Kent Müzesi`nin konuğu Günal

Mimar Eren Günal sohbetine tüketim kültürünün tarihsel süreçlerine değinerek başladı. Günal, sanayileşme ile birlikte seri üretim malların, reklamlar sayesinde de desteklenerek insanların ihtiyacı olduğuna inandığı şeyler haline getirildiğini ifade etti. Tüketim kültürü ile birlikte insan ilişkilerinin de zedelendiğine değinen Günal, tüketim kültürünün en büyük destekçileri olan AVM’lerin toplum üzerindeki etkisine değindi. AVM’lerin yapay dünyasının, mimari destekleyiciler ile tek tip kamusal alan haline geldiğini söyleyen Günal, maddi anlamda kazanç kaynağı olarak görünen bu alanların içe dönük, kapalı insan algısının oluşmasındaki etkisine de değindi. Kentlerin düzenlemelerinin de bu merkezler üzerinden şekillendiğini söylerken tek tip mimarinin yansıtıcısı olan popüler kültür ortamının göstergesi olan bu mekanların mimari olarak da bir moda akımı yarattığını söylerken mimarların sadece yapıları değil boşlukları da tanımlayan özelliklerinin olması gerektiğini vurgulayan Günal, AVM’lerin yansıttıkları imaja paralel olarak sahip oldukları devasa mimari detayların kentin görünürlüğünde odak noktası kavramlar haline gelmesinin kent estetiği içindeki mimari detayların kaybolmasında ya da görünürlüğünün azalmasında etkili olduğunu söyledi. Günal, tüketim kültürünün incelikleri de beraberinde götürdüğünü ifade ederken konukların katılımı ile de devam eden sohbette geleneksel kavramların kent içerisine yedirilmesinin gerekliliğinin yanı sıra modernitenin getirilerinden de tüketim kültürünün içine düşmeden var olmasının gerekliliği konuşuldu. Mimari yapıların sanat ürünleri içerisinde en kalıcısı olduğuna değinilen sohbette, her mimari yapının kendi döneminin şartları göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi ve bunun üzerinden kente bakılmasının üzerinde duruldu.