Hastanelerde iş yükü artıyor, sağlık çalışanları istifa ediyor!

866
Geçtiğimiz günlerde Covid-19`a yakalanan ve karantina süresi devam eden Çanakkale Tabip Odası Başkanı Güleda Erensoy, Çanakkale Devlet Hastanesi`nde artan iş yükü üzerinden açıklamalarda bulundu. Hızla artan vaka sayılarını değerlendiren Erensoy, vaka sayısının kış mevsimi koşulları yaklaştıkça iyice arttığını ancak servis ve yoğun bakım yatış oranının, aşılar nedeniyle aynı dramatik yükselişte olmadığını açıkladı. Dr. Erensoy, "Buna rağmen covid enfeksiyonunun uzun dönemli etkilerini hala çok iyi bilemediğimizden `enfekte olursak olalım, nasılsa tehlikeli değil ` gibi bir anlayışla da hareket edemeyiz. Enfeksiyon hakkında hala belirsiz bir çok şey var" dedi. 
 
Çalışma saatleri iki katına çıktı!
Kendisinin de geçirmekte olduğu covid enfeksiyonu nedeniyle evde, karantinada olduğunu ifade eden Erensoy , "Şu anda aşılı olmasaydım, daha korkulu bir bekleyiş süreci içinde olabilirdim. Aşı olmuş olmak, yani temel olarak iki biontech ve 2 sinovac üzerine en az 1 biontech, hastalıkla ilgili korkulu sonuçları, akciğer harabiyeti ve damar tıkanıklıkları olasılığını kuvvetli derecede düşürüyor. Kendimle ilgili söyleyebilirim ki, yoğun çalışma saatleri, hastanede çok fazla geçirilen zaman hem bağışıklık sistemimi zorladı, hem de temas fazla genel olarak. Bir kamu çalışanının haftalık çalışma saati 40 saat, aylık 160 saatse, bir nöroloji hekimi olarak nöbet tuttuğum ve poliklinik yaptığım için haftalık çalışma saatlerimin 60-80 saate çıktığı oluyor, ayı 240 saatle kapatıyorum en azından. Bu durumun virüsle temas etme olasılığını nasıl arttırdığı tahmin edilebilir. Ama bakanlık bunu görmüyor. Bu hemşireler için de böyle... Sağlık çalışanları yıllardır nöbetli çalışma sisteminin etkisiyle, kamuda çalışma saatleri en yüksek çalışanlar grubundadır ama bunun karşılığını asla alamadılar. Tüm bayram tatilleri hastanelerde kâbustur, çünkü aslında ortada bir tatil yoktur, paylaşılacak çalışma saatleri vardır. Güya bunun karşılığı ödenen ücretler hala komik miktarlardır ve gece çalışmasının insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri bilimsel olarak bu kadar açıkken, gece çalışmasının da ayrı bir ücretlendirmesi yoktur, sağlık çalışanlarına daha birkaç sene önce tanınan yıpranma payı, geçmiş yıllarımızı kapsamamakta, pandemi süreci için de ek bir yıpranma katsayısı tanımlanmamaktadır. Herkes evinde oturmak zorunda kaldığında biz hep çalışmaya devam etmek zorundaydık, bunun bakanlığın gözünde gerçekten hiçbir anlamı olmadığına inanana biliyor musunuz? Ama yok işte, pandemi için özel bir yıpranma payı bile tanımlamadılar. Pandemi döneminde sağlık çalışanlarının çalışma saatlerinin azaltılması ve genel olarak virüsle temas etme olasılıklarını düşürmek için bakanlık yeni personel ataması yaptı mı peki? Bu dönemde kamuda en çok kime ihtiyaç duyuldu ve duyuluyor? Sağlık çalışanlarına değil mi, ama bakanlık sağlık çalışanlarının sayısını arttırmayı tercih etmedi, edebilirdi ama etmedi" dedi.
 
 "Sağlık çalışanları ya emekli oluyor, ya istifa ediyor"
"Sonuç olarak biz hekimler ve genel olarak sağlık çalışanları Sağlık Bakanlığı`ndan alacaklıyız" diyen Erensoy, "Bu alacaklı olma lafını boşuna söylemiyorum, hekimler mutsuz ve devlet hastanelerinden istifa ediyorlar. Muayenehane açıyor ya da iyi koşul vadeden özel hastanelere geçiyorlar. Çanakkale Devlet Hastanesi`nde birçok istifa ve emeklilik yaşandı son 2 yıl içinde. Emekliliği gelen hekim kaçıyor. Bir 10 yıl önce böyle bir istifa ve emeklilik furyası yoktu. Hastanede emeklilik ve istifa eden hekimlerin sayısı son iki yılda otuzu geçmiştir. Bunlar ciddi ve büyük kayıplardır, hepimiz hasta olduğumuzda bizimle gerçekten ilgilenecek, işini mutlulukla yapan hekime ihtiyaç duyacağız. Yeni mezun hekimler ise, daha genç bir hekim kuşağı ise yurtdışına gitmeyi seçiyor son zamanlarda. En başta Almanya olmak üzere hekimliğine daha çok değer verecek bir yer bulmaya çalışıyorlar. Geçen sene sekiz bin hekim yurtdışı başvurusuyla ülkeyi terk etmiş. Ayda seksen hekim. Bakanlığın artık şapkasını çıkarıp önüne koymasının, bu nitelikli insan göçünün nedenlerini görüp değiştirmesinin vakti çoktan gelmiştir" dedi. 
 
Beyaz Yürüyüş talepleri...
"TTB`nin hekimlerin çalışma sürelerinin ve koşullarının düzeltilmesi için 23 Kasım` da, İstanbul`dan Ankara`ya bir beyaz yürüyüş eylem planı olduğunu hatırlatmak isterim" diyen Erensoy, "27 Kasım`da Ankara`da sorunlarımızla ilgili bir beyaz forumda buluşuyoruz. `Haklarımızı almak için ne yapmalıyız?` konusunu orada birlikte örmek istiyoruz. Bu eylemlilik sürecinin taleplerini kısaca şöyle ifade edebilirim: - Covid 19, meslek hastalığı olarak kabul edilmelidir. - Hekimlerin çalışma saatlerinde yeni bir düzenleme yapılmalıdır.Nöbet sonrası çalışma insanca bir çalışma şekli değildir. - Tüm sağlık çalışanları arasında ve hekimler arasında çalışma barışını bozan, hasta sayısı ve yapılan işlem üzerinden puanlandırma esaslı performans ödemesi değil, emekliliğimize yansıyacak tek ödeme, maaş artışı talep ediyoruz. - Sağlıkta şiddet yasasının TTB` nin önerilerine göre düzenlenmesini istiyoruz. - Aile hekimliği ceza yönetmeliğinin kaldırılmasını istiyoruz" ifadelerine yer verdi.
(Seçkin Sağlam)
Paylaş