Eğitim-İş’ten yapılan açıklamada “BES” olarak bilinen Bireysel Emeklilik Sistemi ile ilgili değerlendirmede bulunuldu. “Sosyal güvencemizin özelleştirilmesine hayır” denilen açıklamada; “15 Temmuz darbe girişiminin ardından OHAL fırsatçılığı yapan siyasi iktidar, kamusal emeklilik hakkını da özelleştirmek istemektedir. 45 yaş altı çalışanların zorunlu olarak dahil edileceği Bireysel Emeklilik Sistemi (BES), zor durumdaki hükümetin ve sermayenin yeni can simidi olacak. Emeklilik hakkımız adım adım elimizden alınarak sermayeye emanet edilecek. Düzenlemenin, her ne kadar çalışanın tasarruf düzeyini yükseltmek üzere yapıldığı iddia edilse de, asıl olarak sosyal güvencemizi özelleştirerek çalışanın sırtına yıkılması hedeflenmektedir. Yani düzenlemeyle birlikte çalışanın değil sermayenin ihtiyaçları gözetilmektedir. Bilindiği gibi, ekonomide yavaşlamanın belirginleşmesi ve sermayenin kaynak sıkıntısı çekmesi nedeniyle siyasi iktidar yeni kaynak arayışlarına başlamıştır.Bu doğrultuda Türkiye Varlık Fonu kurulurken, yine işçileri doğrudan ilgilendiren kıdem tazminatı fonunun kurulması da gündeme getirilmiştir. 100 milyar TL`nin üzerinde bir büyüklüğe ulaşan İşsizlik Fonu`nun amacı dışında kullanıldığı ve bu doğrultuda birçok adım atıldığı da bilinmektedir. Hükümet tüm bu yeni kaynak ve fon arayışlarında, zorunlu BES düzenlemesini yasalaştırarak önemli bir adım atmış oldu. Çünkü, çalışanların ücretlerinden yapılan kesintiler zorunlu BES vasıtasıyla birikecek ve doğrudan hükümetin keyfi kullanımına aktarılacak. Bu uygulamanın bir diğer amacı ise sosyal güvenlik ve emeklilik sisteminin piyasalaştırılması ve özelleştirilmesidir. Devletin kamusal bir hak olarak sağladığı emeklilik sisteminin aşındırılması ve küçültülmesi, buna karşılık özel sigorta şirketlerinin desteklenerek finans sermayesinin teşvik edilmesi de amaçlanmaktadır. Bu nedenlerle düzenleme, asıl olarak çalışanların çıkarını değil sermayenin ihtiyaçlarını gözetmektedir. Eğitim-İş olarak, kamusal bir hak olan emeklilik sisteminin gelecekte BES yoluyla özelleştirilmesinin karşısındayız” ifadelerine yer verildi.
