Sinüzit, sinüslerin iltihaplanması sonucu oluşmakta ve genellikle üst solunum yolu enfeksiyonları sonrası ortaya çıkmaktadır. Burun tıkanıklığı, yüzde baskı hissi ve ateş gibi belirtilerle kendini gösteren sinüzitin sebep olduğu baş ağrısıysa yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir. Medicana Zincirlikuyu Hastanesi Kulak, Burun ve Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Süleyman Yılmaz, “Sinüzit erken teşhis ve doğru tedavi ile kontrol altına alınabilir ancak tedavi edilmediğinde ciddi komplikasyonlara yol açar” dedi.
Sinüzit ihmal edilmemeli
Sinüzitin tedavi edilmediğinde göz ve beyinle ilgili sorunlara neden olabileceğine değinen Doç. Dr. Süleyman Yılmaz, “Sinüzitte erken teşhis ve tedavi olmazsa göz komplikasyonları yaşanabilir. Sinüzit, göz etrafında ve içinde enfeksiyonlara neden olup görme kaybı ve göz hareketlerinin bozulması ile sonuçlanabilecek ciddi sorunlara yol açabilir. Ayrıca tıpta interkranial komplikasyon olarak adlandırılan menenjit ve beyin apsesi gibi sorunlar meydana gelebilir. Bunun yanında sinüs kemiklerinde erimeyle sonuçlanan ve acil müdahale gerektiren sorunlar da ortaya çıkabilir. Bu nedenle de ihmal edilmemelidir” şeklinde konuştu.
Ateş olması enfeksiyonun şiddetini gösterir
Sinüzitin, genellikle soğuk algınlığı, grip gibi viral enfeksiyonlar sonrasında sinüslerin iltihaplanmasıyla ortaya çıktığını belirten Doç. Dr. Süleyman Yılmaz, “Alerjiler, burun tıkanıklığı ve sinüslerin hava almasını engelleyen anatomik bozukluklar da sinüzit gelişimine yol açabilir. Sinüzit genellikle viral enfeksiyonlar sonucu gelişir ancak bakteriyel ve mantar enfeksiyonları da etkili olabilir. Sinüslerin iltihaplanması, mukus üretiminin artmasına ve sinüslerin boşalmasının engellenmesine yol açar. Bu da baş ağrısı, yüzde baskı hissi, burun tıkanıklığı gibi şikayetlere neden olabilir” diye görüş verdi. Sinüslerdeki iltihaplanma sonucu burun tıkanıklığı da geliştiğini ifade eden Doç. Dr. Süleyman Yılmaz, ”Sinüslerdeki basınç artışı, baş ağrısı ve yüzde baskı hissine yol açar. Sarı veya yeşil renkte yoğun mukus akıntısı görülür. Ateş, enfeksiyonun şiddetini gösteren bir belirtidir. Burun tıkanıklığı nedeniyle koku alma duyusu azalır. Sinüslerden gelen mukus, geniz akıntısı yaparak öksürüğe neden olabilir. Sinüzit, halsizlik ve genel hastalık hissi de oluşturabilir” şeklinde konuştu.
Kronik sinüzit cerrahi ile tedavi edilebiliyor
Baş ve yüzdeki ağrıyı hafifletmek için ağrı kesiciler
kullanılabileceğini belirten Doç. Dr. Süleyman Yılmaz, sinüzit
tedavisi ile ilgili şu bilgileri verdi:
“Burun tıkanıklığını gidermek için kortizonlu burun spreyleri
önerilebilir. Sinüs bölgesine sıcak kompres uygulamak, rahatlama
sağlayabilir. Bakteriyel enfeksiyonlarda antibiyotik tedavisi
gerekebilir. Akut sinüzit komplikasyonları gelişirse veya sinüzit
kronikleşirse, sinüslerin boşaltılması için cerrahi müdahale
gerekebilir. Cerrahi, tıkanmış sinüs kanallarını açarak
sinüslerin düzgün bir şekilde boşalmasını sağlamak amacıyla
gerçekleştirilir. Endoskopik cerrahi yöntemler, sinüslerin
boşaltılması ve anatomik bozuklukların düzeltilmesi için
kullanılabilmektedir.”
Bu öneriler sinüzitten koruyor
Erken teşhis ve uygun tedavi ile sinüzit kontrol altına alınabilir. Sinüzitin gelişme riskinin alınacak bazı önlemlerle de azaltılabileceğini vurgulayan Doç. Dr. Süleyman Yılmaz, sinüzitten korunmanın yöntemlerini şöyle detaylandırdı:
“Soğuk algınlığı ve grip gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarından
korunmak, sinüzit gelişimini engelleyebilir.
Bağışıklık sisteminin güçlü olması için dengeli beslenilmeli,
düzenli egzersiz yapılmalı ve kişinin yeteri kadar uyuması
gerekir.
Var olan alerjilerin kontrol altında tutulması ve düzenli ilaç
kullanımı sinüzite yol açan faktörleri azaltabilir.
Sigara, sinüslerin sağlığını olumsuz etkilediği için sigara
kullanımından kaçınılmalıdır.
Ani sıcaklık değişimlerinden kaçınılmalı, soğuk havalarda baş ve
yüz korunmalıdır.
Hijyen de çok önemlidir. Ellerin sık sık yıkanması ve burun
temizliği solunum yolları enfeksiyonlarını önlemeye yardımcı
olabilir.”