İHD Merkez Yöneticisi Hayrettin Pişkin tutuklandı!
Türkiye’nin, Suriye’nin Afrin bölgesine yönelik başlattığı harekata karşı sosyal medya organlarından yapılan paylaşımlara yönelik gözaltı ve tutuklama uygulamaları devam ediyor. Önceki gün İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekipler tarafından gözaltına alınan HDP İl Eş Başkanları Seza Kılıçbüyük Beytaş ile Nusret Kutluay ve İnsan Hakları Derneği Genel Merkez MYK üyesi, Çanakkale İl Yönetim Kurulu üyesi Hayrettin Pişkin hakim karşısına çıktılar. Çanakkale Adliyesi’nde savcılığın ifade almadan tutuklama talebi ile mahkemeye sevk ettiği üç kişiden ikisi serbest bırakılırken İnsan Hakları Derneği Merkez yöneticisi Hayrettin Pişkin tutuklandı.
Eş Başkanlara adli kontrol Pişkin tutuklandı
Savcılığın tutuklama talebi ile mahkemeye sevk ettiği HDP İl Eş Başkanları Seza Kılıçbüyük Beytaş ile Nusret Kutluay yurtdışına çıkış yasağını içeren adli kontrol şartı ile serbest bırakılırken, İHD Merkez Yönetim Kurulu üyesi Hayrettin Pişkin tutuklan-dı. Pişkin, “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan tutuklandı.
Gökçeada’da gözaltına alınan iki kişi serbest bırakıldı
Çanakkale`de "sosyal medya" operasyonları Gökçeada’ya da sıçradı. Gökçeada’da sosyal medya paylaşımları nedeni ile İmdat Allahkulu ve Ümit Kanşıray isimli kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Gökçeada ilçe Emniyet Müdürlüğüne getirilen iki kişi savcılık tarafından tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edildi. İki kişi çıkarıldıkları nöbetçi mahkeme tarafından serbest bırakıldılar.
İHD Genel Merkezinden tepki
İHD Genel Merkezi aralarında MYK üyesi ve Çanakkale Yönetim Kurulu üyesi Hayrettin Pişkin’in de bulunduğu tutuklamalar ile ilgili açıklama yayınladı. İlgili açıklamada; “Genel merkezimize ulaşan bilgilere göre birçok ilde gözaltı operasyonları devam etmektedir. Gözaltı gerekçelerinin sosyal medya paylaşımları olduğu anlaşılmıştır. Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nin 19. Maddesi, BM Medeni ve Siyasi Haklar Uluslararası Sözleşmesi’nin 19. Maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 10. Maddesi ifade özgürlüğünü bir insan hakkı olarak vurgular. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası da 25, 26 ve 28. maddelerinde düşünce, düşünceyi açıklama ve basın özgürlüğü hakkını tanımaktadır. BM Şartı ve BM Sistemi “barış” üzerine inşa edilmiştir. Dolayısıyla BM Şartı uyarınca barışı istemek ve barışı savunmak haktır, savaş propagandası yapmak suçtur ve yasaktır. İnsan hakları savunucularının BM Şartı’nda ve yukarıda belirtilen uluslararası sözleşmeler ile Anayasa’ya göre barışı talep etmeleri ve bu konuda sosyal medya paylaşımlarında bulunmaları haktır, suç değildir. İnsan hakları savunucuları olarak bizler gözaltına alınan hak savunucuları ile gazetecilerin, siyasetçilerin ve ifade özgürlüğü hakkını kullanan diğer kişilerin serbest bırakılmasını istiyoruz” dendi.
(Seçkin Sağlam)