Türk Kızılay Bilimsel Danışma Kurulu, ilk toplantısını Ankara'daki Kızılay Renda Sanat ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirdi. Türk Kızılay'ın kan bağışının yaygınlaştırılması, düzenli ve güvenli yürütülmesi için oluşturduğu kurulun toplantısına Türk Kızılay Genel Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz ve kurul üyesi 13 bilim adamı katıldı. 2005 yılında başlayan Ulusal Güvenlik Kan Temini Projesi çerçevesinde düzenlenen eğitimler, bilimsel toplantı ve farkındalık çalışmalarıyla kan bağışının önemi vurgulandı. Geçtiğimiz yıl 2 milyon 800 bin ünite kan bağışına ulaşarak kan talebinin yüzde 97’sini karşılamayı başaran Türk Kızılay, 2025 yılında 3 milyon ünite kan bağışına ulaşmayı hedefliyor.
"1 milyon 177
bin 543 kök hücre bağışçısının verisi elimizde, bu çok büyük bir
başarı"
Ulusal Güvenlik Kan Temini Projesi’nin 20 yıl önce başladığına ve
sağlık güvenliği anlamında önemli projelerden birisi olduğuna
dikkati çeken Türk Kızılay Genel Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, "O
dönemde proje ile bir ulusal kan bankacılığı sistemine geçmeyi
denedik. Zor bir yolculuktu. Biz bütün dünyada programımızla
akademik camiada övünerek en yeni teknoloji ile en doğru testleri
yaparak ulusal kan bankacılığını yürütüyoruz. Bugün geldiğimiz
nokta itibarıyla geçen sene 2 milyon 800 bin kan dolaşımda.
Türkiye’nin yüzde 97’sini karşılayan bir programdan bahsediyoruz.
Bugün 1 milyon 177 bin 543 kök hücre bağışçısının verisi
elimizde, bu çok büyük bir başarı. Bu şu anlama geliyor; birinin
babası, annesi, çocuğu kök hücreye ihtiyaç duyduğu zaman
eşleşebilmesi, çok kısa sürede çaresinin bulunması anlamına
geliyor" diye konuştu.
Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti:
"Kızılay, Sağlık Bakanlığı, çok kıymetli hocalarımız birlikte
planladılar. Dolayısıyla biz bugün bir araya gelmedik aslında, bu
sürecin başından beri beraberiz. Bugün yeni hedefler için
planlamalar yapacağımız, size kısa sürede müjdelerle geleceğimiz
bir yeni dönemin başlangıcı olacak. Biz Türkiye olarak bir araya
geldiğimiz zaman dünyanın hiçbir ülkesi bizimle yarışamaz. Ben
buna hep inandım, hocalarımız da, Kızılay’ımız da hep inandı. Bu
yıl dönemin yeni akıl birliğinin, yeni fikir birliğinin hayırlı
olmasını temenni ediyorum. Bilim kurulumuzun olduğu platformda
inşallah yeni projelerimizi, yeni güzel haberlerin geleceğini
ümit ediyorum."
"3 milyon adet
kan torbasını üretecek şekilde yola çıktık"
Müjdeler de veren Yılmaz, "Kan sisteminin sürdürülebilir olması,
kullandığımız testler, malzemeler, bunların yurtiçinde yapılması
aslında bizim için çok büyük bir milli güvenlik sorunu. Tüm
dünyada görüyoruz, savaş, seferberlik, ambargo yaşanan bir
dönemdeyiz. Burada biz kendi kan torbalarımızı, 3 milyon adet kan
torbasını üretecek şekilde kan torbası fabrikası kurmak üzere
yola çıktık. Temelimizi attık ama inşallah değerli bilim
kurulumuz ile açılışını bir senenin içerisinde toparlayıp sizlere
gösterelim istedik. Arka planda her şeyimiz hazır. Gelecek sene
içinde makinelerin olduğu fabrikanın inşallah kurdelesini kesmek
nasip olur. Kanın içindeki proteinlerden de biz tedavi aracına
dönüştürebilecek teknolojileri ülkemize getirme, çok kıymetli
bilim kurulumuzla beraber o sistemi kurma üzerinde de
çalışıyoruz. Birkaç sene içinde çok farklı bir yere evrilecek bir
planlamanın içindeyiz" ifadelerini kullandı.