havadurum

Süt fiyatlarında uçurum büyüyor; Çiftçide 4.70, markette 18 lira!

746
Ulusal Süt Konseyi`nin 29 Kasım tarihli toplantısında, yüzde 50`ye yakın zam ile 8 Aralık`tan itibaren geçerli olmak üzere, 4 lira 70 kuruş olarak ilan ettiği çiğ süt fiyatında çiftçinin yüzü 15 gün gülmedi... 200 liranın altında olan süt yemi fiyatı ile 4.70 olarak belirlenen çiğ süt fiyatında yeni güncelleme bekleniyor. Zira, yaklaşık bir ayda süt fiyatında yüzde 50`ye yakın artış söz konusu. 
 
Çiftçide 4.70, markette 18 lira!
Tarım Kooperatifleri Merkez Birliği Genel Başkanı Mehmet Özkurnaz, artan maliyetler, çiftçi-market arasındaki süt fiyatı uçurumları ve hayvancılığı değerlendirdi. 8 Aralık`tan itibaren, çiftçinin 4 lira 70 kuruştan sattığı süt, marketlerde çeşidine göre 14 lira ile 20 lira arasında değişiyor. 1 kilo süt yeminin 5,20 ile 5.80 arasında değiştiği, ancak 1 litre süt fiyatının 4.70 ile anlamsızlaştığını dile getiren Özkurnaz, "Çiftçinin süt fiyatı sevinci 15 gün bile sürmedi. Biz ürettiğimiz sütün yağını, proteinini biliyoruz. Fiyatları değişse de paketin içindeki süt aynı. Ancak marka marka değişiklik gösteriyor. Süt fiyatındaki uçurumda tek kazanan marketler. 4.70 fiyat belliyken, 15-20 liralara süt satılıyorsa, burada bir sıkıntı var demektir. Market zincirlerine gidene kadar, çiftçiden çıkışından itibaren herkes üzerine koyarak fiyatı katlıyor. Ne çiftçi kazanıyor, ne tüketici..." dedi. 
 
Ulusal Süt Konseyi`ne çağrı; "Süt fiyatları yeniden değerlendirilmeli"
Kur yükselişine bağlı olarak artan maliyetlerin ithal süt yemindeki artışa neden olduğunu dile getiren Özkurnaz, 2-3 günde bir gelen zamlarla yem fiyatları, süt fiyatının baz alındığı eşiği çoktan geçtiğini söyledi. Özkurnaz, "1.1 kiloluk 19 protein yemin süt fiyatının üzerine geçmemesi gerekirken, süt fiyatı 4.70, yem fiyatı ise en düşük 5.20 oldu. Bu durumda, Ulusal Süt Konseyi`nin yeniden toplanarak çiğ süt fiyatını değerlendirmesi gerekmektedir. 8 Aralık`taki süt fiyatı, bugünün şartlarına uygun değildir" dedi. 
 
"Çiftçi gübre atmadan ekim yapıyor"
Döviz kurlarındaki artış, sadece hayvancılık değil, tarımsal üretimin tüm alanlarında sıkıntıya neden oluyor. Traktörden pulluğa, alet ve ekipmanlardan, gübreye ve mazota kadar maliyet fiyatlarının önlenemez yükselişi çiftçiyi üretimde zor durumdu bırakıyor. Özkurnaz, "Çiftçimizin aldığı gübrenin kaç kat pahalandığı belli değil. Traktöründe kullandığı mazotun fiyatı her gün yükseliyor. Ancak üretim için çiftçi gübreyi kullanmak, traktörünü çalıştırmak, alet ekipman almak zorunda. Maliyet artışı nedeni ile çiftçi, gübre atmadan arazisine ürün ekiyor, ya da dönümüne 25 kilo atacağına, 5-10 kilo atarak üretim yapmaya çalışıyor. O nedenle ülkemizdeki tarımsal verimin düşeceğini tahmin ediyorum. Türkiye, tarım ürünlerinde kendi kendine yetebilen ülke olmaktan çıkmış durumda" değerlendirmesinde bulundu. 
 
Üretici hayvanlarını kesime gönderiyor
Hayvan kesim fiyatlarında ve et fiyatlarında ciddi bir artış söz konusu. 60-68 lira arasında kesimlerin yapıldığı bilinirken, süt hayvancılığını bırakan çok sayıda çiftçinin hayvanını kesime gönderdiğini ifade eden Özkurnaz, "Bu da hayvancılığı bitiren en önemli konudur. Süt hayvancılığı yapan çiftçimiz, girdi maliyetlerinin yüksekliğinden dolayı para kazanamazsa, o hayvancılığı yapmaz ve elinden de hayvanlarını çıkararak kesime verir. Hayvancılığı bırakan bir çiftçinin bugünün şartlarında tekrar hayvancılık yapması ise mümkün değil" dedi. 
 
"Süt ithal etmek istemiyoruz"
Türkiye`nin 22 milyon ton ortalamayla, Avrupa`da ve dünyada üst sıralarda süt üretimi yapan bir ülke olduğunu dile getiren Özkurnaz, "Çiftçimiz bu işin içinden çıkamazsa, süt ithal eden bir ülke durumuna gelmek istemiyoruz. Gelecek açısından baktığımızda, süt üretimimiz çok aşağıya düşebilir, süt hayvancılığı sıkıntı yaşayabilir. Süt üretiminin ve hayvancılığın tekelleştiği, sadece büyük işletmelerin kontrollü ve daha pahalıya süt sattığı bir döneme girmek istemeyiz" dedi.
(Seçkin Sağlam )
 
 
Paylaş