Çanakkale Müteahhitler Birliği`nin organize ettiği kahvaltıda basın mensupları ve inşaat sektörünün önde gelen isimleri bir araya geldi. Burada konuşan Müteahhitler Birliği Başkanı Salih Yıldız Çanakkale`de sektörle ilgili yaşanan en büyük problemin arsa sorunu olduğunu dile getirerek, "Arsa yaratamadığımız sürece, arsa fiyatlarının maliyetinin yüksek olması nedeniyle tüketiciye daha çok para ile konutların satılması söz konusu oluyor. Konutların pahalı olmasının nedeni müteahhitler değil. Belediyenin ve İl Genel Meclis`in, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı`nın ucuz arsa üretimi yapması gerekir" dedi. Kentte uzun zamandır devam eden Sosyal Konutlar sorununa değinen Başkan Yıldız, bu konutlarda daha çok emekli vatandaşın oturduğunu hatırlatarak, "Sosyal konut derken, sosyal devlet mantığı insanın aklına geliyor. Sosyal devlette de ne var; TOKİ bugün sosyal konutlar yapmak zorunda. Tek çözüm, sosyal devlet yapısı içerisinde TOKİ Ataköy`e villa yapacağına, gelecek bu insanların sorununu çözecek" sözlerine yer verdi. Üyesi oldukları Türkiye İnşaat Müteahhitleri Federasyonu ve Konfederasyonu`nda da meslek odası kurulmasının gündemlerinde olduğunu dile getiren Yıldız, "Ticaret Odası`nda inşaat sektörü en yüksek komite. Ersin Bey bizi temsil ediyor ve Meclis üyesi. Hal böyle iken ne yazık ki yönetim kurulunda temsil edilemiyoruz. Sektörümüzü, çalışanlarımızı ve şehrin bu konudaki ekonomik yapısını yönlendirebilecek bir ekip oluşturup, Ticaret Odası`nda da söz sahibi olmayı düşünüyoruz. Burada bizi yönlendirebilecek, taşıyabilecek, bizi en iyi kapsayacak arkadaşlarla bir ekip oluşturup; bir yol haritası çizeceğiz" sözlerine yer verdi. Bizim kazancımız, şehrin kazancıdır. Şehir kazanırsa hepimiz kazanırız" diye belirtti.
"Çanakkale arsa sorunu yaşıyor"
Yıldız sözlerini şu şekilde sürdürdü, "Çanakkale`deki en büyük istihdam yaratan ve en çok ekonomiye güç katan, motor görevi gören bir meslek gurubunun temsilcileriyiz. Bunu yaparken ciddi stresler, sıkıntılar ve sorunlarla karşı karşıya kalabiliyoruz. Dünya profiline, ekonomik yapıya baktığımızda bizim de etkilenmememiz mümkün değil" ifadeleriyle başlayarak enerjinin inşaat sektöründe ciddi bir girdi maliyeti olduğunu hatırlattı. Çanakkale`de arsa sorunu yaşandığına dikkat çeken Başkan Yıldız, "Arsa yaratamadığımız sürece, arsa fiyatlarının maliyetinin yüksek olması nedeniyle tüketiciye daha çok para ile konutların satılması söz konusu oluyor."
"Ucuz arsa üretimi yapılması gerekiyor"
Başkan Yıldız konutların pahalılığı eleştirilene cevaben; "Konutların pahalı olmasının nedeni müteahhitler değil. Üreten, riske giren kesim biziz. Arsa maliyetleri çok yüksek. Belediyenin ve İl Genel Meclis`in, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı`nın ucuz arsa üretimi yapması gerekir. Bunu yaparken halkımıza, daire sahibi olacak insanlara katkı sunulmuş olur. 2-3 milyon liralara satılan konutlar, yüzde 25-30 daha düşük rakamlara gelir. Biz bunun peşindeyiz; sosyal sorumluluk içinde olduğumuzdan da bilincindeyiz. Bu şehre borçlu insanlarız; bu şehirde ekmek kazanıyoruz, bu şehrin topraklarında yaşıyoruz. Çanakkale Müteahhitler Birliği kuruluş aşamamızda etik değerleri ortaya koyduğumuzda; insanların nitelikli, alabildiğine sağlam, kendi çocuğunun, eşinin yaşayabileceği, kaliteden ödün verilmeden, tüketiciyle konuşulanların aynısını, ekonomik depresyonlar yaşanırken bile alabildiğine dengeli, tüketiciyi koruyacak bir mantıkta iş yapılması gerektiğini hep söyledik" ifadelerine yer verdi.
"Milletvekillerimizle görüşemiyoruz"
Yıldız mesleklerini icra ederken ciddi fedakarlıklar yaptıklarını dile getirerek, "Şehrin dinamikleriyle buluşmaya çalışıyoruz. Geçtiğimiz günlerde de Defterdar Bey ile de görüştük. Vali bey ile görüştük. Bunları anlatmaya çalıştık. Mustarip olduğumuz bir olay var. Şehrin milletvekilleriyle bir türlü görüşemiyoruz. Ne ziyaretlerimize geldiler. Ne aradığımızda görüşebildik. Biz, hiçbir parti ayrımı düşünmeksizin, kim bu şehre katkı sunuyorsa, kim bu şehirde bir şeyler yapıyorsa biz arkasındayız, destekleriz. Yanlış yapıyorlarsa da söyleriz. Bunu söylemek; her onurlu, aklı başında insanın, yurttaşın görevidir. Bugüne kadar da hiç kimseyi ne ötekileştirdik, ne karaladık, ne bizim partiden ne öteki partiden diye de bir ayrımda bulunmadık. Çanakkale`de ciddi bir imar mevzuatı var. Üretemiyoruz, arsa üretemiyoruz. Kimle konuşacağız bunları" diye sordu.
"Çanakkale için işbirliği ve iş içinde olmamız gerekiyor"
Birlik Başkanı Yıldız kent için işbirliğinin önemine vurgu yaparak, "Çanakkale`deki birliği oluşturmak için hem milletvekillerinin hem buradaki kurumların başındaki müdürler ve en yetkilisi Vali bey ile iletişim halinde olmamız gerekiyor. İşbirliği ve iş içinde olmamız gerekiyor. Bu şehir, daha iyi, yaşanabilir ve Türkiye`de ses getirecek bir şehir olmalı. Belediyesi ile ekonomisi ile doğası ve adalarıyla baktığımızda; apayrı 11 ilçenin oluşturduğu bu şehri çok iyi anlatmak zorundayız. Hiçbirimiz bu şehri bırakıp gitmeyi düşünmüyoruz. Hepimiz bu şehir için, canlarını kanlarını verip bize bu günleri hazırlayanların torunları olarak, vicdanımızın sesini dinlemek zorundayız. Bunu yaparken dünyada baktığımızda inşaat sektörü ciddi sıkıntılarla iç içe. Bu sıkıntılar yaşanırken, Türkiye`nin etkilenmemesi mümkün değil. Bizde rüzgar daha fazla oluyor. Ahlaki değerleri de göz önünde bulundurmamız gerekiyor. Dolar 18 lira olduğunda maliyet rakamları 18`in üzerinden değerlendirilirken dolar 11-12 liraya indiğinde de tüm malzemeleri 18 bazında almaya devam ettik. Burada bir kopukluk var. Güvenilir, adil, hukukun üstün olduğu bir yapı içinde, hem ülkenin genelinde hem de ticari hayatta ciddi gelişmeler ve standart yapı oluşturulur" dedi.
"Herkes inşaat yapmamalı"
Çanakkale`de son zamanlarda yabancı uyruklu vatandaşlara arsa satışı ile ilgili bir takım söylemler olduğunu ifade eden Yıldız, bu konuda İstanbul, Ankara, Antalya ve İzmir`in tercih edildiğini ve Çanakkale`de yabancı uyruklu vatandaşlara satış olayı olmadığını dile getirdi. Ülke genelinden kente rağbetin yoğun olduğuna vurgu yapan Yıldız, "Çanakkale`ye ciddi bir rağbet var. Yaşanabilirlik oranı en yüksek olan il. Bütün gazete ve dergilerde yapılan tespitlerde, huzurun, rahatın ve gerçekten de yaşanabilirliğin üstün olduğu bir yerde rasgele herkesin inşaat yapmaması gerektiğine inanıyoruz. Çevre ve Şehirciliğin getirdiği belli şeyler var; bin metre kareye kadar herkes Ticaret Odası`na kaydını yaptırdığında inşaat yapabiliyor. Bunu da yapmamalı. Çanakkale`nin nitelikli gelişebilmesi için; teknik adamlığın, mühendisi, mimarı olmayan bir şirketin bu tür inşaatları yapmasına izin vermemek gerekir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile bu konuyu görüşüyoruz" dedi.
"Ticaret Odası`nda da söz sahibi olmayı düşünüyoruz"
Başkan Yıldız Türkiye İnşaat Müteahhitleri Federasyonu ve Konfederasyonu`na üye olduklarını hatırlatarak, "Üyelerde de inşaatçılar adına bir odanın oluşması görüşü var. Sanayi odası, ticaret odası gibi. Ticaret Odası`nda inşaat sektörü en yüksek komite. Ersin Bey bizi temsil ediyor ve Meclis üyesi. Hal böyle iken ne yazık ki yönetim kurulunda temsil edilemiyoruz. Sesimizi istediğimiz gibi duyuramıyoruz. Bunlar da bizim için handikap. Yakında Ticaret Odası`nın seçimleri var. Bizim 7`inci ve 8`inci grup ve birbirleriyle bağlantılı gruplarımız var. Oturup, sektörümüzü, çalışanlarımızı ve şehrin bu konudaki ekonomik yapısını yönlendirebilecek bir ekip oluşturup, Ticaret Odası`nda da söz sahibi olmayı düşünüyoruz. İnşaatla uğraşan, inşaat üreten birileri bu komitede sorunlarını bilebilir ve dile getirebilir. Burada bizi yönlendirebilecek, taşıyabilecek, bizi en iyi kapsayacak arkadaşlarla bir ekip oluşturup; bir yol haritası çizeceğiz" sözlerine yer verdi.
"Bizim kazancımız, şehrin kazancıdır"
Yıldız Ticaret Odası`na ilişkin sözlerini şu şekilde devam ettirdi; "Biz, birileri kötü yapıyor demiyoruz. Gelecek arkadaşlarımız daha iyi yapacak diyoruz. Olanlar daha iyi yapmaya çalışsın diyoruz. Bu gönüllülük işine dayalı, bir iş. Önemli olan şehre en iyi ekonomik yapıyı yönlendirecek, önünü açacak, ön görüsü yüksek, esnafı ile tüccarı ile iyi ilişkiler kurabilecek bir ekibin olması; her zaman hepimizin tercihidir. Görev alan arkadaşlarımız muhakkak ki ellerinden geleni yapmışlarıdır. Bu bir devir teslim törenidir. Bayrak yarışıdır. Herkes aday olabilir. Kim çıkacaksa kim saha iyi yapacaksa o gelsin. Bizim kazancımız, şehrin kazancıdır. Şehir kazanırsa hepimiz kazanırız."
"Emekli maaşına endeksli bir ödeme sistemi gelmeli"
Gazetecilerin kentsel dönüşüm ile ilgili sorularını yanıtlayan Başkan Yıldız, "Kentsel dönüşümün olması şart. Sık sık dile getiriyoruz. Çanakkale`nin eski bir yapısı var ve bunun kesinlikle değişmesi lazım. Bazen treni kaçırıyoruz. Günümüzdeki ekonomik şartlar, ister istemez kentsel dönüşüme girecek insanlar; ödeme gücünün düştüğünde, karşılayamama korkusuyla bu tür olaylara girmiyor. Haklı olarak, hiç bir müteahhit de zarar etmek için bir işe girmez. Bu risklere girebilmesi için ya yerel belediyelerin şartlar oluşturması lazım. Düşünün ki Piri Reis Caddesi`nde bir kentsel dönüşüm yapacaksınız. Emeklilerin olduğunu düşünün. Bu insanların gelirleri belli. Bu gelirlerle, bu günkü maliyetlerle kentsel dönüşüme girdiğinizde, bu insanların ödeme gücü var mı? İlk olarak hem yerel hem de genel de, geneldeki ekonomik yapı içinde, kişilerin ekonomik durumları çıkartılmalı. Emekli maaşına endeksli bir ödeme sistemi getirirlerse, kentsel dönüşüm olur. 500 bin, 1 milyon, 1 buçuk milyon lira para verirlerse; kim kentsel dönüşüm yapabilir" diye sordu.
"TOKİ Ataköy`e villa yapacağına, buradaki insanların işini çözecek"
Son olarak sosyal konutlarla ilgili açıklamada bulunan Başkan Yıldız, "Sosyal konutla, uzun zamandır konuşulan fakat çözüme ulaşılamayan bir yap içinde. Sosyal konut derken, sosyal devlet mantığı insanın aklına geliyor. Sosyal devlette de ne var; TOKİ bugün sosyal konutlar yapmak zorunda. Seçildiğimin ertesi gününde de bahsetmiştim. Ancak ve ancak burayı TOKİ çözebilir. Ciddi bir alan. 13 kattan 8 kata düşüş. Herkes kenti katında; 3 kat müteahhite kalacak. Yüzde 60 mal sahiplerine verdiğiniz zaman, hesabın içinden çıkma şansınız var mı? Tek çözüm, sosyal devlet yapısı içerisinde TOKİ Ataköy`e villa yapacağına, gelecek bu insanların sorununu çözecek" sözlerine yer verdi.
(Damla Yeltekin)