Şehr-i manzara

Çanakkale`de başarılı konut projelerine imza atan Karacanlar İnşaat şimdi de “Şehr-i Manzara” ile konut alanında bir çok şeyi değiştirmeye hazırlanıyor.

2001 yılında inşaat alanına giren ve gerçekleştirdiği projelerle dikkatleri üzerine toplayan Karacan İnşaat yeni projesi Şehr-i Manzara ile kentte büyük bir değişimi müjdeliyor. Kuruluşundan bugüne kadar yüzlerce konut üretimine imza atan, Çanakkale`nin konut ihtiyacını karşılamada önemli bir rol üstlenen Karacanlar İnşaat Sahibi Şakir Karacan’la yaptığımız görüşmede ülke ekonomisinden Çanakkale gündemine kadar pek çok konuyu masaya yatırdık. Karacan İnşaat olarak dürüstlüğe büyük önem verdiklerini ifade eden Karacan; “Karacanlar İnşaat olarak sektördeki tecrübemizden hareket ederek insana ve çevreye duyduğumuz saygıyla, bugünü ve yarını gelecekle buluşturuyoruz” dedi.

 

Olay: "Ekonominin son durumunu bize değerlendirir misiniz?

Şakir Karacan: "Türkiye ekonomisini ele alırken dünyadaki konjonktürü de göz ardı etmemek lazım. Bugün büyük bir güç niteliğini taşıyan Japonya 20 yıldır krizde. Belki bunu bir çoğumuz bilmiyoruz. Zaman zaman çıkıyor gibi olsa da bir türlü bunu atlatamadı. ABD 2006`da krize girdi. 2008`de tam ABD krizden çıktı derken Avrupa ülkelerinde kriz baş gösterdi. Ama Avrupa ülkelerinin krizden çıkması çok kolay olmayacak. Türkiye 2001`de ağır kriz yaşadı. Ama kolay ve hızlı atlatıldı. Bana göre bunu çabuk atlatmasının iki nedeni vardı. İlk Olarak 2002`de seçilen hükümetin, hem siyasi hem ekonomik anlamda doğru politika izlemesi. Bir de bunun yanında konjonktürün o zaman için ona uygun olmasıydı. Bütün dünyada koşullar birbirine bütünleşmiş hale gelmiş bir sistem söz konusu. Krizden etkilenmemek neredeyse imkansız. Küresel sistem o zaman çıkıştaydı. Türkiye bunu da kullanarak bu krizi atlattı. Ondan sonra Türkiye`nin önüne geçilemeyecek derecede bir sıçrama oldu. Bu konuta da çok yansıdı. 2000`de deprem öncesi yapılan konutlar bu tarihten sonra yapı denetim yönetmeliklerinin çikmasi ile revize edilmeye başladı. Sonuçta bir güç ve para gerektiriyordu. Türkiye bunu da sağladı. Hep halkımız olarak olaylara karamsar bakmaya alışığız. Hep kriz var söylemi var. Bunu söylemek basit. Ama aslında ülkede kriz yok ve ülkenin önü olabildiğince açık. Son zamanlardaki siyasi manevralar yargı reformu, Kürt sorunu, terör sorunu da çözülürse ülkenin önüne geçilemeyecek. Türkiye büyük sıçrama gerçekleştirecek. Ortadoğu da yönlendiren ülke konumuna geldik. Sözü dinlenen ülke olma yolundayız. Bunların hepsi ekonomi ile oluyor. Ekonomi kötü giderse hiç birini yapma olasılığı yok. Ekonomi iyi giderse bir çok şeyi başarabiliriz.

 

Şakir Karacan: "Şu anda bunu düşünmüyorum. Böyle bir durumda görünmüyor. Tam aksi Türkiye`nin önü çok açık. Avrupa ülkeleri krizdeler. Gelişmiş ekonomiler bu krizi yaşıyorken Türkiye bundan etkilenmeden yoluna devam ettiyse bu günden sonra çok daha iyi olacaktır.

 

Şakir Karacan: "Ülkenin durumu iyi oldu mu, her anlamda ne kadar iyi olursa bu bütün şehirlere de yansır. Çanakkale tarihi, doğası, denizi ile çok önemli yere sahip. Biz de burada yaşadığımız için çok şanslıyız. Çanakkale hak ettiği noktada değil. Birey olarak bizlere de çok görev düşüyor. 2000`den önce oluşmuş yapı stoku var. Bunun önümüzdeki 10-15 yıla yayılarak revize edilmesi gerekir. Hangi yollarla yapılır devlet eliyle mi özel sektör mü yapar, bunu gerekli merciler bilir. Bunun acilen yapılması gerekmektedir. Öte yandan alt yapı olarak Çanakkale bir çok şeye hazır değil. Çanakkale`nin denize paralel olarak gelişmesi bir artıdır. Ama bunu biz çok doğru kullanmıyoruz. Denize kıyısı olan şehirler denize paralel gelişiyor. Biz bunu Çanakkale`de ne kadar sağlayabildik? Sarıçay, Fevzipaşa Mahalleleri var. Ama durum ortada. Sarıçay`a el atıldı. Ama ne kadar yeterli oldu? Çanakkale`ye daha çok hizmet lazım. Bireyler olarak biz de katkı sağlamalıyız. İnşaat sektörü olarak ne kadar doğru işler oluyor bu tartışılır. Zamanında planlama hataları da yapılmış. Küçük parseller yapılmış. Bunlar yapıldığı zaman tamamen bir yapı kirliliği oluşuyor. Bir yandan 2000 öncesi oluşmuş olan eski yapıların revize edilmesi gerekirken bunu yapmadan bir başka kirlilik stokunu oluşturuyoruz. O da Çanakkale`de şu an üretilen konutlar. İhtiyaçlar farklılaşıyor. On sene önceki ihtiyaçla bugünkü aynı değil. 10 sene önce lüks olarak tabir edilen konut bugün ihtiyacı karşılayamıyor. Şu an üretilen konutlar 50 ya da 100 yıl kalacak. Bu yapılan yapıları 10 yıl sonra revize etmek mümkün görünmüyorsa planlama ona göre yapılmalı. Kent içinde konutlarda yeşil alan ihtiyacı var. Daha çok şehrin dışını imara açarak daha çok yeşil alan bırakarak sosyal donatı içeren yapılarla Çanakkale’yi güzelleştirebiliriz.

 

Şakir Karacan: "Şehrin gelişimi açısından baktığımız zaman kent sahile paralel gelişiyor. Çan yolu tarafına gitmiyor. Denize paralel aksta gelişmesi lazım. Diğer şehirlerde sürekli güney tarafına ve ana giriş yolları üzerinde gelişir. Çanakkale-Lapseki tarafından Bursa girişi ve İzmir yolu girişi var. Lapseki girişi denizden uzaklaştığı için konutların gitmesi doğru değil. Daha çok sanayi gidebilir. Yaşamsal alanlar olarak denize paralellik çok önemli. Kentin Karacaören tarafına da gitmesi çok doğru değil. Esenler dediğimiz bölge 4-5 sene iyi gelişti ama artık orada tıkandı. Genelde şehirlerin sonu çok gelişmez. Daha çok giriş noktaları gelişir. Bu anlamda kepez tarafı gelişme açısında çok uygun. Hem denize bakış hem de cephe açısından çok müsait. İlerde daha da gelişecek. Çanakkale’nin parlayan yıldızı Kepez. Konsept projeler oraya yöneldi. Karacaören`de 200 daire üret deseler üretilmez çünkü müşteri gelmez. 2000 öncesi yapılara baktığımızda örnek olarak Demircioğlu Caddesi, başka şehirden gelen insanın ilk geçeceği nokta. Demircioğlu Caddesi eski, kirli cadde olarak görünür. Çanakkale’ye hiç gelmeyen burayı farklı hayal eder ama gelip gördüğü zaman da çok daha farklı şeyle karşılaşıyor. Bu da hepimizin ayıbı. Çanakkale bu olmamalı. Bundan çok daha ileri noktada olmalı. Kordon tarafı da çok değerli. En çok gezip gördüğümüz nokta. Ama orada da bütün yapılar eski bunlarda revize edilmeli. Merkez, Çanakkale`dediğimiz bu noktalar bir an önce revize edilmeli. Bu nasıl yapılır, bunu gerekli merciler bilir. Bir an önce el atıp Çanakkale’yi bu kirlilikten kurtarmalılar. Allah korusun deprem olursa ne olacak kentin hali diye düşünmemek elden değil. Çanakkale birinci derece deprem kuşağında. Hal böyleyken bu yapılarda tamamen Allaha emanet yaşiyoruz.

 

Şakir Karacan: "Bir insan bir firmayı kurduğu zaman, ilk başlarda çok da sonunu tahmin edemiyor. Bu gelişmeler sizi belli noktaya getiriyor. Zaman yolculuğu geçerken izlediğiniz yol çok önemli. Hatalı yol izlerseniz hedefe ulaşamazsınız. Ama doğru yolu takip ederseniz hedefin daha üstüne çıkarsınız. Karacanlar İnşaat`ı üç kardeş kurduğumuzda bunu biz de beklemiyorduk. Ama bizim temel hedefimiz müşteri memnuniyeti bir de özde müşteri memnuniyeti lazım. Siz müşterinizi ne zaman memnun etmediyseniz o an sizin çöküsünüzün başladığı andır. Müşteri memnuniyetini ön planda tutarsanız elbette bunun yanında ihtiyaçları da göz önünde bulundurmalısınız. Doğru zaman da doğru proje üretmek ve müşteri memnuniyeti firmanın ilerlemesi şart. Bunu yapabilmek içinde işe sadece maddi anlam da bakmamak lazım. İşe sadece kazanç olarak bakarsanız çok fazla devamlılık olmaz. Parayı hiç gözetmeden iş üretmeyi gözetmek gerekir. Siz onu yaptıktan, başardıktan sonra o firmanın ilerlemesi için gereken potansiyel peşinden gelir. Karacanlar İnşaat’ın kuruluşundan bugüne kadar çok yol kat ettik. En büyük etkende dürüstlük. Sadece para ve kazanç anlamında işe bakmıyoruz. Yaptığımız işin bizi memnun edip yüzümüzü güldürmesi lazım. En başta dürüstlük gelmeli. İşi zamanında teslim etmek ve tarif ettiğimiz konsepte sunmak çok önemli bunlar olduğu zaman da başarının gelmemesi imkansız.

 

Şakir Karacan: “Çanakkale`de nitelikli konuta ihtiyaç var. Çanakkale`de şu ana kadar çok iyi projeleri TV`de izledik. İzmir, İstanbul, Ankara da gördük. Ama Çanakkale büyüdü büyümeye devam ediyor. Büyümeye devam ederken de bunu kirli bir büyüme olarak yapmaktan ziyade daha ileriye dönük ihtiyaçları göz önünde bulundurarak yapmak gerekiyor. Bu anlamda bizim yakında kepez de başlayacak projemiz var. Şehr-i Manzara projesinde gerek Çanakkale gerek dışardan gelenlerin ihtiyaç duyabileceği ve rahat bir yaşam anlamında her şeyi sunuyoruz. Çok iddialıyız.

 

Şakir Karacan: Çanakkale’nin gelişecek en önemli bölgesi güney tarafı kepez üstüne TOKİ 960 konut üretti. Çanakkale gibi bir yerin giriş noktası önüne onları dikmek hiç yakışmadı. O konutlar neden orada yapıldı anlamış değilim. TOKİ lüks konut da üretiyor ama oraya ucube gibi konut üretti. Çanakkale’nin giriş tarafının çok güzel olması gerekirken bu yapılar hiç yakışmadı. 960 adet konut az alan kaplamıyor. Bir de tam yolun kenarında. Ne yazık ki Çanakkale’ye her giriş çikista onları görüyoruz.

 

Şakir Karacan: “Çanakkale’nin artılarından biride deniz ve manzara. Şehr-i manzara bu artıya tamamen sahip. Bütün daireler deniz görüyor. Bunun yanında 22 dönümlük bir arazi. Bu arazinin % 16`sı konut alanı % 84 yeşil alan. Daha detaylı söylemek gerekirse 3 dönüm civarında konut alanı, geri kalan 19 dönüm komple sosyal donatı, yeşil alan, rekreasyon alanı olarak belirlendi. Sosyal alan içinde kafeterya, alış veriş merkezi, spor salonu, basketbol, voleybol sahası, tenis kortu, üç aşamalı havuz var. Çocuk havuzu var. Site sakinleri kullanması için büyük havuz mevcut. Kreş var. Bir insanın bir alanda hiç bir yere ihtiyaç duymadan yaşayabileceği donatılar mevcut. Çanakkale hızla büyüyor. Bu büyümede emeği geçen inşaat firmaları, müteahhitler güzel şeyler üretmeye gayret göstersinler. Daha güzeli üretmeye çalışalım.