İlk şehitler anıldı

 

 

İlk şehitleri anma törenine Vali Ahmet Çınar, 2 nci Kolordu Komutanı Korgeneral Yıldırım Güvenç, Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Hasan Nihat Doğan, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Cumhuriyet Başsavcısı Hikmet Turan, Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet Nazmi Alp, Vali Yardımcısı Saim Eskioğlu, Vali Yardımcısı Hüseyin Kulözü, Eceabat Kaymakamı Nurettin Dayan, Biga Kaymakamı Fatih Genel, belediye başkanları ve askeri ve mülki erkan ile vatandaşlar ve öğrenciler katıldı. Tören Valilik çelenginin Vali Ahmet Çınar tarafından, 2. Kolordu ve Garnizon Komutanlığı çelenginin ve Eceabat Kaymakamlığı çelenginin anıta konması sonrasında saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın söylenmesi ile başladı. Saygı duruşu sırasında tören kıtası tarafından üç el saygı atışı da yapıldı. Sonrasında konuşmalara geçildi. Çanakkale Savaşları Tarihi Alan Başkanı Mehmet Gürkan, konuşmasında 100. yılın ilk töreni ve ilk konuşmasında duygularını ifade etmekte zorluk çektiğini, manevi değeri çok yüksek olan bu alanda yapılacak her şeyin dikkatli yapılması gerekliliğini söyledi. Konuşmasına görevi sırasında şehitlere saygı temelinde her adımda dikkatli ve sorumlu davranacağı sözü verdi. Eceabat Kaymakamı Nurettin Dayan ise, ‘Yaşatma derdiniz yoksa, yaşama şansınız da yoktur’ öz deyişi ile konuşmasına başladı. Çanakkale’nin bir önsöz olduğunu, cumhuriyeti, korumak için haykırmak üzere burada olunduğunu, şehitleri rahmet ve minnetle anmak için bu törenin düzenlendiğini belirtti. Konuşmasının devamında Dayan; “Çanakkale Savaşları, bir yokluk ve yoksulluk, var olmak ya da yok olmak döneminin savaşıdır. Şu soruyu kendimize sormalıyız ‘Şehitlerimize kayık olmanın sorumluluk ve gereğini yerine getirdik mi?’ Bu sorunun cevabı için çok çalışmak ve birlik ve beraberlik içerisinde olmalıyız” şeklinde konuştu.

 

 

Çınar`dan barışa vurgu

Konuşmasında özellikle ‘barışa’ vurgu yapan Vali Ahmet Çınar; “Burada başımızın tacı gazilerimizi, şehit yakınlarımızı görmekten mutluluk ve gurur duyuyorum. Burası yeniden büyük Türkiye’nin var oluş noktasıdır. Son çağın dünyayı ve insanlığı en çok etkileyen savaşları burada yapıldı. İlk anfibi savaşı da bu topraklarda yaşandı. Saldırganlar başka ülkelerin insanlarını çeşitli yalanlarla ve başka Müslüman ülke insanlarını da ‘Halife zor durumda, ona yardıma gidiyoruz…’ diyerek kandırıp buraya getirdiler. O zaman da milletimiz tek yürek oldu, anne ve babalar en kıymetlileri evlatlarını hiç tereddüt etmeden buraya gönderdiler. Şehitlerimiz de en kıymetlileri hayatlarını feda ettiler. Savaş kötüdür… Alçakça ve zalimce olduğunda da daha da kötüdür. Savaş; matemi, yası, öfkeyi, düşmanlığı da aynı anda içerisinde barındıran yanlara sahiptir. Ama barış esas olmalıdır. Mustafa kemal Atatürk’ün dediği gibi ‘Yurtta sulh, cihanda sulh…! İlkesi dünyaya hakim olmalıdır. Yaşadığımız savaşlardan ders almalıyız. Ben, Türk milletinin yaşadığı savaşlardan ders aldığına yürekten inanıyorum. Tarihten ders ve mesaj alınmalı. Birlik ve bütünlük millet olmanın gereğidir. Fikir ayrılıklarına sahip olmamız normaldir. Karşı fikirlere de saygı duymalıyız. Tavrımız barıştan yana olmalı. Ama dünyadan da aynı şeyi bekliyoruz. İnsanın özünde, yaradılışında evrensel duygular var. Ama karar vericiler yanlış kararlar verebiliyorlar. Burada savaşan askerlerin davranış biçiminde, içlerinde barış da barınıyor. O nedenle savaşa ara verildiğinde karşısındaki ordunun askerine de yardıma koşuyor. Devlet kurmuş olan bir milletin ve İslamiyet’in kuralları ile davranış göstermeliyiz. Çanakkale için, ‘Barışın kenti’ diyoruz. Burada yaşanan savaş barış için bir ders niteliğindedir. Bütün dünya ve savaşanlar bu savaştan barıştan yana mesaj almışlarsa, bizim tavrımız da o yönde olacaktır. Savaşlar olmasın… Guru ve coşku ile bütün milletimizle 100. Yıl kutlamalarını gerçekleştireceğiz” diye konuştu. Konuşmalardan sonra Seddülbahir Eski Camii’nde Mevlut okundu, dualar edildi ve şehit yakınları tarafından İlk Şehitler Anıtı’na seksen altı adet karanfil bırakıldı.