Sanayi esnafı 'kan' ağlıyor

1694

 Küçük Sanayi esnafı zor günler geçiriyor. Siftah yapmadan gün geçirdiklerini söyleyen esnaf, krizin etkisinin her geçen gün arttığını söylüyor. Gazetemiz Çanakkale OLAY’a açıklamalarda bulunan esnaf, İlhan Akın, Recep Kenar, Muhsin Ceylandağ ve Muharrem Ünver, yaşanan durgunluktan dolayı sanayide sessizliğin hakim olduğunu söylediler. Mobilya ustası İlhan Akın, müşterinin çok önemli olmadıkça alışveriş yapmaktan kaçındığını belirterek; “Yaz aylarında artış yaşanan döviz kurlarıyla birlikte yükselen fiyatlar, döviz kurlarının düşmesinden sonra da inmedi. Bu da esnafı oldukça kötü etkiledi. Yani müşteri de fiyatları baz alarak çok önemli olmadıkça alışveriş yapmamayı tercih ediyor” dedi. Otomobil boyacısı Recep Kenar, özellikle girdi maliyetlerinin yüksekliğinden dolayı şikayetlerini dile getirerek; “Ürün maliyetinin yanında kira, çalışan maaşı, sigorta gibi temel maddelere de zam geldi. Dolayısıyla biz de sattığımız üründen para kazanamaz olduk” ifadelerini kullandı. Muhsin Ceylandağ, genel olarak insanların günlük çalıştığını, kazandıklarını günlük değerlendirdiklerini belirterek; “Biz, aslından ilerisini düşünmüyoruz, bugün ne kadar para kazandığımıza bakıyoruz. Aslında geçmişte ne kadar para kazandığımıza bakabilsek, ileride ne kadar para kazanacağımızı görürüz” dedi. Muharrem Ünver ise; “Ürünler zamlandı, dolar düştü ama girdi fiyatlar hala düşmedi. Vatandaşın zaten alım gücü düşük, hep veresiyeyle çalışıyoruz. Vatandaşta para yok, ben veresiyeyi kabul etmesem başka yere gidecek. Günü gelince veresiyeleri de alamıyoruz. Umarım işler bir an önce düzelir” dedi. 


“Çok önemli ihtiyacımız olmadığı sürece ev ihtiyaçlarını asgaride tutuyoruz”
Mobilya ustası İlhan Akın; “Durum günden güne kötüye gidiyor, alışveriş yaptığımız müşterilerden para almakta zorlanıyoruz. Yaz aylarında artış yaşanan döviz kurlarıyla birlikte yükselen fiyatlar, döviz kurlarının düşmesinden sonra da inmedi. Bu da esnafı oldukça kötü etkiledi. Yani müşteri de fiyatları baz alarak çok önemli olmadıkça alışveriş yapmamayı tercih ediyor. Bu sadece mobilyacılarda değil, kaportacıda da aynı sorun var. Vatandaş arabasını bir yere vuruyor, çok önemli hasar olmadıkça tamir ettirmiyor. Müşterilerin alışveriş yapmamasının yanında biz de marketlerden vs. alışveriş yapamıyoruz. Çok önemli ihtiyacımız olmadığı sürece ev ihtiyaçlarını asgaride tutuyoruz. Tabi umutluyuz, önümüzde yerel seçimler var. Yerel seçimlerden sonra durumun biraz olsun iyileşeceğini düşünüyoruz. Umut etmekten başka çaremiz kalmadı” dedi. 
 
“Ekonomik kriz, bizi yokuşa sürükledi”
Otomobil boyacısı Recep Kenar; “Yaz aylarında döviz kurlarında yaşanan dalgalanmadan dolayı maliyetler arttı. Bizim aldığımız ürünlere de ona göre zam yaptılar. Son günlerde döviz kurları, 7 liradan 5 buçuk liraya düştü ama bizim aldığımız ürünlerde herhangi bir indirim olmadı. Ürün maliyetinin yanında kira, çalışan maaşı, sigorta gibi temel maddelere de zam geldi. Dolayısıyla biz de sattığımız üründen para kazanamaz olduk. Temel girdi maddelerine yaklaşık yüzde 50 zam geldi, müşterinin de alım gücü düşük olduğu için ekonomik kriz, bizi yokuşa sürükledi. Geçen yıl sattığımız ürünün her şey dahil 500 lira olurken bu yıl bin liranın altına düşmedi. Müşteri alışverişten kaçmasın diye işçilik ücretlerinden düştük. Bu kez de sattığımız ürünle, aldığımız ürünü, kirayı, çalışan maliyetlerini karşılamak zorunda kaldık. Durum böyle olunca müşteri potansiyeli de en az yüzde 50 azaldı. Vatandaşın da alım gücü düşük olduğu için, müşteri başka yere gitmesin diye veresiye çalışmak zorunda kalıyoruz. Veresiye çalışınca, geri ödemelerde sıkıntı yaşıyoruz. Esnafın durumunu biz de çok merak ediyoruz. Umarım, her şey bir an önce düzelir. Önümüzde yerel seçimler var. Yerel seçimlerden sonra işlerin yoluna gireceğini düşünmüyoruz ama umut etmekten başka çaremiz de yok” dedi. 
 
“Piyasada para yok, insanlar çok önemli bir şey olmadığı sürece alışveriş yapmıyor”
Sanayi esnafı Muhsin Ceylandağ; “Sanayide yaklaşık yüzde 70 oranında işlerde azalma var. Yaz ayları itibariyle genel olarak bir durgunluk var ama bu durgunluk, yeni yıl itibariyle daha çok derinleşti. Çünkü piyasada para yok, insanlar çok önemli bir şey olmadığı sürece alışveriş yapmıyorlar. Tabi bu bir geçiş süreci olabilir ama uzun sürecek. 2009’da yaşanan ‘olmadı, teğet geçti’ denilen krizden sonra aslında hep kriz vardı ama insanlar, krizin olduğunu bu dönemde fark etti. Biz, aslından ilerisini düşünmüyoruz, bugün ne kadar para kazandığımıza bakıyoruz. Aslında geçmişte ne kadar para kazandığımıza bakabilsek, ileride ne kadar para kazanacağımızı görürüz. Bu da krizden en az etkilenme yollarından bir tanesi” dedi. 
 
“Umarım işler bir an önce düzelir ama benim hiç umudum yok”
Sanayi esnafı Muharrem Ünver; “Esnafın durumu yaklaşık 3-4 aydır çok kötü. Özellikle döviz kurlarındaki dalgalanmadan dolayı sanayi ürünleri, yaklaşık yüzde 50-60 zamlandı. Bu da esnafı kötü etkiledi. Ürünlerin dövizle bir ilgisi olmasa da buradaki parçacılar zammı ekliyor. Dolar bahane oldu. Ürünler zamlandı, dolar düştü ama girdi fiyatları hala düşmedi. Vatandaşın zaten alım gücü düşük, hep veresiyeyle çalışıyoruz. Vatandaşta para yok, ben veresiyeyi kabul etmesem başka yere gidecek. Günü gelince veresiyeleri de alamıyoruz. Umarım işler bir an önce düzelir ama benim hiç umudum yok. 1 aydır dükkanda duran araba var. Müşteri bin liraya parça alacak, alamıyor. Dükkan benim, ev benim, çalışan benim oğlum, ben bu durumda geçinmekte zorlanıyorum. Ev, dükkan kira bir de çalışan maaşı eklenince şimdiye kadar çoktan dükkanı kapatmıştım” dedi. (Baykal Sağlam)
Paylaş