100 yıl sonrasının müzesi gibi tasarlandı

Bu yıl 10’cusu düzenlenen Çanakkale Troas Arkeoloji Buluşması’nın ikinci gününde Yalı Hanı’na Doç. Dr. Rüstem Aslan ve Prof. Dr. Nurettin Arslan konuk oldu.

427
 
ÇOMÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Troia Ören Kazı Heyeti Başkan Yardımcısı Doç.Dr. Rüstem Aslan Troia Müzesi’nin tasarlanırken bölgenin jeomorfolojik özelliklerinin göz ününde bulundurulduğunu belirterek, müzenin 100 yıl sonrasının müzesi gibi tasarlandığını söyledi. Troia Müzesi’nin Çanakkale’deki bir çok dinamiği harekete geçirecek bir proje olduğunu belirten Aslan müzenin yapımının 150.yıla denk gelmesinin büyük şans olduğunu ve eserlerin Anadolu topraklarına geri dönmesinin çok anlamlı olduğunu söyledi.
 
Prof.Dr. Nurettin Arslan ise Yalı Hanı’nda yaptığı sunumda Arkeoloji Müzesi’nin Troia Müzesi’ne taşınmasına tepki göstererek, farklı dönemlere ait eserlerin aynı yerde sergilenmesinin ziyaretçilerde algı yanılmasına neden olacağını belirtti.
 
Çanakkale Bilim Sanat ve Kültür Etkinlikleri Derneği (ÇABİSAK) tarafından düzenlenen ve 10-21 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan “Çanakkale-Troas Arkeoloji Buluşması” kapsamında Çanakkale il sınırları içinde gerçekleştirilen arkeolojik kazıların, kazı sonuçlarının kent halkıyla paylaşılmasını amaçlayan etkinlik kapsamında önceki gün Doç.Dr. Rüstem Aslan ve Prof.Dr. Nurettin Arslan sunum yaptı.
 
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi-Arkeoloji Bölümü Öğretim üyesi ve Troia Ören Kazı Heyeti Başkan Yardımcısı Doç.Dr. Rüstem Aslan bu sene Troia’da kazı yapılmadığını, düzenleme yapıldığını belirterek “Troia’ya yolunuz düşerse biraz daha farklı bir Troia göreceksiniz” dedi. Aslan Valiliğin sağladığı kaynaklarla Troia’da temizleme çalışma yaptıklarını belirterek önümüzdeki yıl Agora’da yapılacak kazıların ön hazırlıklarını tamamladıklarını belirtti. Aktaş turistlerin geldiği yerin korunmasının zor olduğuna dikkati çekerek,”Korumak oldukça zor, tahrip ediliyor” dedi. Troia Ören yerinde yürüme yollarının büyük bir bölümünü onardıklarını belirterek, Troia’ya gelen turist sayısının her geçen gün arttığını, yolların da çok dayanıklı olmadığını söyledi. 25 yıllık Korfmann kazılarının yayınlanması için yapılan yayın çalışmalarının tamamlandığını dile getiren Aslan Çanakkale Belediyesi’nin yardımıyla Korfmann’ın önemli makalelerini bir araya getirdiklerini söyledi.
 
Doç.Dr. Rüstem Aslan Troia Müzesi’nin eksizlerini paylaşarak mimari yapısı ve çevresel koşulları hakkında bilgi verdi. Troia Müzesi’nde çalışmaların devam ettiğini belirten Doç.Dr.Rüstem Aslan: “ Müze somut bir hale geldi. Mimari programı bitecek ve yıl sonunda temeli atılacak. Buluntular ve Pelsinvanya Üniversitesi’nde de eserler geldi” dedi. 26 akstan oluşan eserlerin Ankara’da durduğunu belirten Aslan Troia Müzesi’nin eksizlerini paylaştı. Troia Müzesi’nin tasarlanırken bölgenin jeomorfolojik özelliklerinin göz ününde bulundurulduğunu belirterek müzenin girişi ve çıkışının farklı olduğunu belirtti. Topografyanın eğimli olduğunu ifade eden Aslan Müze sergi alanı olduğunu binanın kubik bir görünüme sahip olduğunu söyledi. Müze içinde kapalı sergi alanının da olduğunu belirten Aslan mimari plan yapılırken köyle iç içe olmasına dikkat edildiğini ve peyzaj olarak bölgeye uygun bir planlama yapıldığını söyledi. Kübik yapının çevreye uyumlu olduğunu belirten Aslan depo ve laboratuar gibi alanların yerin altında olduğunu belirtti. Çevrenin bitkisel özelliklerine sadık kalınarak tasarlanan binanın topografyaya aykırı olmadığını belirten Aslan binanın dış malzemesinin ahşap izlenimi veren metal bir malzeme olduğunu, müzenin yollarının da antik yapıya uygun olduğunu belirtti. 5000 metre kareye yakın bir depo alanının yerin altında tasarlandığına dikkati çeken Aslan müzenin 100 yıl sonrasının müzesi gibi tasarlandığını söyledi. Müzede merdiven olmadığını belirten Aslan rampadan yukarıya çıkıldığını belirterek helozonik etkili bir yürüyüş şekli olduğunu belirtti. “Troia Müzesi Çanakkale’deki bir çok dinamiği harekete geçirecek bir proje ve 150.yıla denk gelmesi büyük şan”s diyen Aslan değerlerin Anadolu topraklarına geri dönmesinin çok anlamlı olduğunu ekledi.
 
“Farklı dönemlere ait eserlerin aynı yerde sergilenmesi
ziyaretçilerde algı yanılmasına neden olur”
Doç. Dr. Rüstem Aslan’dan sonra sunum yapan Prof.Dr. Nurettin Arslan ise Arkeoloji Müzesi’nin Troia Müzesi’ne taşınmasına tepki göstererek müze sadece tarihi eserlerin sergilendiği bir yer olarak algılanmamalıdır derken, Arkeoloji Müzesi taşınırsa il müzeden mahrum kalır ve müze ziyareti için insanlar 20 km uzağa gitmek zorunda olur. Troia’da yer alacak eserlerin ona uygun olması gerektiğini belirten Prof.Dr. Nurettin Arslan farklı dönemlere ait eserlerin aynı yerde sergilenmesinin ziyaretçilerde algı yanılmasına neden olacağını belirtti.
Paylaş