerinin hizmetine açmış bulunmaktayız. Bölgemizin ticaret hayatına, ihracat gücüne bu desteği sunmaya devam edeceğiz. Liman işletmelerimiz, ülke ihracatı yük hacmindeki payının yanında, sadece Türk Denizcilik Firmalarının ve Türk Bayraklı gemilerin çalışabildiği, Türk Karasularındaki Kabotaj taşımacılığına önemli katkı sağlamaktadır. 2013 ve 2014 yıllarında kabotaj hattında toplam taşınan yük miktarının 4 milyon tonluk kısmı İÇDAŞ Liman İşletmelerince gerçekleştirilmiş ve Kabotaj taşımacılığındaki yük hacminde %10 luk bir pay ile katkı sağlamıştır. Böylelikle, gerek ARGE gerek GEMİ İNŞA Sanayi kanalı ile işletme maliyetleri düşük navlun kazancı yüksek gemileri Türk Denizciliğine kazandırmanın yanında, Türk Denizciliğinin Kabotaj taşımacılığındaki Yük Hacmine katkısı ile de ülke denizciliği ve ekonomisinin kalkınmasında kararlı bir şekilde yol almaktadır” şeklinde konuştu.
 
Bora; “Önceliğimiz daima çevre olmuştur”
İÇDAŞ`ın çevre yatırımlarıyla ilgili bilgiler veren İÇDAŞ Çevre Müdürü Barış Bora, İÇDAŞ olarak gerçekleştirdikleri tüm üretimlerde önceliklerinin daima çevre olduğunun altını çizdi. Bora; “Tesislerimizde yaptığımız üretim insanımızın yaşam kalitesini arttırmak içindir. Bu üretimin sürdürülebilir olmasının en temel şartlarından birisi ise çevrenin korunmasıdır. İÇDAŞ olarak gerçekleştirdiğimiz tüm üretimlerde önceliğimiz daima çevre olmuştur. Biga tesislerimizde bugüne kadar yaptığımız ve planlanan çevre yatırımları tutarı 600 milyon doları aşmaktadır. Tesislerimiz çevresindeki hava kalitesi en önemli başlıklarımızdan birisi. Bu amaçla Enerji ve Çelik Tesislerinin bacalarındaki emisyon verilerini 365 gün 24 saat sürekli emisyon ölçüm cihazları ile ölçüyor ve kamera görüntüleriyle İÇDAŞ’ın kurumsal web adresinden canlı olarak yayınlıyor ve bu verileri anlık olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na iletiyoruz. Bacaların dışında tesis çevresindeki hava kalitesini de izliyoruz. Bu amaçla tesislerimiz çevresine Hava Kalitesi Ölçüm İstasyonu kurduk. Fabrikalarımızın bulunduğu bölgedeki hava kalitesi ve meteorolojik veriler 365 gün ve 24 saat boyunca gerek Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, gerekse bütün kamuoyunca şeffaflıkla izlenebiliyor. Bu istasyon İÇDAŞ tarafından kurulmuş ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na devredilmiştir. İstasyonun verileri Çevre ve Şehircilik Bakanlığının web sayfasından Bakanlığa bağlı diğer istasyonlarla birlikte yayınlanmaktadır. İÇDAŞ özel sektörde hava kalitesi izleme istasyonu kuran ülkemizdeki ilk ve tek şirkettir” ifadelerini kullandı.
 
“Tesislerimizden çıkan tüm atıkları değerlendiriyoruz”
“Tesislerimizden çıkan tüm atıklar bizim için üründür ve yeniden değerlendiriyoruz. Ekonomiye kazandırıyoruz” diyen Bora; “Cüruflarımızı yapay agrega haline getirip yol ve inşaat sektörüne satıyoruz. Bu sayede doğal taş tüketimini azaltırken doğal kaynakların korunmasına katkı sunuyoruz. Baca tozlarımızı ise Çinko Geri Kazanım fabrikasına gönderiyoruz. Termik Santralimizden çıkan küllerin çok büyük bir bölümü ise çimento ve beton sektörüne satılıyor. Atık yönetiminde batılı ülkelerin koyduğu hedefleri çoktan yakaladık. Ters osmoz tekniği deniz suyunda ürettiğimiz tatlı su ile içme suyu dahil tesislerimizi tüm su ihtiyacını denizden karşılıyoruz. Bu sayede yeraltı sularını tüketmiyoruz. Denizden tatlı su elde etme kapasitemiz 24.000 m3/gün’dür. Bu rakam Çanakkale’nin günlük su ihtiyacından daha fazladır. Tesislerimizde kullandığımız deniz suyunu tekrar denize vermeden önce balık üretiminde kullanıyoruz. Tesislerimizin ortasında kurduğumuz balık çiftliğimiz ile yılda 100.000 adet çipura ve levrek üretiyoruz. Bu uygulamamızın Dünyada bilinen bir örneği daha yok. Su yönetimimiz bununla da bitmiyor. Tesislere aldığımız soğutma suyu deşarj noktalarına 6 MW kapasiteli enerji türbinleri kurduk. Deniz suyundan HES ile elektrik üreten yine dünyada bilinen ilk uygulama bizim tesislerimizde yer alıyor. Su yönetimi konusundaki bu çalışmalarımız Birleşmiş Milletler tarafından övgü ve ödüle layık görüldü. Su yönetimi projemizi 2012 yılında BM Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesinde, dünya ülkelerine örnek gösterildi. Bu yıl Kocaeli Sanayi Odası Bekirli Termik Santralimizi Büyük Çevre Ödülüne layık görürken, İstanbul Sanayi Odası Biyoçeşitlilik Raporumuza özel çevre ödülü verdi. 2014 yılında yayınladığımız Biyoçeşitlilik raporu ülkemizde özel bir şirket tarafından yayınlanan ilk rapor olma özelliğini taşıyor. Rapor ile tesislerimiz çevresinden karasal ve denizsel ekosistemlerdeki tüm canlıların envanterini çıkardık ve önemli olanları koruma altına almak için çalışmaya devam ediyoruz. 2014 yılında aldığımız son ödül ise Enerji Bakanımızın elinden aldığımız Enerji Oscar Ödülü oldu. Ulusal ve uluslar arası alanda aldığımız çevre ödüllerin sayısı 20’ye yaklaştı” şeklinde konuştu.
 
Karataş; “İÇDAŞ, üzerine düşen sosyal sorumluluğun her zaman bilincinde”
İÇDAŞ Maden İşletmeleri ve Basın Halkla İlişkiler Müdürü Suat Karataş ise şu şekilde konuştu: “İÇDAŞ olarak toplumun yaşam kalitesinin arttırılması, eğitim olanakları ile sosyal hayatın iyileştirilmesi, toplumsal duyarlılık çerçevesinde ihtiyaçların belirlenmesi ve giderilmesine yönelik birçok çalışma yapılmış ve yapılmaya devam etmektedir. Çanakkale panoramasını kucaklayan mutluluk ormanı ve tesislerimiz içindeki doğal yaşam parkları doğayla barışık sürdürülebilir üretimin anlayışımızın ifadesidir. İşletmelerimizin içinde ve çevresinde sanayi, tarım ve hayvancılığın iç içe başarıyla uygulanabileceğini göstermek, bölge halkına örnek tarım ve hayvancılık işletmeleri sunmak amacıyla levrek ve çupra çiftliğinin yanı sıra büyükbaş et besi çiftliği inşa edilmiş ayrıca meyvecilik ve arıcılık faaliyeti başlatılmıştır. Gerek çevresel gerek kültürel ve gerekse ekonomik anlamda üzerine düşen sosyal sorumluluğun her zaman bilincinde olan İÇDAŞ, bölgedeki sosyal sorumluluk projelerine sağladığı gönüllü destekle bu konuda da öncülük yapmaktadır. Yürüttüğümüz bu çalışmalar daha birçok ödüle layık görüldü. 2014 yılında Parion, Apollon ve Troya kazılarına verdiğimiz destek, TİSK tarafından ülkemizdeki en önemli 20 Sosyal Sorumluluk Projesinden biri olarak ödüllendirildi.” Yapılan konuşmaların ardından basın mensuplarının yönelttiği sorulara da cevap verildi.
Paylaş