Dostluğa uzanan eller havada kalmasın...

Gökçeada ile Yunanistan`ın Semadirek (Samotraki) Adaları, 12. Defne Türk- Yunan Dostluk Festivali`ne ev sahipliği yaptı. Festivalde iki adada da katılımcıların geçişler sırasında yaşadığı bürokratik engellemeler kısa süreli kaosa neden oldu. Katılımcılar, festival sırasında yaşanan bürokratik sıkıntıların bu dostluğa engel olmaması gerektiğini ifade ederek, “Dostluğa uzanan eller havada kalmasın” dediler.

1282
 
Bu yıl 12`ncisi düzenlenen Defne Türk- Yunan Dostluk Festivali Gökçeada (İmbroz) ile Yunanistan`ın Samotraki (Semadirek) adaları arasında gerçekleşti. İlk gün Yunanistan`ın Semadirek (Samotraki) Adası`nın ev sahipliği yaptığı festival, Gökçeada`da tamamlandı. İstanbul`daki Defne Derneği ile Atina`da bulunan Dafni Derneklerinin organize ettiği ve Gökçeada Belediyesi`nin de destek verdiği 12`inci Defne Türk-Yunan Dostluk Festivali hafta sonu büyük bir ilgi ile gerçekleştirildi. İlk olarak 200`e yakın yolcunun Gökçeada`dan Semadirek Adası`na geçişi ile başlayan ve iki ada arasında sınır kapısı ve gümrük idaresinin ilk kez açılacağı etkinlik bir dizi sıkıntıya sahne oldu. Gökçeada`dan Semadirek`e giden aralarında akademisyen, bilim adamı, sanatçı ile gazetecilerin ve Gökçeada sakinlerinin de yer aldığı grup, Semadirek`te halk dansları ekibi ile karşılandı. Dostluğun ve kardeşliğin ön plana çıkarıldığı etkinlik, Gökçeada ve Semadirek arasında belki de yıllardır unutulan dosluk ve kardeşlik için umut verdi.
 
 
Bürokratik kaos!
Yolcuları Semadirek Limanı`nda Semadirek Belediye Başkanı Yorgos Hanos ve Gökçeada Belediye Başkanı Yücel Atalay karşılarken, Yunan halk danslarının gösterisinin ardından Türkiye ve Yunanistan`ı temsil eden zeytin ve asma fidanları dikildi. Semadirek Adası`ndaki ziyaretin ardından Gökçeada`ya dönecek yolcular iki halk arasına giren bürokratik engellemeye şahit oldu. Fazla yolcu olduğu gerekçesiyle uzun süre limanda bekletilen ve tekrar tekrar sayılan, hatta, sayımın yapılamadığı gerekçesi ile feribottan indirilen yolcular ile yetkililer arasında kısa süreli bir gerginlik yaşandı. Gökçeada`daki etkinlik programına katılması beklenen Yunanistan`daki Dafni Derneği`nin bazı temsilcileri ve Yunanistanlı gazeteciler dönüş yolunda Yunan yetkililer tarafından feribota alınmazken, yaklaşık 1 saat olması gereken dönüş seferinin 5 saate yakın sürmesi tepkilere neden oldu.
 
 
Eralp istifa etti
Festival iki ülke tarafında da yaşanan bürokratik sıkıntılar, beklenmedik bir istifaya sebep oldu. Gökçeada`ya bağlı Tepeköy`de düzenlenen, yaklaşık dört saat gecikmeyle başlayan yemekte konuşma yapan Defne Derneği Başkanı ve emekli Büyükelçi Yalım Eralp, yaşananları skandal olarak değerlendirerek, dernek başkanlığı görevinden istifa ettiğini duyurdu. Eralp, konuşmasında “Amacımız, izole edilmiş iki ada arasındaki duvarı yıkmaktı, duvarı yıktık ama zihniyeti yıkamadık. Fransızca bir deyim vardır, `Kediye kedi demek lazım.` Ben `Kedi` diyorum. Bugün yaşananlar bir skandal. Festivale gölge düşürüldü” dedi.
 
 
“Bu zihniyeti yıkamazsanız birbirinize kavuşamazsınız”
Yaşanan bürokratik kaosa işaret eden Eralp, sözlerine şu şekilde devam etti; “Bu zihniyeti yıkamazsanız birbirinize kavuşamazsınız. Yaşadığımız bölgede hiç kimse mesuliyet üstlenmez. Aslında mesul benim, böyle bir zihniyeti hesap edememekten dolayı. Bölgemizde mesuliyet kabul etme geleneği yoktur. Benim aile geleneğim farklıdır. Ben mesuliyet kabul edip, Defne Derneği Başkanlığı`ndan ayrılıyorum.” Eralp`in konuşmasının ardından soğuk rüzgarların estiği toplantının ardından festival programı ertesi gün kaldığı yerden devam etti.
 
 
“Barışa kurulan sofra”
Rum göçleri yaşanmadan önceki yıllarda yaklaşık 3 bin kişilik nüfusuyla Balkanların en büyük köyü olma özelliği taşıyan Dereköy(Shinudi)`de düzenlenen etkinlikler ile festivale devam edildi. Burada Gökçeadalı Rum halkına ait o dönemin fotoğrafları arasından, ünlü fotoğraf sanatçısı İzzet Keribar tarafından sunulan seçki katılımcılardan ilgi gördü. Dereköy`de bulunan tarihi çamaşırhanede beyaz tülbentler, temizlik ve dostluk adına sembolik olarak yıkanarak, iplere asıldı. Ardından, Kefalos Plajı`ndaki “Barışa kurulan sofra” etkinliğine geçildi. Burada bütün katılımcıların çaba sarfettiği Türk ve Yunan mutfağının ortak kültürü olan türlü yemeği yapılarak, yine tüm katılımcılar tarafından tadıldı. Festival, etkinliklerin ana temasını oluşturan `Temiz Deniz` konulu panel ile son buldu. Moderatörlüğünü gazeteci Celal Başlangıç`ın yaptığı panelde, gazeteci Mehmet Altan, emekli büyükelçi Yalım Eralp, Defne Derneği üyesi Nerine Köseoğlu, Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Ferda Keskin, Yunan akademisyen-gazeteci Spiros Vretos ve Azınlık Vakıfları Temsilcisi Lakis Vingas yer aldı. Panel, Nerine Köseoğlu ile Lakis Vingas`ın tercümanlığında, Türkçe ve Rumca olarak gerçekleştirildi. Panelin ardından Fasa Fisa Dans grubunun dansları eşliğinde, Rum müzikleri ile katılımcılara eğlenceli bir etkinlik sunulurken, festival, başladığı gibi Semadirek Belediye Başkanı Yorgos Hanos ve Gökçeada Belediye Başkanı Yücel Atalay`ın bu kez Kaleköy Limanı`nda diktiği Türkiye ve Yunanistan`ı temsil eden zeytin ve asma fidanları ile son buldu.
 
 
 
Paylaş