Hacımusalar, "Öğretmen emeğini değersizleştiren bu süreç durdurulmalı"

680

Eğitim-Sen Çanakkale Şubesi, Öğretmenlik Meslek Kanunu`nun iptal edilmesi ve banka promosyonlarının güncellenmesine ilişkin açıklamada bulundu. Öğretmenler adına konuşan Şube Başkanı Yasin Hacımusalar, "Kapsamlı ve bütüncül bir Öğretmenlik Meslek Kanunu, tüm eğitim emekçilerinin ekonomik taleplerini ve başta iş güvencesi olmak üzere öğretmenlerin temel haklarını, sosyal, demokratik ve özlük haklarını güvenceye almak zorundadır. Ayrımsız bütün eğitim ve bilim emekçilerine bir maaş tutarında ve yılda iki kez ödenmesi sağlanmalıdır" dedi.

"Meslek kanunu tek taraflı olarak düzenlemiştir"
Kanun öğretmenlerin hak ve talepleri dikkate alınmadan yasalaştığını belirten Hacımusalar, "Siyasi iktidar ve Milli Eğitim Bakanlığı, eğitimin asli bileşenlerinin görüşünü almadan, masa başında hazırlanmış meslek kanunu ile eğitim emekçilerinin çalışma ve yaşam koşullarını tek taraflı olarak düzenlemiştir. Bu kanun, muhatabı olan öğretmenlerin iradesi dışında, onların hakları ve taleplerini dikkate almadan hazırlanmış, eğitim emekçilerinin bütün eleştirilerine rağmen, yandaş sendikanın desteği ile iktidar tarafından yasalaştırılmıştır. Anayasa Mahkemesi süreci devam ederken yönetmelik yayınlanmış ve öğretmenlik kariyer basamakları sürecinin uygulamasına başlanmıştır" sözlerine yer verdi.
 
"Süreç bir an önce durdurulmalı"
 Anayasa Mahkemesi`nin süreci durdurmaya yönelik olarak karar sürecini hızlandırmasını talep ettiklerini dile getiren Hacımusalar, "Sendikamız bu kanuna dair sürecin en başından bugüne itirazlarını yükseltmiş, gerek eylem ve etkinliklerle, gerekse hukuksal mücadeleyle bu kanunu ve bağlı süreci durdurmaya çalışmıştır. Ne yandaş sendika gibi kanunu desteklemiş ne de iyileştirmeler, kısmı düzenlemeler talep etmiştir. Kanuna muhalefet eder gibi gözüküp üyelerini sınava hazırlama tutumuna da girmemiştir. Eğitim emekçilerinin bu kanun ve yönetmelik kapsamında angaryaya dönüşen seminer kıskacına alınmasına da sınava da kariyer basamaklarına da karşı olan sendikamız, bu kanunun ve yönetmeliklerin bir an önce iptal edilmesini, öğretmenlere yaşatılan anlamsız, nitelik kazandırmayan ve tersine öğretmen emeğini değersizleştiren bu sürecin bir an önce durdurulmasını talep etmektedir" diye vurguladı.
"Öğretmenler için yeni bir meslek kanunu düzenlenmeli"
Başkan Hacımusalar ayrıca şu sözleri söyledi, "Ekonomik krizin derinleştiği bu dönemde eğitim emekçilerinin ekonomik ve özlük hak kazanımlarının kariyer basamaklarına ve sınavlara endekslenmesi asla kabul edilemez. Tüm eğitim ve bilim emekçileri için, hiçbir ayrım yapılmadan yoksulluk sınırının üzerinde insanca yaşanabilir bir ücret düzenlemesi ve özlük haklarının iyileştirilmesi çalışması ivedi biçimde hayata geçirilmelidir." Yeni bir meslek kanunu düzenlenmesi gerektiğini belirten Hacımusalar, "Kapsamlı ve bütüncül bir Öğretmenlik Meslek Kanunu, tüm eğitim emekçilerinin ekonomik taleplerini ve başta iş güvencesi olmak üzere öğretmenlerin temel haklarını, sosyal, demokratik ve özlük haklarını güvenceye almak zorundadır. Öğretmenler lehine bir içerik taşıması gereken meslek kanunu, ILO ve UNESCO tarafından 5 Ekim 1966`da kabul edilen "Öğretmenlerin Statüsüne İlişkin Tavsiye Kararı"na uygun şekilde düzenlenmelidir" diye belirtti.
 
"Banka promosyonları güncellenmelidir"
"Ülkemizde son aylarda enflasyon tamamen kontrolden çıkmış, işçi ve emekçiler başta olmak üzere geniş halk kitleleri zamlar altında ezilerek geçim derdine düşmüştür" sözlerine yer veren Hacımusalar, "Enflasyonun yüzde 20`nin altında olduğu ve çalışanların bu enflasyona göre maaş ve ücret zammı aldığı dönemde imzalanan sözleşmeler, resmi enflasyonun yüzde 80`leri aştığı ve çalışanların maaşlarının enflasyon farkı nedeniyle arttığı dönemde bütün anlamını yitirmiştir. Kamu emekçilerinin bankaya yatan maaşlarında `enflasyon farkı` nedeniyle artış olurken, eski enflasyon oranı ve maaş düzeyine göre saptanan promosyonlar komik düzeyde kalmıştır. Bu nedenle başta kamu bankaları olmak üzere tüm bankalar, maaş ödediği emekli ve çalışanlara verdiği promosyonları, geçmişe yönelik olanları da kapsayacak şekilde güncellemelidir. Eğitim Öğretime Hazırlık Ödeneğinin, ayrımsız bütün eğitim ve bilim emekçilerine bir maaş tutarında ve yılda iki kez ödenmesi sağlanmalıdır" sözlerine yer verdi.
(Damla Yeltekin)
Paylaş