"Halkımız, kış aylarında, derin bir 'enerji yoksulluğu' içine düştü"

716
2001 krizinin ağır şartları altında, "3Y" olarak formüle edilerek, "yasaklar, yolsuzluk ve yoksullukla mücadele" edileceği propagandası ile iktidara gelen Ak Parti iktidarının, 20`inci yılında, döviz kurları, Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyelerine ulaştı. Döviz kurlarındaki artışa, sert dalgalanmalara bağlı olarak, yurttaşların kullanımındaki birçok ürüne zamlar da 2021 yılına damgasını vurdu. Zamlar konusunda kantarın topuzu öyle bir kaçtı ki, marketlerde etiket değiştirmek için bile bir personel görevlendirildiği biliniyor. Aylık, haftalık değil, gıda ürünleri ve diğer temel ihtiyaç malzemeleri artık günlük, hatta saatlik değişimleri ile vatandaşı bezdirdi... 
 
Birçok temel ihtiyaç gibi, enerji konusunda da, özellikle "karakış" öncesi yapılan zamlar, vatandaşı zor durumda bırakıyor. Elektrikten doğalgaza ve akaryakıta kadar, vatandaşların günlük yaşamlarının bir parçası olan enerji tüketiminde yapılan zamları, Enerji ve Tabii Kaynaklar eski Bakanı, Başbakan eski Yardımcısı Mustafa Cumhur Ersümer`e sorduk. Türkiye`nin enerji yoksulu bir ülke konumuna getirildiğini ifade eden Ersümer, "Yasaklara ve yolsuzluklara neler eklendiği bir yana, yoksulluklara bir de `enerji yoksulluğu` eklendi" dedi. 
 
Nedir bu enerji yoksulluğu? 
Enerji ve Tabii Kaynaklar eski Bakanı, Başbakan eski Yardımcısı Mustafa Cumhur Ersümer, "Halkın önemli bir kesiminin enerji kaynaklarına erişememesi, bunları satın alacak ekonomik gücünün olmaması demek. Bir hanenin toplam enerji harcamasının: elektrik+su+doğalgaz olarak aylık veya yıllık bütçesinin %25`ini geçmesi halinde bu hane, `enerji yoksulu` olarak nitelendiriliyor. Ülkemiz geçtiğimiz yıl Türk Lirasının ABD doları karşısında %45 değer kaybetmesiyle yoksullaşarak kapattı. Yabancı sermaye ülkemizden çıktı ve kur roket hızıyla arttı. Halkın satın alma gücü eridi. Döviz kurundaki artış, en başta çoğunu ithal etmekte olduğumuz enerji ürünlerinin fiyatlarının artmasına neden oldu. 2021 yılını enerji zamları altında geçirdik. Hatta yılın son günü akaryakıta, yeni yılın ilk gününü elektrik, doğalgaz ve akaryakıta yüksek oranda zamlarla kapattık. Vatandaş giden yılı zamla uğurladı, gelen yılı zamla karşıladı" dedi. 
 
"Her 5 aboneden biri zamanında faturasını ödeyemedi"
2021 yılında; Bezine %62, motorine %75, LPG`ye %122, doğalgazda sanayiye %200, elektrik üreten çevrim santrallerinin tarifesine %243, konutlara ise %18,9 zam geldi. Akaryakıta %46 zam geldi. Geçen yıl Ocak`ta 396 liraya dolan depo, bugün 822 TL`ye doluyor. 2021 yılının başında 120 lira olan 12 kilogramlık mutfak tüpü, 2021 sonunda %80 zamla 215 TL`ye çıktı. Yakacak kömür fiyatları %72 arttı, 1 ton kömürün fiyatı 2.160 TL`ye çıktı. Ersümer, bu tablo altında; "2021 yılının ilk 5 ayında yaklaşık 1.5 milyon abonenin elektriği, ilk 8 ayında 914 bin abonenin doğalgazı kesildi. Her 5 aboneden biri zamanında faturasını ödeyemedi" dedi. 
 
"Kademeli tarife uygulaması de zam getirdi"
"Kasım 2021 tarihli ankette; Halkın % 80.3`ü elektrik, su, doğalgaz faturalarını ödemekte zorlandığı, % 82`si ise bu kış ısınmak için kullanacağı kömür ve doğalgaz alımında zorlanacağı tespiti yapıldı" diyen Ersümer, "Vatandaşın durumu Kasım ayından bugüne daha da zorlaştı, enerjiye gelen zamlarla her geçen gün zorlaşmaya da devam ediyor. Bu yılın başında elektrik ve doğalgazda kademeli tarifeye geçilmesi kararlaştırıldı. Adı konmamışsa da akaryakıtta da kademeli artış, hız kesmeden devam etmekte. Kademeli tarifenin esas amacı, bir taraftan, devletin dört kişilik bir ailenin tüketeceği asgari miktarı "sosyal tarife" olarak belirleyerek, dar gelirli vatandaşların enerji hizmetlerinden, mümkün olan en düşük fiyattan alabilmesini sağlamak, diğer gelir gruplarının ise tükettiği gerçek bedeli, tüketim miktarıyla orantılı olarak ödemesini sağlamaktır. Yüksek tüketim miktarını daha yüksek fiyatlardan belirlemek suretiyle aşırı tüketimden caydırarak, tasarrufa teşvik etmek de amaçlar arasındadır. Ancak Uygulama Böyle Olmadı: Yeni yılda elektriğe %52 ile %127 arasında değişen oranlarda Cumhuriyet tarihinin rekor zamları yapıldı. Doğalgaza konutlarda %25, sanayiye %50, elektrik üretimi yapan çevrim santrallerine %15 zam geldi. Akaryakıt daha Ocak ayının yarısı gelmeden iki kez zamlandı. Benzinin litresi 13.56 TL`ye, motorinin litresi 13.68 TL`ye LPG`nin litresi 9.06 TL`ye çıktı. Kömüre de %38 zam geldi" dedi. 
 
"İsraf ayrı bir şey ama, enerji tüketim miktarı aynı zamanda gelişmişlik göstergesi"
Elektrikte kademeli tarife konusuna değinen Enerji ve Tabii Kaynaklar eski Bakanı, Başbakan eski Yardımcısı Mustafa Cumhur Ersümer, "Elektrik için uygulamaya geçilen kademeli tarifede uzmanlar, 100 metrekare bir evde oturan dört kişilik bir ailenin asgari elektrik tüketim miktarının 230 kilovat saat (Kwh) olacağını hesaplamış. Bu nedenle elektrikte kademeli tarifenin 230 Kwh`ten başlaması gerekirken hükümet bunu 150 Kwh`ten başlattı.150 Kwh elektrik kullanımı demek neredeyse vatandaşın hiç elektrik tüketmemesi anlamına gelmekte. Günümüzde her şey elektrikle çalışmakta. Sadece aydınlanma değil, bu devirde telefonunuzun şarjından, çocuğunuzun dersini yapmada kullandığı tablete/bilgisayara hepsi için elektrik gerekmekte. İsraf ayrı bir şey, bunu bir kenara koyalım ama diğer taraftan enerji tüketim miktarı, aynı zamanda bir gelişmişlik göstergesi. Enerji yoksulluğunun en net göstergesi, mevcut mesken abonelerinin %60`nın 150Kwh`ın altında elektrik tüketmesidir. Gelen elektrik faturalarından vatandaş parmağını elektrik düğmesine dokunduramaz oldu. İlk kademe olarak belirlenen bu 150 Kwh`e bile %52 zam yapıldı. Bu miktarın üzerinde tüketim yapanlara ise %127`ye varan kademeli bir zam tarifesi belirlendi" dedi. 
 
"Doğalgaz sözleşmesi 2020`de yenilenseydi böyle olmazdı"
"Şimdi doğalgazda da kademeli tarifeye geçiş hazırlıkları yapılmakta" diyen Ersümer, "Ama dönemimizde imzalanmış geçtiğimiz yıl sona eren, sürelerinin biteceği tarih daha imzalandıklarında belli olan ve nasıl yenilenecekleri de belirlenmiş doğalgaz sözleşmeleri, doğalgaz fiyatlarının tarihte en düşük olduğu 2020 yılında yenilenmiş olsa, ülkemiz ucuz gazı almaya devam edecek, vatandaşımız da bu zamlara mahkum olmayacaktı. Ayrıca doğalgaz depolama tesisleri de geçen zaman içinde bitirilebilse bu fiyat artışlarından çok az etkilenecekti. Kademeli uygulamada BOTAŞ`a bölge ve iklim koşullarını dikkate alarak il veya bölge bazında kademeli doğalgaz satış fiyatı uygulama yetkisi verilerek soğuk bölgelerde yaşayan vatandaşlara daha ucuz bir tarife belirlenmesi, buna karşılık aynı miktar için daha ılık yerde yaşayan vatandaşların daha yüksek tarife ödemesi üzerinde çalışılıyor. Özellikle ılıman yerlerde yaşayan vatandaşlar, soğuk bölgede yaşayan vatandaşın doğalgaz faturasını ödemek zorunda kalacaktır. Bu son derece yanlış bir uygulamadır. Umarım uygulamada bu durum tespit edilir ve vazgeçilir" dedi. 
 
"Türk halkının çoğu enerji yoksulluğu çekiyor"
Ersümer, Türkiye`de halkın çoğunluğunun enerji yoksulluğu çektiğini ifade ederek, yapılan zamlarla, asgari ücretlinin ve emeklilerin maaşlarının önemli bir bölümünün enerji faturalarına gittiğini diye getirdi. Ersümer; "Türkiye Elektrik Mühendisleri Odası ve TMMOB Makine Mühendisleri Odası`nın yaptığı çalışmaya göre geçen yıl 760 TL civarında olan elektrik, doğalgaz, su, telefon ve internet faturalarının toplamı, 1 Ocak 2022 tarihi itibariyle İstanbul`da yaşayan bir aile için 997,69 TL`ye, Ankara`da yaşayan bir aile için ise 1.025 TL`ye ulaşmış. Konumu itibariyle iklim açısından da ülkemizin orta yerinde yer alan Ankara`yı baz alacak olursak; bu yıl Ocak ayından itibaren Ankara`da yaşayan dört kişilik bir ailenin ortalama aylık elektrik tüketim miktarı olan 230 Kwh`lik elektrik faturasının bedeli 370TL`ye çıkmış, doğalgaz faturasını ise 700TL`yi aşacağı hesaplanmakta. Su için ise 103 TL ödeyeceği tahmin edilmekte. Sözlerimin başında bir hanenin toplam enerji harcaması elektrik+su+doğal gaz aylık veya yıllık bütçesinin %25`ini geçtiğinde bu hanenin "enerji yoksulu" olarak nitelendirildiğini belirtmiştim. Sadece elektrik, doğalgaz ve su faturası, yeni arttırılarak 2.500TL`ye yükseltilmiş emekli maaşı alan bir emeklimizin maaşının %46.8`ine, 4.250 TL alan bir asgari ücretli vatandaşımızın ise maaşının %27,5`ine denk gelmekte. Vatandaşlarımızın büyük bir bölümü, ne yazık ki; özellikle kış aylarında, derin bir `enerji yoksulluğu` içine düştü. Umarım, bu günler hızla geçer, dua ederim, yeni yılda vatandaşlarımız, diledikleri gibi elektrik tüketecekleri aydınlık yuvalarında, gönüllerince ısıtacakları sıcacık evlerinde sağlıklı, huzurlu, mutlu günler geçirirler" değerlendirmesinde bulundu.
(Seçkin Sağlam) 
Paylaş