Antik çağlardan günümüze kadar pek çok farklı kültüre ev sahipliği yapan Çanakkale, yüzölçümü küçük olmasına rağmen jeopolitik konumu nedeniyle önemini tarih boyunca korudu. Çanakkale Boğazı Osmanlı İmparatorluğu’nun eline geçtiğinde, Fatih Sultan Mehmet tarafından 1463’te boğazın en dar yerinde karşılıklı olarak iki kale yaptırıldı. Bunlar Kilid-ül Bahr(denizin kilidi) ve Kale-i Sultaniye’dir. Fatih Sultan Mehmet’ten sonra değişik zamanlarda, boğazın korunmasının yetersiz olduğu düşünülerek karşılıklı altı kale daha yaptırılmıştır. 1657-1659 yıllarında Çanakkale Boğazı’nın girişinde; Ege Denizine bakan yerde karşılıklı olarak; Anadolu yakasında Kumkale, Avrupa yakasında Seddülbahir Kalesi, IV.Mehmet’in annesi Valide Sultan tarafından masrafları karşılanmak üzere Frenk Ahmet Paşa’ya inşa ettirilmiştir. XVIII.yüzyılda boğazda kale inşasına devam edilmiştir. Çamburnu, Mecidiye(Köseburnu), Naraburnu, Bigalı Kaleleri bu dönemde inşa edilmiştir. Ne zaman yapıldığı tam olarak bilinmeyen Gelibolu Kalesi ise Bizans ve Osmanlı dönemlerinde onarımlardan geçmiş ve eklemeler yapılarak yeniden yapılandırılmıştır.
İnşa Tarihi : Bilinmiyor
Yapan : Bilinmiyor.
Yaptıran : Kesin olarak bilinmemekle birlikte Yunan
Müverrihlerine(tarihçilerine) göre Kral Filikos tarafından
yaptırılmıştır.
Vakfiye : Bilinmiyor
Onarımlar : M.S. 557-565 (Bizans), M.S. 711-713 (Bizans),
1235 (Bizans), 1354 -1356 (Osmanlı)
Gelibolu kent merkezinde yer almaktadır. Gelibolu Kalesi Gravürlerden ve seyyahların anlatımından anlaşıldığı kadarıyla şehri kuşatan yuvarlağa yakın altıgen planlı bir dış kale ile şehir merkezinde tepede yer alan bir iç kale ve iç içe iki suni limandan oluşmaktadır. Gelibolu Kalesi orijinalinde şehri kuşatan surlardan ve belirli aralıklarla yerleştirilen kulelerden ve iç içe iki suni limandan oluşmaktaydı. Bugün ise Namık Kemal İlkokulunun bahçesinde kalan bir kısım sur duvarı ile liman ağzında bir kule görülmektedir. Kulenin malzeme ve tekniğinden Osmanlı eklemesi olduğu Namık Kemal İlkokulunun bahçesindeki almaşık teknikle yapılmış olan sur duvarının ise Bizans dönemine ait olduğu düşünülmektedir.
İnşa Tarihi : Bilinmiyor
Yapan : Bilinmiyor
Yaptıran : Bilinmiyor
Vakfiye : Bilinmiyor
Onarımlar : Bilinmiyor
Çanakkale boğazının en dar ikinci yerinde, Uluflu Tepe eteklerinde, Akbaş şehitliği’nin batısında yer alır. Boğazı gören dik bir yamaç üzerine inşa edilmiştir. Kaleden geriye sadece harap durumda sur duvarları günümüze ulaşabilmiştir. Harap durumda olan kalenin planı hakkında pek bir şey söylemek mümkün değildir. Ancak tepelere yapılan diğer kaleler gibi topografya uygun bir şekilde biçimlendiği söylenebilir. Geometrik, Arkaik, Pers, Klasik, Roma ve Bizans dönemlerinde yerleşilmiş olduğunu gösteren buluntular mevcuttur.(yaklaşık M.Ö.1000’den M.S.1400’lere dek) İ.Ö. yaklaşık 550’den IV.yüzyılın ortasına dek Sestos’un tahıl yükleme işlerinde önemli bir nokta olduğu ifade edilir. Tahıl yükleme çalışmalarının Sestos limanının kontrolünden alınmasına karşı, Atina, Pers ve Sparta aleyhine hak iddialarını başarıyla savunmuş ve kontrolü elinde tutmuştur. Sestos göreceli olarak Helenistik ve Roma dönemlerinde önemsizleşiyorken, daha sonra I.Justinianus, Sestos’u yeniden kuvvetlendirmiştir.
İnşa Tarihi : Bilinmiyor
Yapan : Bilinmiyor
Yaptıran : Bilinmiyor
Vakfiye : Bilinmiyor
Onarımlar : Bilinmiyor
Çamburnu ve Bigalı kaleleri arasında Eceabat Gelibolu karayolu üzerinde, Kabatepe yol ayrımından yaklaşık 300 metre kadar güneyde bulunmaktadır. Çok harap durumda olan kaleden, günümüze sadece deniz kenarında bir kule ve yamaca doğru uzanan bir kısım sur duvarı ulaşabilmiştir. Kalenin yapılış amacı içinde bulunduğu koyu ve batıya doğru uzanan vadiyi korumaktır. Harap halinde günümüze ulaşan kule dairesel planlıdır. Yamaca doğru uzanan sur duvarını büyük bir kısmı yıkılmış ve bir kısmı Eceabat Gelibolu karayolunun altında kalmıştır. Yapının çok harap durumda olması ve malzeme hakkında çok fazla bilgi vermemesi den dolayı tarihi hakkında kesin bir şey söylemek mümkün değildir. Bu kalenin konumu itibariyle de Bizans sahasında belirli aralıklarla yapılan karakol niteliği taşıyan kalelere de benzemesi dikkat çekmektedir. Bu nedenlerle kalenin Bizans yapısı olduğu ve eş zamanlı olarak Sestos Kalesi ile birlikte yapılmış olabileceği düşünülmektedir.
İnşa Tarihi : 1462
Yapan : Bilinmiyor
Yaptıran : Fatih Sultan Mehmet
Vakfiye : Bilinmiyor
Onarımlar : 1541-1542 (Osmanlı), 1955-1956-1967-1968-2002
(Cumhuriyet Dönemi).
Çanakkale Boğazı’nın en dar yerinde Çimenlik Kalesi (Kale-i
Sultaniye)’nin tam karşı kıyısında bir yamaç üzerinde yer
almaktadır. Kilid-ül Bahr Kalesi plan itibariyle, topografyaya
uygun bir biçimde yerleştirilmiş ve klasik dikdörtgen yada kare
biçimli Osmanlı kalelerinden farklı özellikte inşa edilmiştir.
İnce bir dış sura sahip kalenin, iç kalesi üç yapraklı yonca
planlı olup ortada bir kule yer almaktadır. Kalenin güney yönünde
Kanuni dönemine ait ikinci bir avlu ve en uçta silindirik bir
kule bulunmaktadır. Kalenin bütün gücü üç yapraklı yonca
biçimdeki bu iç avluda toplanmıştır. Bir yamaç üzerine kurulan
kale denize doğru top atışına elverişli bir şekilde yapılmış
olup, mazgalları da buna göre yerleştirilmiştir. Kale aşamalı
olarak düzenlenmiş olup hisarpeçe düzeneğine sahiptir. Surun dışı
bir hendekle çevrelenerek kuvvetlendirilmiştir. Kaleye giriş
surların kuzey ve güney tarafındaki kapılardan sağlanmaktadır.
Kapılardan geçiş ise hendekler üzerine atılan köprülerle
sağlanıyormuş.
Kilitbahir Kalesi (Çimenlik Kalesi) Kale-i Sultaniye ile birlikte
karşılıklı olarak İstanbul’un fethinden sonra boğazların
denetimini sağlamak amacıyla Fatih Sultan Mehmet’in emriyle Yakup
Bey tarafından 1462’de yaptırılmıştır. Kalelerin inşası kısa
sürede süratle tamamlanmıştır. Kilitbahir kalesinin inşa kitabesi
günümüze ulaşmamıştır. Buna karşılık tarihî kaynaklarda kalenin
Fatih tarafından yaptırıldığı kesin olarak belirtilmektedir.
Kilitbahir Kalesi planı itibariyle Osmanlı kaleleri içinde özel
bir yere sahiptir. Fatih Sultan Mehmet’in geometriye
düşkünlüğünün yansıdığı Kale üç yapraklı yonca planı ile kuvvetli
bir savunma sitemine sahiptir. Bir dış sur , iç kale ve iç kale
içinde birde iç kule yer almaktadır. Konumu itibariyle boğazı
ateşe tutabilecek şekilde yerleştirilmiştir. Hisarpeçeye sahip
Kaleye Kanuni döneminde ek olarak ikinci bir avlu ve kule inşa
edilmiştir. Restorasyon çalışmaları biten kale sağlamlığını
korumaktadır.
Maliye Hazinesine ait olan Kilitbahir Kalesi 08.11.1999 tarih ve
47103 tahsis onayı ile Bakanlığımıza tahsis edilmiştir.
İnşa Tarihi : 1462
Yapan : Bilinmiyor
Yaptıran : Fatih Sultan Mehmet
Vakfiye : Bilinmiyor
Onarımlar : 1839-1861-1876 (Osmanlı)
Çimenlik Kalesi (Kale-i Sultaniye), Kilitbahir Kalesinin karşı
kıyısında, Sarıçay’ın yanı başındaki düzlükte yer almaktadır.
Kale, yaklaşık olarak 110x160 metre boyutlarında dikdörtgen
planlı olup, bir dış sur ve bu dış surun ortasındaki ana kuleden
oluşmaktadır. Dış surlar, çok sayıda kule ve burçlarla
donatılmıştır. Surların içerisinde iki cami bulunmaktadır;
bunlardan ilki, kuzey cephesinin ortasında yer alan kuleye
bitişiktir. Caminin minaresi bodur olup üst kısmı yıkılmış,
sonraki dönemlerde yeniden yapılmıştır. Diğer cami ise; ana
kulenin güneybatı köşesindedir. Bu caminin, kitabesinden
1861-1876 yılları arasında Sultan Abdüllaziz tarafından inşa
ettirildiği anlaşılmaktadır. Ana kule 30x42 metre boyutlarında,
20 metre yüksekliğinde ve üç katlıdır.
Dikdörtgen bir plana sahip olan Çimenlik Kalesi (Kale-i
Sultaniye)’nin köşelerinde, kuleler yer almaktadır. Doğudaki
kulelerden birinin dokuz yüzeyi açıkta üçü duvar içinde olmak
üzere on iki köşeli, diğeri ise yuvarlaktır. Batıda yer alan
kuleler ise içten yuvarlaktır ve ön kısımları toprak altındadır.
Doğuda yer alan köşe kulelerinin arasında iki tane sekiz köşeli
küçük burçlar vardır. Kuleler ve burçlar, iki ya da üç katlıdır.
Ana kule ile, kule ve burçlar aynı yükseklikte yapılmıştır.
Cephanelik yuvarlak planlı, içi 5 metre, duvarı 2.28 metre
ölçülerinde olup, avlunun doğu cephesinde yer almaktadır.
Kapısının dışında dışa açılan bir penceresi bulunmamaktadır.
Çimenlik Kalesi (Kale-i Sultaniye); Kilitbahir Kalesinin tam
karşısında, boğazın en dar yerine İstanbul’un fethinden sonra
Fatih Sultan Mehmet tarafından, Yakup Bey nezaretinde, 1462
yılında inşa ettirilmiştir. Kilitbahir Kalesi’nin tam karşısında
Sarıçay’ın yanındaki düzlüğe inşa edilen Kale-i Sultaniye,
yaklaşık olarak kare planlıdır. Belirli aralıklarla çokgen ve
dairesel planlı kulelerle desteklenmiştir. Bir dış kale ve iç
kaleden oluşmaktadır. İçerisinde iki cami, bir cephanelik ve
koğuşlar bulunmaktadır. Denize bakan kısımları XIX.yüzyılda
yıkılarak tabyalar inşa edilmiştir. Şu an askeri müze olarak
kullanılan kale sağlam bir şekilde bugünde ayaktadır.
İnşa Tarihi : 1657-1659
Yapan : Mimar Mustafa Ağa
Yaptıran : Valide Hatice Turhan Sultan
Vakfiye : Valide Hatice Turhan Sultan
Onarımlar : XIX.yüzyıl (Osmanlı)
Çanakkale Boğazı’nın girişinde , Ege denizine bakan yerde
Seddülbahir Kalesi’nin tam karşına inşa edilmiştir. Kalenin
mevcut halde güney tarafındaki beş kulesi ayaktadır, kuzeye doğru
deniz tarafındaki kuleler top ateşi sonucu tahrip olup tamamen
yıkılmıştır. Birinci dünya savaşı sırasında tahrip olan kuzey
tarafındaki kulelerin yerine savunma amaçlı kullanılan bonetler
inşa edilmiştir. On üç tane bonet halen kullanılmaktadır. Kale
ana yapısına ek olarak bir cami, bir çifte hamam ve güney kale
beden duvarına yapışık bir yeni hamam inşa edilmiştir. Ayrıca
kuzeybatıda sahilde küçük bir iskele ve mendirek kalıntısı
mevcuttur.
Troia antik şehrine 5 km. uzaklıkta bulunan Kumkale’nin
yapımında, Klasik dönem ve Roma döneminde de aktif durumda olan
Kestanbol ve Yeniköy ocakları başta olmak üzere yakında bulunan
taş ocaklarından sağlanan taşların yanı sıra Troia antik şehri
kalıntılarının da kullanıldığı sanılmaktadır. Depremler gibi
doğal afetlerin yanı sıra birinci dünya savaşında da ağır
tahribata uğrayan kale bir çok kez onarılmıştır. On sekizinci
yüzyılda Kumkale, Ege denizine doğru genişlemeye çalışan Rus
donanmasını engellemek için Osmanlı kalelerinin güçlendirilmesi
amacıyla çağrılan Fransız mühendisler tarafından kapsamlı olarak
onarılmış ve yapısal olarak desteklenmiştir. Birinci dünya
savaşında Fransız birlikleri tarafından hedef alınan ve tahrip
edilen kale yapısının yakınında Eski Kumkale Köyü’nün sivil
mezarlığı bulunmaktadır. Şu an Kumkale Köyü kale yapısına 3 km.
uzaklıktadır. Ve köyün yakınında deniz ve kara çarpışmalarında
ölen askerler için düzenlenen Kumkale Şehitliği bulunmaktadır.
Ayrıca Kumkale yakınında Çakaltepe de yapılan Kumkale-Çakaltepe
bataryası Birinci Dünya Savaşında kullanılmıştır. Venedik
gemilerinin saldırılarına karşı yapılan kale bugün askeri birliğe
ev sahipliği yapmaktadır.
İnşa Tarihi : 1657-1659
Yapan : Mimar Mustafa Ağa
Yaptıran : Hatice Turhan Valide Sultan
Vakfiye : Hatice Turhan Valide Sultan
Vakfiyesi
Onarımlar : XIX.yüzyıl (Osmanlı)
Gelibolu Yarımadası’nın güney ucunda, Çanakkale Boğazı’nın sona erip Ege Denizi’nin başladığı kısımda, Ertuğrul ve Morto Koyları arasında kalan bir burun üzerinde yer almaktadır.Bugün mevcut durumda beş burca sahip olan yapının, kuzey ve batısında bulunan burçların arası içten 136.525 metredir. Kumkale Kalesi ile karşılıklı olarak aynı zamanda IV.Mehmet’in annesi Valide Hatice Turhan Sultan tarafından Venedik saldırılarına karşı boğazın güvenliği için 1659 yılında inşa edilmiştir. 29 Eylül 1915 tarihli “The Illustrated War News” adlı dergide fotoğrafı yer alan, Seddülbahir Kalesi’nden sökülerek İngiltere’ye getirilmiş olan kitabeden anlaşıldığı kadarıyla Kale, H.1303-M.1885 yılında Abdülhamid Han tarafından onarılmıştır. Çanakkale Boğazı’nın Ege Denizi girişinde yer alan Seddülbahir Kalesi kademeli bir plan anlayışıyla, asimetrik bir plana sahiptir. Yaklaşık olarak dikdörtgen bir plandadır. Denize bakan kısmı ortada kırılma yapmaktadır. Kalenin içerisinde bugün mevcut bir yapı yoktur. Birinci Dünya Savaşı’nda büyük ölçüde zarar gören kale harap haldedir.
NARA KALESİ
İnşa Tarihi : 1807-1820
Yapan : Bilinmiyor.
Yaptıran : III.Selim-II.Mahmut.
Vakfiye : Bilinmiyor.
Onarımlar : 1985 (Cumhuriyet Dönemi)
Çanakkale il merkezine 2 km. uzaklıkta Nara Burnu’nda yer
almaktadır. Kale, cephane deposu, dış duvar, ana kule
kısımlarından meydana gelmektedir.
Nara Kalesi 1983 yılında Çanakkale Boğaz Komutanlığı’nca restore
edilmeye başlanmış ve aslına uygun olarak 1985’de bitirilmiştir.
Kalenin dış surlarının taşları alınarak seviye düşürülmüş, Giriş
yer yer yıkılmıştır. Nara Kalesi halen Çanakkale Boğaz
Komutanlığı’na bağlı Deniz Birlikleri Komutanlığı’nca iskan
edilmektedir. Ana kulenin durumu iyi olup, Çanakkale Boğaz
Komutanlığı bünyesinde düzenlenen konferans, tören, toplantı ve
bando konserleri gibi ihtiyaçlar için kullanılmaktadır.
Bigalı Kalesi’nin tam karşınında bir burun üzerine inşa edilen
Nara Kalesi planı ile farklılık gösterir. İç ve dış bükey dış sur
ile yarım kubbelerle oluşturulan yaklaşık kare planlı iç kaleden
oluşmaktadır. Özellikle iç kale örtü sistemi ile farklıdır.
Ortada sekizgen bir ayağa yarım kubbeler bindirilmiş durumdadır.
Kale Burun da yer alması nedeniyle boğazın hem Marmara Denizi
tarafını hem de Ege Denizi tarafını rahatlıkla görebilmektedir.
Bu nedenle önemli bir konuma sahiptir.
BİGALI KALESİ
İnşa Tarihi : 1807-1820
Yapan : Bilinmiyor
Yaptıran : III.Selim-II.Mahmut
Vakfiye : Bilinmiyor
Onarımlar : Bilinmiyor
Eceabat-Gelibolu karayolu üzerinde, Eceabat’a 5 km., Bigalı deresinin doğusunda İstanbul yolunun kuzeyinde, Bigalı köyüne 3 km. mesafede yer almaktadır. Düzgün olmayan bir dikdörtgen plana sahip olan kale 56x127 metre ölçülerindedir. Kaleye giriş kuzeydoğu-güneybatı istikametinde birbirine simetrik iki taçkapı ile sağlanmaktadır. Kuzeydoğu ve kuzeybatı köşelerinde dörtgen iki burç bulunmaktadır. Bu dörtgen burçlardan birbirine simetrik alan uzunluğu kenarlar 10,40m. uzunluklarında olup, ortalarında top atışı için kullanılan içe dönük mazgal pencere ile sağ ve sol tarafında ise ikişer tane tüfek atışı için kullanılan dışa dönük mazgal niş bulunmaktadır. Kalenin güneybatı ve güneydoğusunda iki tane silindirik burç bulunmaktadır. Bu burçların yapının tam köşelerine isabet eden dışa dönük mazgal açıklıkları bulunmaktadır. Her iki burçta da üçer tane olmak üzere içe dönük mazgal top mevzileri bulunmaktadır. Bu burçların tam ortalarında hareketli top yuvaları bulunmaktadır. Güney duvarı boyunca uzanan seğirdim yolunun güneybatısı ve güneydoğusunda toplam dört tane olmak üzere gözetleme hücreleri bulunur. Bu gözetleme hücrelerinin üç tanesi bugün hala ayakta iken güneybatı tarafına düşen gözetleme hücresi toprak altında kalmıştır. Kalede mescit, su deposu, tonozlu mekan ve bugün sadece katıntısını gördüğümüz kışla binası mevcuttur. III.Selim zamanında başlayan inşası başlayan kale yapımı II.Mahmut döneminde tamamlanmıştır. XVIII.yüzyılda yapılan Bigalı Kalesi dikdörtgen planlı olup, dört köşede çokgen ve dairesel planlı kulelerle desteklenmiştir. Yapıya iki kapı ile giriş sağlanmaktadır. Kale içinde harp halde bir cami, bir depolu çeşme, karargah binası bugünde görülebilmektedir.
İnşa Tarihi : 1839-1861
Yapan : Bilinmiyor.
Yaptıran : Sultan Abdülmecid.
Vakfiye : Bilinmiyor.
Onarımlar : 1882 (Osmanlı)
Çanakkale ili, Eceabat ilçesi yerleşim merkezinin 1500 metre (1,5 km.) güneyinde, Çanakkale Boğazı sahilinde, Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Park Müdürlüğü sınırları içinde yer almaktadır. Yapı, yaklaşık olarak 75x50 metre ölçülerinde, dikdörtgen planlıdır. Yapının içinde, deniz tarafında, kademe duvarı toprakla örtülü, üzerine silahların yerleştirildiği (seğirdim yeri) bir yükselti mevcuttur. Kale içinde günümüze gelen tek yapı cephaneliktir. Cephanelik dikdörtgen planlı olup, kalın beden duvarlarına oturan tonoz örtü sistemine sahiptir. Üzerinde koruyucu bir madde kullanılmamıştır. Cephaneliğe giriş güvenlik amacıyla bir koridorla kapatılmış, giriş buradan sağlanmıştır. Yapıda herhangi bir pencere mevcut değildir. Kalenin uzun bir süre kullanılmaması, bakımsız kalması, zayıf malzemesi ve de doğal koşullar hızlı bir tahribata neden olmuştur. Deniz kıyısında olması ve bölgedeki sürekli rüzgar bu tahribatın önemli etkenlerindedir. Abdülhamit döneminde onarımda geçmiştir. 1839-1861 yılları arasında boğazda yeni istihkamlara ihtiyaç duyulmuş ve Sultan Abdülmecid tarafından Çanakkale Boğazı’na Karşılıklı olarak Anadolu yakasında Mecidiye Kalesi, Avrupa yakasında Çamburnu Kaleleri inşa edilmiştir. Bugün Gelibolu Milli Parkı’nın içinde kalan Çamburnu Kalesi dikdörtgen planlı olup, deniz tarafı değirmidir. Kale içerisinde bugün görülebilen harap durumda bir karargah binasıdır. Kale daha çok bir karakol niteliğinde yapıldığından sur duvarını yüksekliği azdır.
İnşa Tarihi : 1839-1861
Yapan : Bilinmiyor
Yaptıran : Sultan Abdülmecid
Vakfiye : Bilinmiyor
Onarımlar : 1882 (Osmanlı)
Çanakkale il merkezinde, Nara caddesi üzerinde kıyıda yer almaktadır. Yapı harap durumda olup, günümüzde sadece güney yönde yer alan, yarı dairesel kemerli iki taç kapısı ayakta kalabilmiştir. Planı hakkında çok sağlıklı bir fikir vermemekle birlikte, bugünkü hali ile eski sur duvarları yerine tabyalar yerleştirilmiş olduğu düşünülmektedir. Buna göre bir plandan bahsetmek gerekirse yaklaşık olarak dikdörtgen planlı olduğu ve deniz kıyısı tarafının da dışa doğru kırılma yaptığı söylenebilir. Günümüzde Sultan Abdülmecid ve II.Abdülhamit döneminde inşa edilmiş olan tabyalar, koğuşlar, karargah binası ve diğer birimler mevcuttur. İçerisinde birde su kuyusu ile II.Abdülhamit döneminde yapılmış olan bir çeşme bulunmaktadır.Yapının ilk olarak Bigalı ve Nara Kalelerinin inşaatına mütakib Çamburnu Kalesi ile karşılıklı olarak Sultan Abdülmecit 1839-1861 yılları arasında yapıldığı düşünülmektedir. Çamburnu Kalesi’nin karşısında yer alan Mecidiye(Köseburnu) Kalesi’nden ise günümüze sadece iki kapısı ulaşabildiği için planı hakkında pek bir şey söylemek mümkün değildir. Yapı orijinalliği kaybetmiş olup, bugün görebildiğimiz XIX.yüzyılda inşa edilmiş tabyalardır.
Kaynak: Çanakkale İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü
(HADİYE AYŞE İRİM)