Lenf nodlarının vücudun birçok bölgesinde yer aldığını ve bağışıklık sisteminin önemli bir parçası olduğunu aktaran Eskişehir Özel Ümit Hastanesi Hematoloji Uzmanı Dr. Vahap Aslan; boyun, koltuk altı, göğüs kafesi, karın boşluğu ve kasıklarda bulunan bu organellerin enfeksiyonlara karşı vücudun savunmasında kritik bir rol oynadığını dile getirdi. Lenf nodu büyümesi ve şişliklerinin en önemli nedeninin, enfeksiyon kaynaklı olduğunu ve pek çok hastalıkta görülebileceğini ifade eden Aslan, “Bu insanı tedirgin eden bulgulardan biridir, sıklıkla boyundaki lenf bezlerinde büyüme olabilir. Bunun yanı sıra koltuk altı ve kasıklarda da büyümeler görülebilir. Mikrobik hastalıklarda daha sık büyüme görüyoruz. Enfeksiyon etkenlerinin yanı sıra bazı hematolojik ve romatizmal hastalıklarda bu büyüme veya şişlik görülebilir” şeklinde konuştu.
"Kanser gibi daha ciddi rahatsızlıklar da lenf nodlarının
büyümesine neden olabilir"
Lenf nodlarının büyümesinin, vücudun enfeksiyonlarla savaşmak
için daha fazla lenfosit üretmesi sonucu meydana geldiğin
belirten Dr. Aslan, “Vücutta bir enfeksiyon, iltihaplanma veya
başka bir sağlık sorunu varsa, lenf nodları bu durumu tespit edip
büyüyebilir. Bu büyümeler genellikle zararsızdır, ancak bazı
durumlarda daha ciddi sağlık problemlerinin habercisi olabilir.”
şeklinde konuştu. Aslan, lenf nodlarının büyümesinin en yaygın
nedenlerinin viral, bakteriyel ve mantar kaynaklı enfeksiyonlar
olduğunu ifade etti. Özellikle grip, soğuk algınlığı, bademcik
iltihapları ve diş enfeksiyonlarının lenf nodlarında büyümeye yol
açabildiğini dile getiren Aslan, “Bunun dışında, bağışıklık
sisteminin aşırı tepki verdiği bazı hastalıklar, kanser gibi daha
ciddi rahatsızlıklar da lenf nodlarının büyümesine neden
olabilir” dedi.
"Biyopside küçük bir kesi ile alınan lenf nodlarının
patolojik incelenmesiyle birlikte tanı konur"
Lenf nodunda şişlikle gelen bir hastada tanı koymak için
görüntüleme ve biyopsi yöntemlerinden yararlanıldığını aktaran
Aslan, şunları kaydetti:
“Bu görüntüleme yöntemlerinin başında da ultrasonografi
gelmektedir. Bu yöntem lenf nodu büyümelerinde oldukça
faydalıdır, böylece büyümenin enfeksiyon kaynaklı mı yoksa daha
sıkıntılı seyredebilen lenfoma kaynaklı mı olduğu konusunda ön
fikir verir. Bunun yanı sıra bazı kan testleri de yapılır, ancak
asıl tanı biyopsi ile gerçekleşir. Biyopside küçük bir kesi ile
alınan lenf nodlarının patolojik incelenmesiyle birlikte tanı
konur.”
"Lenfoma tanısından sonra amaç yaygınlığını ortaya
çıkarmak ve tedaviye ihtiyacı olup olmadığını
değerlendirmektir"
Lenf nodu büyümeleri tedavi edilirken ilk adım olarak altta yatan
nedenin belirlenmesi gerektiğini söyleyen Hematoloji Uzmanı Dr.
Vahap Aslan, “Eğer enfeksiyon söz konusuysa, enfeksiyon tedavi
edildikçe lenf nodları da küçülür. Bakteriyel enfeksiyonlar
antibiyotiklerle tedavi edilebilirken, viral enfeksiyonlar
genellikle kendi kendine iyileşir. Ancak nadiren de olsa büyüyen
lenf nodları kanser gibi daha ciddi bir hastalığın belirtisi
olabilir. Bu gibi durumlarda biyopsi veya ileri tetkikler
yapılması gerekebilir” ifadelerini kullandı.
Tanı konduktan sonra da lenf nodu büyümesine yol açan sorunların
pek çoğunda başarılı sonuçlar veren tedavi yöntemlerin mevcut
olduğunu belirten Dr. Aslan, “Lenfoma tanısı konduğunda ise bir
sonraki amaç bu lenfomanın yaygınlığını ortaya çıkarmak ve tedavi
ihtiyacı olup olmadığına göre değerlendirme yapmaktır. Bazı
lenfomalarda herhangi bir tedavi verilmeden hasta takibi yapılır,
tedavi gereken durumlarda da son yıllarda kullandığımız akıllı
ilaç olarak tabir edilen tedavilerle birlikte oldukça başarılı
sonuçlar elde edebiliyoruz” şeklinde konuştu.