“İnşallah Dünya ve Ülke olarak adını duymak ve anmak istemediğim bulaşıcı kabustan çabuk uyanırız ve hep beraber bu illettten kurtuluruz.
Kurtuluş’tan sonra her şey bıraktığımız gibi, bıraktığımız yerde mi olur,bilinmez.
Belki bundan böyle trafik ışıkları bile anlam değiştirecek. Kırmızı ışık da geçilecek, yeşil ışık da durulacak. Sarı ışıkta da, sadece sağlık sektörü çalışanları geçecek mi bilemeyiz. Ama devam edeceğiz yaşamaya hayatta kalabilirsek.
Her meslek kendi yol haritasını yeniden gözden geçirecek. Yeniden şartları belirleyecek. Yaşanan kabusun travmalarını, kayıplarını kapatarak yaşanacak bir döneme girilecek inşallah. Kendi futbol meslek endüstrimize baktığımızda radikal kararlar alınacak. Alınacak bu saha içi kararlarda Futbol ‘Bilim Kurulu’ kurulması konusu kaçınılmazdır.
Futbol endüstrisini canlı tutan sahadaki futbolcuların performanslarıdır. Bu performanslardan nemalanan, saha içindeki performansı köle gibi kullanan aktörlerin alacağı kararlar bana göre hiç de sağlıklı sonuçlar vermeyecektir.
Ana amaç, maçların bitirilmesi tamam da! Futbol performansı şu an evde bireysel olarak aktif gözükse de bu aktiflik futbolu hemen yeşil alana sokarak, haftada 3 maç, 4 maç oynatabilecek aktiflikte olamaz.
Futbol, geniş alanda nabızların sürekli 4 mmol eşik düzeyinde oynanan bir oyundur.
‘Futbola evde hazırlan’ diyemeyiz. Eve sıkışan futbol performansını tekrar sahaya taşımak için ciddi kararlar gerekmektedir. Oyuncunun futbol hayatını, yanlış periyotlama ile yok edemeyiz.
Futbolcu, anatomik yapı itibari ile eve sıkışabilir, ama asla fizyolojik olarak evde kalamaz. Haziran ayında başlayacak olan lig öncesi yapılacak olan 4 haftalık oyunsal format çalışmaları, oyuncu sakatlıklarının önüne geçemeyecektir.
Kulüpler biraz cesaretlenip, mevcut kadrolarına kendi alt yapılarından aldıkları oyuncularla, bundan sonraki lig maçlarında bu sirkülasyonla başarı sağlayabilirler. Bu kriz Dünya ve Ülke futboluna genç yetenekleri kazanma adına da bir kazanç getirmiş olur. Kriz ortamında elde edilen kazanç, gelecek için önem taşır.
İnşallah tekrar sahalarda buluşmak dileğiyle, selam, sevgi, saygılarımla ...... “
(Yusuf Sonkurt)