Türkiye İstatistik Kurumu’na göre ülkedeki yoksulluk oranı önceki yıla göre 0,5 puan geriledi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2023 yılına ilişkin yoksulluk verilerini açıkladı. Buna göre, ülkedeki yoksulluk oranı önceki yıla göre 0,5 puan azalarak yüzde 13,9 olarak gerçekleşti.
Gelir ve yaşam koşulları araştırması, 2022 yılını referans alarak yapıldı ve hanehalkı gelirleri, büyüklüğü ve kompozisyonu dikkate alınarak eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine dönüştürüldü.
Yoksulluk sınırı, eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin belirli bir yüzdesi olarak hesaplandı. Örneğin, medyan gelirin %50'si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı %13,9 oldu. Medyan gelirin diğer yüzdeliklerine göre hesaplanan yoksulluk sınırları da farklı sonuçlar verdi.
Hanehalkı tipine göre incelendiğinde, çekirdek aile bulunmayan birden fazla kişiden oluşan hanehalklarında yoksulluk oranı %8,0'e gerileyerek en düşük seviyeye indi. Tek kişilik hanehalklarında ise yoksulluk oranı artarak %9,5'e yükseldi.
Hanehalkı tipine göre eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %50'si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranlarına bakıldığında; çekirdek aile bulunmayan birden fazla kişiden oluşan hanehalklarında yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 3,7 puan azalarak %8,0, tek kişilik hanehalklarında ise 2,0 puan artarak yüzde 9,5 oldu. En az bir çekirdek aile ve diğer kişilerden oluşan hanehalklarının yoksulluk oranı 2,1 puan azalarak yüzde 17,5, tek çekirdek aileden oluşan hanehalklarının yoksulluk oranı ise 0,3 puan azalarak yüzde 13,6 oldu.
Okur-yazar olmayan fertlerin yüzde %27,8'i yoksulken, yükseköğretim mezunlarının sadece %3,2'si yoksul olarak hesaplandı.
Maddi ve sosyal yoksunluk oranı, çeşitli değişkenler dikkate alınarak hesaplandı ve %14,4 olarak belirlendi. Bu oran, geçen yıla göre azalış gösterdi.
Ülkemizde yaşanan deprem nedeni ile 2023 yılında TR63 (Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye) bölgesinde alan çalışması yapılamadığı için İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırması (İBBS) ayrımında verilen bölgesel sonuçlar 25 bölgeyi kapsadı.
Gelire dayalı göreli yoksulluk oranının en yüksek olduğu bölgeler; %16,1 ile TRA2 (Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan), %14,0 ile TR41 (Bursa, Eskişehir, Bilecik) ve %13,9 ile TR82 (Kastamonu, Çankırı, Sinop) oldu.
Göreli yoksulluk oranı Çanakkale’yi de içine kapsayan TR22 bölgesi için 11,7-14 olarak gerçekleşti. Böylece Çanakkale, yoksulluk oranının en yüksek olduğu ikinci bölge şehirleri arasındaki yerini aldı!
Bölgesel olarak incelendiğinde, göreli yoksulluk oranının en düşük olduğu bölgeler TRC1 (Gaziantep, Adıyaman, Kilis), TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) ve TRC2 (Şanlıurfa, Diyarbakır) olarak belirlendi.
Yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olan fertlerin oranı %31,0 olarak hesaplandı. Bu risk yaş gruplarına göre farklılık gösterdi ve 0-17 yaş grubunda %39,7, 18-64 yaş grubunda %28,0, 65 ve üstü yaş grubunda ise %26,6 olarak tahmin edildi
Kurumsal olmayan nüfusun %32,6'sı konutunda izolasyondan dolayı ısınma sorunu yaşarken %32,0'ı ise sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçeveleri vb. problemlerle, %19,8'i trafik veya endüstrinin neden olduğu hava kirliliği, çevre kirliliği veya diğer çevresel sorunlarla karşılaştı.
(DAMLA YELTEKİN)