"Zamlar bayram hediyesi oldu!"

695
Kurban Bayramına sayılı günler kala, zam üstüne zam gelmeye devam ediyor. Elektrikten akaryakıta, mutfağın olmazsa olmazı yağ ve salçadan, deterjan ve peçete gibi birçok ürüne gelen zamlar karşısında, vatandaş çaresiz. Bayram heyecanı yerini; etiket fiyatlarına bakmadan yapılan alışverişlere, yarısı boş pazar çantalarına ve nasıl ödeneceği kara kara düşünülen faturalarla bıraktı. Çanakkale`de son olarak su ve ekmeğe zam geldi. 0-10 metreküp su 4.77 TL`den 6.20 TL`ye çıkarken 200 gram ekmek 4 TL`den, 800 gram ekmek ise 8 TL`den satılmaya başlandı. Tüketiciyi Koruma Derneği Şube Başkanı Ali Rıza Berkit, gelen zamlar karşısında yurttaşın her geçen gün daha çok ezildiğini ifade ederek, "Tüketiciler çok mutlu. Hem yerel yönetimden hem de merkezi hükümetten bayram hediyesini aldı. Yerel yönetimden yüzde 35-37`lik su zammı merkezi hükümetten de aldı. Tarımla ilgili, çiftçilik, buğday politikasıyla ilgili olarak ekmek fiyatları zam alarak 4 lira oldu. Deyim yerindeyse, bizler zıvanadan çıktık. Suya yüzde 37 zam az, yüzde 95 zam istiyoruz. Ekmek fiyatları da düz 10 lira olsun" dedi. Tüketicinin marketlerde fiyatları sormadan alışveriş yaptığını kaydeden Berkit, "Vatandaş, bir dönem, hangi ürün nerede ucuz diye araştırıyordu. Ama artık o da bitti. Hiçbir şey ucuz değil" ifadelerine yer verdi.
 
"Zıvanadan çıktık"
Berkit, gelen zamlara tepkisini, "Tüketiciler çok mutlu. Hem yerel yönetimden hem de merkezi hükümetten bayram hediyesini aldı. Yerel yönetimden yüzde 35-37`lik su zammı merkezi hükümetten de aldı. Tarımla ilgili, çiftçilik, buğday politikasıyla ilgili olarak ekmek fiyatları zam alarak 4 lira oldu. Deyim yerindeyse, bizler zıvanadan çıktık. Suya yüzde 37 zam az, yüzde 95 zam istiyoruz. Bayram hediyesi olarak gözden geçirsinler istiyoruz. Ekmek fiyatları da düz 10 lira olsun. Biz de kurtulalım, onlar da biraz daha rahat etsinler. Hükümet buğday ithal etmeye devam etsin. Belediye de sosyal projelere ağırlık versin. Yüzde 90`lık 95`lik zam yapsınlar. Biz de zıvanadan çıktık." sözleriyle gösterdi.
 
"Bizim de yapacak bir şeyimiz kalmadı"
Belediyenin bilimsel çalışmalarına ağırlık vermesi gerektiğini dile getiren Başkan Berkit, "Belediyenin yenilebilir enerji üretmesi gerekiyor" dedi. Belediyenin su arıtma tesislerine elektrik faturasının bir ayda 3 kat artmasıyla ilgili olarak Berkit, "Elektriği güneş enerjisi ile temin etsin. Çok geç kalmış bir karar. Elektrik faturalarının çok olacağı belliydi. Geliyorum diyordu. Belediyeler, eleştirince çok kızıyor ama bizim de yapacak bir şeyimiz kalmadı" dedi.
 
"Üreticiler rahat etmedikçe, tüketicinin rahat etmesi imkansız"
Marketlerde, mutfağın olmazsa olmazı sıvı yağ, makarna, salça gibi ürünlere gelen zamlar karşısında vatandaşın tepkisiz kalmaya başladığını kaydeden Berkit, "Tüketici marketlerden alabileceği birkaç ürünü alıp gidiyor. Fiyatlar nedeniyle marketlerde, alışveriş yaptıkları yerlerde tartışmıyor. Fiyatların neden yükseldiğini sormuyor. Vatandaş, bir dönem, hangi ürün nerede ucuz diye araştırıyordu. Ama artık o da bitti. Hiçbir şey ucuz değil. Herkes hızlı bir şekilde etiketini değiştiyor. Biz bile Halkın Bakkalı`nda üreticiyi mi kollayacağız, tüketiciyi mi koruyacağız diye düşünüyoruz. Bazen üreticiyi koruyoruz ama o zaman tüketici mutsuz. Bazen de tam tersini yapıyoruz. Bu ülkede üreticiler rahat etmedikçe, mutlu olmadıkça, üretime devam etmediği sürece; tüketicinin rahat etmesi imkansız" sözlerine yer verdi.
 
"Lokantacılar Odası, Ziraat Odası öneri getirsin"
Ekmeğe yapılan zamma yönelik Berkit, "Ekmek fiyatını öneren Lokantacılar Odası ise, ona yönelik çalışmaları lazım. Hasat zamanı geldi. Ellerini cebine koysunlar. Buğday alıp bir yere koysunlar. Fırınlara, buğday ve un takviyesinde bulunsunlar. Üretimi destekleyecek bir şeyler yapsınlar. Öneriler getirsinler. İthalata dayalı buğday sisteminde, şakayla karışık 10 lira dedik ama 10 lira da olur. Eylül-ekim aylarında buğgay dikim ayı. Şimdiden herkes yer baksın. Hep beraber dikelim. Hep beraber üretelim. Üretmezsek, bu ülke de her alanda geri geri gideceğiz. Her geçen gün iyice yiyemez, tüketemez hale geleceğiz. Vatandaş olarak da sivil toplum örgütleri olarak da bir şey yapmamız lazım. Ziraat Odası`nın bir şey yapması lazım. Üretime katkı sunması, teşvik etmesi lazım. Ama maalesef ülkemizde böyle şeyler olmuyor" diye tepki gösterdi.
(Damla Yeltekin)
Paylaş